Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Prof. Dr. Üstün Dökmen'in "Başörtülü psikolog, başörtülü psikiyatrist, başörtülü PDR uzmanı olması meslek etiğine aykırıdır. Nötr olamazlar" açıklamasına ilişkin olarak, "Allah rızası için, yıllardır yapmaya çalıştığınız şu baskıları bırakın artık ya! Mantıksızlıkları bir kenara koyun! AK Parti'yi şu anda ayakta tutan bu yaklaşımdır, yanlışlarını bunlarla örtüyor; en azından bu gafleti göstermeyin. Zaten bu mantık sahibi insanlar yüzünden önümüzdeki seçim kaybedilirse kaybedilir" dedi. 

Karamollaoğlu, şunları söyledi:

"AK Parti'nin masa başında her gün bir yenisini ürettiği algılara söylem ve eylemleriyle çanak tutanlara da sizlerin huzurunda seslenmek istiyorum...

Bir internet yayınında başörtülü kadınların psikolog olamayacağına yönelik sarf edilen sözler, birtakım kişilerin, Türkiye’nin yaşadığı bazı olumlu gelişmeleri kabullenmekte zorlandıklarını  gösteriyor.

Allah rızası için, yıllardır yapmaya çalıştığınız şu baskıları bırakın artık ya! Mantıksızlıkları bir kenara koyun! Ak Parti'yi şu anda ayakta tutan bu yaklaşımdır, yanlışlarını bunlarla örtüyor; en azından bu gafleti göstermeyin.

İnsanların deneyimlerini paylaşırken onları yargılamama gibi temel meslek etiğine sahip olması gereken bir psikolog, bir kadının kıyafetinden ötürü o mesleği icra etmesinin etik olmayacağını söylüyorsa; öncelikle kendi mesleki yeterliliğini, ardından da kendi zeka düzeyini sorgulamalıdır. Zaten bu mantık sahibi insanlar yüzünden önümüzdeki seçim kaybedilirse kaybedilir. Kalbinde Allah korkusu taşımayanlar, kendilerine göre bir hayat tarzı tercih ettikleri için kınanıyorlar, bazı meslekleri icra edemeyecekleri söyleniyor. Allah size akıl fikir versin. 

Başörtüsüz olmayı “nötr” kabul ederek, toplumun geniş bir kesiminin kabul ettiği yaşam ve giyim tarzını dışlamak kabul edilebilir değildir. Türkiye, bu tartışmaları geride bırakalı çok oldu. Biz, kapanmış sayfaları ısrarla açmak isteyenlere inat, Türkiye’nin yeni bir başlangıç yapması gerektiğine inanıyoruz.

Dünden bugüne elde edilen kazanımların teminatı ise, bu kazanımları elde etmek ve korumak için her dönem büyük mücadeleler veren bizleriz, Milli Görüşçülerdir, Saadet Partililerdir; bunu kimse unutmasın!

"SAADET PARTİSİ, TÜKİYE'NİN TEMİNATIDIR"  

İktidarın kazanımlar üzerinden, iktidar değişikliğiyle insanımızı korkutmaya çalışması ise; tam anlamıyla "tavşana kaç, tazıya tut" siyasetidir!

İktidarını sürdürmek istemelerinin tek sebebi kendi şahsi kazanımlarını korumak içindir.

-Gördüğümüz kadarı ile Artık AK Parti; sadece koltuklarını kaybetmemek için siyaset yapmaktadır.

-Bazıları makam arabalarını kaybetmemek için siyaset yapmaktadır.

-Bazıları da üç-beş farklı yerden aldıkları maaşlarını kaybetmemek için siyaset yapmaktadır.

Siyasi ömrünü kendisine bir saltanat kurmaya adayan bu arkadaşlar istiyor ki “bu saltanat sürsün.”

Biz de diyoruz ki hayır; artık insanımız bütün bir millet olarak öz vatanında "insanca yaşam" sürsün!

Ve biz iktidara geldiğimizde, birilerinin saltanat sürdüğü bu düzeni; herkesin insanca yaşam sürdüğü bir düzenle değiştireceğiz!

Milletimizin her bir ferdinin kazanımlarını koruyacak ve bunları daha da ileriye taşıyacağız, bu noktada kararlıyız.

Hiçbir vatandaşımız endişe ve korkuya asla kapılmasın: Saadet Partisi, Türkiye’nin de bu kazanımların da teminatıdır."