Saadet Partisi Genel Başkanı  Temel Karamollaoğlu, Cumhurbaşkanı  ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ın ‘Daha Adil Bir Dünya Mümkün’ kitabındaki BM konusundaki yazısına eleştiride bulundu.

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu partisinin haftalık basın toplantısında konuştu. Burada gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Karamollaoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Daha Adil Bir Dünya Mümkün’ isimli kitabındaki Birleşmiş Milletler (BM) eleştirisine katıldıklarını fakat aynı mütaalayı yapması gerektiğini söyledi.

Karamollaoğlu, ”Sayın Cumhurbaşkanı kitabında, Birleşmiş Milletler’in yapısına ve güvenlik konseyinin işleyişine ciddi eleştiri getirmektedir. Bunlara katılıyoruz fakat Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi işleyişine uyarladığımızda daha ciddi sorunların ülkemizde olduğunu görüyoruz” dedi.

Karamollaoğlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

Kuvvetler ayrılığı ilkesinin önemli olduğu bu dönemde bir kez daha anlaşılmıştır. Güçlü bir yasama demek güçlü bir yürütme ve yargı demektir. İstikrarlı yönetimlerde başarılı yönetim 3 ayak üzerine oturur. Yasama, yürütme ve yargı. Sn. Cumhurbaşkanı kitabında, Birleşmiş Milletler’in yapısına ve güvenlik konseyinin işleyişine ciddi eleştiri getirmektedir bunlara katılıyoruz. Fakat Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi işleyişine uyarladığımızda daha ciddi sorunların ülkemizde olduğunu görüyoruz. Aynı mütaalayı kendimize bakarak görevimizi yerine getirmemiz gerektiğini düşünüyorum.

Hayat pahalılığı marketlere baktığımızda yüzde 40-50’ler civarındadır. Bizim mutlaka iktidar olarak müzakere olunması gereken bir ortamı oluşturmaya ihtiyacımız var.

Bakanlar adeta Cumhurbaşkanı’nın müşaviri gibi çalışmakta. TBMM’nin varlığı var gibi gözüken ama var olmayan bir duruma sürüklenmiştir ne yazık ki. Devlet yeri geldiği zaman cezayı verir fakat hak edene cezayı adalet mekanizması verir. Söz gelimi son zamanlarda kanser hastası Ayşe Özdoğan hanıma gösterilen tavrı tasvip edemiyorum.

Bir çok problemi elimizin tersiyle itelemeyi tercih ediyoruz. Barınma sorunu yaşayan gençleri devlete başkaldırı olarak görürseniz sorunları çözemezsiniz. Sayın Cumhurbaşkanı’nın son zamanlarda gerek Putin gerek Biden ile yaptığı görüşmelerinde herhangi bakanlık sorumlusunun bulunmaması endişe vericidir. Bu görüşmelerde gözden kaçan özellikler, bilgiler olabilir. Gelecekte neler konuşulduğu sorulsa kimsenin bilgisi yok, kaydı yok. Bu endişeye sebebiyet vermiştir.

Türkiye şöyle ya da böyle seçim yoluna girmiştir. Biz ne birbirimizin hasmıyız ne düşmanıyız. Kazananı kaybedenler tebrik ederler.