CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM'de gerçekleşen partisinin grup toplantısında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "ekonominin kitabını yazdık" sözlerini eleştirdi. MHP Genel Başkanı Bahçeli'ye de "Bu ülkenin en köklü partilerinden biri bu hale nasıl geldi?" diye seslendi. "Ali İsmail Korkmaz'ın ailesiyle, Oğuz Arda Sel'in annesiyle, Ahmet Kaya'yla helalleşeceklerini" söyledi.

HELALLEŞME POLEMİĞİ: BİRİSİNİN BUNU YAPMASI GEREKİYORDU

"Hafta sonu bir video ile milletimize seslenme ihtiyacı duydum" diyen Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ben evimden mütevazi hayatımdan memnunum. Ne yapayım konvoyları, sarayları. Ülkemizin makus tarihini kırabiliyor muyum? Kırabiliyorsam ben iktidar olayım. Ben ülkemize iktidar olmaktan çok iz bırakan biri olarak anılmak istiyorum. Bizden sonra gelecek 100 tane iktidara da ülkeye bir şeyler ekleyerek yürüsün istiyorum. Batıda nasıl iktidar değiştiğinde kaygı yaşamıyorsa böyle bir Türkiye olsun istiyorum. Yaralarımızı sarmak istiyorum. Yaralar hala açık. Bizim gördüğümüzü, yaşadığımızı milletimizin çocukları gelecekte yaşamamalı. Helalleşme ile hukuku karıştıranlar oldu. Hukuk başka; kim ne suç işlediyse karşılığı başkadır. Hukuk ile helalleşmeyi karıştırmamak lazım. Ben gelecekte bu ülke çocuklarının ardımdan bu ülkeyi barıştırdığımı söylemelerini istiyorum. Hangi strateji çocuklarımızın geleceğinden daha önemli. Açık yaralar var, biliyorum zor olacak ama kesinlikle yapacağız. 28 Şubatçıların açtığı yaraları kapatıp helalleşeceğiz. İkna odalarına sokulan başı kapalı kızlarımızla, Roboski'yle helalleşeceğiz. Sivas, Kahramanmaraş mağdurlarıyla, Diyarbakır Hapishanesi mahkûmlarıyla, mahallerinden sürülen Romanlar'la, varlık vergileri altında inleyen azınlıklarla, 6-7 Eylül mağdurlarıyla, mahkemelerde süründürülen askerlerimiz ve aileleriyle, Ali İhsan Korkmaz'ın ailesiyle, Soma ile, darbeciler bir sağdan bir soldan gencecik çocuklarımızı astı, bu insanlarımızla helalleşeceğiz. 9 yaşındaki Oğuz Arda Sel'in annesiyle, Ahmet Kaya ile helalleşeceğiz. Bir gün çocuklarımız geçmişe baktığında 'helal olsun onlara' diyecek. Laik, demokrat, müreffeh, Atatürkçü ülkede yaşayan çocuklarımız teşekkür edecekler. Birisinin yapması gerekiyordu, nasip bize oldu."

Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarının satırbaşları şöyle:

1800 LİRA İLE GEÇİNSİN MAAŞIMI VERECEĞİM

Türkiye'nin sorunları çok hepimiz biliyoruz. Sorunları her bir vatandaş yaşıyor. Sorunları yerinde tespit etmek, o sorunları aşmak için çözümler üretmek hepimizin ortak görevidir. Kayseri'ye yarın seçim varmış gibi giden 38 milletvekilimiz bütün ilçeleri gezdi, vatandaşın dertlerini dinledi. Sizin yaşadığınız sıkıntıları aşmak istiyoruz ve bunun için mücadele edeceğiz bunun için destek istiyoruz dedik. Emekli bir vatandaşımız, 'Ülkenin hali harap, geleceği hiç iyi görmüyorum. Aylık 1800 lira maaşım var. Geçinemediğimiz için günlük inşaat işlerine gidiyorum. 600 milletvekili var bir tanesi 1800 lira ile geçinsin maaşımı ona vereceğim' diyor. Bir de sarayda oturanlar var, bir yerden değil beş yerden maaş alıyorlar.

SAAT BAŞI ETİKET DEĞİŞİYOR

Kayseri'de Kırmızı Et Üreticileri Birliği Başkanı, 'Eskiden 1 ton et ile 25 ton yem alıyorduk. Şimdi 1 ton et satıyoruz 15-16 ton yem alabiliyoruz' diyor. Bir fırıncı esnaf, '5 ay önce 153 liraya aldığımız un şu anda 246 lira. Ancak yevmiyemizi çıkarabiliyoruz. Cumhurbaşkanı abartıyorsunuz diyor ama bizim enflasyonumuz yüzde 70' diyor. Zamlar, enflasyon... Pahalılığın can yaktığını, insanların geçinemediğini biliyorum. Herkes büyük bir sıkıntı içinde. Saat başı etiketler değişiyor. Bütün bunlara rağmen diyoruz, meraklanmayın biraz sıkıntı çekeceksiniz az kaldı geliyor gelmekte olan, buna inanın. İlk yapacağımız işlerden biri devleti toparlamaktır.

FİYAT İSTİKRARINI MERKEZ BANKASI YERİNE GETİRECEK

Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası var. Düne kadar hiçbir sorunumuz yoktu. Fiyat istikrarından Merkez Bankası sorumluydu. Merkez Bankası'nın eli kolu bağlanmış vaziyette. O da sarayın talimatını yerine getiriyor ve bu tablo ortaya çıktı. Türkiye Cumhuriyeti'nde fiyat istikrarı görevini Merkez Bankası yerine getirecek. Paranın değerini koruyacak, dövize karşı kar gibi erimesine engel olacak. Merkez Bankası, fiyat istikrarını sağlamak için uygulayacak para politikasını doğrudan kendisi belirler diyor yasa. Bu bir kararname ile Merkez Bankası'nın elinden alındı. Başka bir komiteye verildi. Bu komite hiç çalıştı mı? Bu komite bu zamlara bir şey dedi mi? İlgili kişiler bir araya gelip, 'Bu Türk Lirası niye güneş görmüş kar gibi eriyor' diye düşündü mü? Hayır. Memlekette her şey ateş pahası, neyi tutsanız elinizde kalıyor.

SÖYLEDİĞİMİZDEN DERS AL

Merkez Bankası'na müdahale ettiler de ne oldu? 128 milyar dolar Merkez Bankası kanununa aykırı olarak kayınpeder damat arasında yok edildi. Nereye gitti 128 milyar dolar? Merkez Bankası'nın kasasında şu anda kendisine ait ne 1 dolar, ne 1 centi var. Tam 35 milyar dolar eksi bakiyesi var. Doları kontrol edelim derken 128 milyar dolar buharlaştı. Bugün dolar 10 liranın üzerine çıktı. Cumhur İttifakı'nın milli ve yerlilerine ne oldu? Beyler ne yapıyor? Ha bire bize çatıyorlar, kızıyorlar. Bizim söylediğimizden ders al kardeşim. Devletin nasıl yönetileceğini ben sana söylüyorum. Zam yağmuru geldi. Öyle bir duruma geldi ki Türkiye damat ayrılırken 'At izi it izine karıştı' demek zorunda kaldı. Hedefleri şu, Türk lirası erisin, dolar yükselsin, memleket fakirleşsin, bizim servetlerimiz pula insin ve her şeyi ihraç edelim. Dışardan dolar gelsin, dolardan cari fazla oluşturalım. Bu durumu düzeltiriz, memleketi önce fakirleştirelim diye düşünüyorlar. Dünyada böyle bir şey yok. Fakirliği bu kadar temel bir argüman olarak benimserseniz iç piyasanın durumu esnafın derdi olur, hiç kimse alışveriş yapmaz.

MEMLEKETİ KARA PARAYA BAĞLADILAR

Son 7 yılda dolar bazında milli gelir sürekli düştü. İşsizliği zaten rekor düzeye ulaştırdılar. Baronlara bel bağladılar. O uyuşturucu baronu Türkiye'ye parasını getiriyor, bir gün tutuyor burada aklıyor sonra yurt dışına götürüyor. Bunlar da aracılık ediyorlar. Bütün bunlar olurken çıkıp diyor ki, 'Biz ekonominin kitabını yazdık' diyor. Yazdıkları ekonominin kitabından bir sayfa okuyayım. Zafer Havalimanı, bu yılın ilk 8 ayında dolar bazında garanti vermişler 877 bin 488 kişi buradan uçacak demişler. 5 bin 725 kişi kullanmış. Devletin hazinesinden beşli çeteye giden para 4 milyon 650 bin avro. Erdoğan'ın kitabında bu yazıyor. AK Partiye oy veren kardeşlerime sesleniyorum senin alın terini çalıyorlar. MHP'li kardeşlerime de sesleniyorum. Ne kadar yolsuzluk varsa ilk alkışlayan da sayın Devlet Bahçeli'dir. Siz hiçbir zaman MHP'nin esnaf, çiftçi dediğini duydunuz mu? Bu ülkenin en köklü partilerinden biri bu hale nasıl geldi? Sabah akşam dinden bahseden bu iktidar en büyük ahlaki çöküntüyü getirdi bu ülkeye. Uyuşturucu bataklığı içinde şu anda. Baronlar el üstünde tutuluyor. Baronlar serbest bırakılıyorlar. Baron siyaseti satın almışsa, o baron hapiste kalmaz.

'PUDRA ŞEKERİ' ÇEKERKEN HİÇ DÜŞÜNMEDİLER Mİ?

İçişleri Bakanı, ayda 10 bin dolar rüşvet aldığını söylediğin kişi kim? Kim bu, ses yok? Çöküş başladı. Kültürel çöküş de başladı. Bunların hepsini çözeceğiz. Ahlakımızla çözeceğiz. Rüşvet alanların burnundan getireceğiz. Bu ülkede uyuşturucu satan bütün baronları bu ülkeden sileceğiz. Gencecik fidan gibi evlatlarımıza uyuşturucu alıştırılıyor. Erdoğan ve şürekasının sesi bile çıkmıyor. Kendi genel merkezlerindeki tabloyu görüyorlar mı? O lüks araçların içinde 'pudra şekeri'ni çekerken hiç düşünmediler mi?

ÇÖZÜMLERLE GELDİM

Antalya Özel Halk Otobüsü Bileşenleri davet etti. Sorunlarını dinlemem için, gittim. Hangi derdiniz varsa çözmek istiyoruz. 22 bin özel halk otobüsü var. Biz sahipsiziz diyorlar. Derdinizi anlatın ama ben buraya gelirken hazırlıklı geldim, çözümleri anlatacağım dedim. Uygulama birliğinin olmadığını, beş farklı statüde çalışan olduğunu, ücretsiz yolcular olduğunu söylediler.

1. Kesinlikle bir esnaf bakanlığı kuracağız.

2. Özel Halk Otobüsleri ile ilgili mevzuatı tekleştireceğiz.

3. Devlet veya hükümet, bedava bindirdiği kişinin parasını ödeyecek.

4. Özel Halk Otobüslerinin ve şoförlerinin kazanılmış haklarını aynen koruyacağız. Her önüne gelene plaka vermeyeceğiz.

5. Kamunun tahahhüt ettiği ücret zamanında ödemezse sahibine faiz ödeyecek.

6. Yeni araç alındığı zaman KOSGEB ya da Esnaf Kefalet Kooperatifi en az 1 milyon lira olmak üzere düşük faizli kredi verecek.