Sevgili okuyucum bilmem farkında mısınız? Bu aralar neredeyse gün aşırı yazıyorum.

Aslında anlatmak için film seyrediyorum. Bu aralar başka bir şey yapmak istemiyor canım.

Dizi sevenler camiasında adından en çok söz edilen bir dizi Ozark’tan bahsetmek istiyorum bugün.

Bendeniz size anlatmak için oturup iki günde Netflix’te iki sezonunu birden seyrettim. Sonrasında çok baş ağrısı çektim ama ağrılarıma değdi.

Ozark’ın başrol oyuncusu ve 6. Bölümden sonra yönetmeni de olan Jason Bateman’ın Emmy’de en iyi erkek oyuncu ve en iyi yönetmen kategorilerine aday gösterilmesi toplamda beş dalda adaylığı bu sene diziden daha çok söz edilmesine sebep oldu.

Ozark konusu itibariyle kara para aklama olayını anlatan bir dizi. Kara para aklama olayını aslında o kadar iyi anlatıyor ki diziye gerçeklik kazandırıyor bu durum. Tıpkı öğretmen bir adamın uyuşturucu yapıp sattığı o sektörü detaylı anlatan Breaking Bad gibi bir dizi.

Bizim dizinin kahramanı Marty sıradan bir aile babasıdır. İki çocuğu var.

İşinde başarılı bir adam. Bir firmada finans danışmanı olarak çalışan hem akıllı hem de namuslu bir adam. O yüzden müşterileri onunla çalışmayı tercih ediyorlar. Bunlardan biri de Meksika’nın en azılı mafyası. Başlangıçta Marty adamın yaptığı gerçek işi bilmiyor ama adamın söylediği riskli işi de almayı kabul ediyor.

Bu konuda karısının da fikrini soruyor fakat zamanla hata yaptıklarını anlıyor. Çünkü ortağı para çaldığı için yanında karısı ile birlikte mafya tarafından öldürülüyor ve ondan Ozark’a yerleşmesini ve yüksek miktarda bir parayı aklanmasını istiyorlar.

Martin’in hayatındaki en kötü şey karısının onu aldatması. Eve yerleştirdiği gizli kamera sayesinde karısının aşığı ile sevişmesini kayıt etmiş bilgisayarına arada canı sıkılınca onu seyredip kendisine acıyor.

İlk defa yanında bir cinayet işlenince derdini tasasını unutup derhal tası tarağı toplayıp Ozark’a gidiyor.

Ozark ABD’de sonradan yapılmış suni bir gölün etrafında yerleşilen turistik bir yer. Her yıl 5 bin kişi ziyaret ediyor. Ancak biz hep puslu kasvetli seyrediyoruz kahramanların yaşadığı yerleri.

Marty, karısı ve çocuklarını hayatta tutmak için hiç düşünmeden bir gecede bankadaki yüklü miktarda parasını çekip Ozark denen yere gitmeye karar veriyor. Oraya taşınma talimatını kartel veriyor aslında o da uymak zorunda kalıyor.

Martel ve karısının sorunları var. Kavga ediyorlar arada ancak hayati sorun her zaman hepsinin önüne geçtiğinden mi yoksa birbirlerini iyi tanıdıklarından mı bilinmez, sonunda anlaşıyorlar.

Ozark’a vardıklarında bir ev satın alıyorlar. Ev çok ucuz ancak sebebi ölmek üzere olduğunu söyleyen evin yaşlı sahibinin evden ayrılmak istememesi.

Yaşlı adam bodrumda ölmeyi bekleyeceğini onları rahatsız etmeyeceğini söylüyor. Onlar da kabul ediyorlar.

Sonunda hepsinin eksik bir yanını tamamlıyor yaşlı adam ve ailelerinin bir parçası oluyor.

Bir gün kavga edip barışmalarına şahit oluyor yaşlı adam Martel ve karısının. Taşaklı bir çiftsiniz diyor, kavgayı sonuçlandırmayı biliyorsunuz. Sizin gibi olsaydık şimdi karım yanımda olurdu, diye tamamlıyor sözünü.

Martel’in aklamak üzere getirdiği para gittikleri yerde de mıknatıs gibi birçok insanı üstüne çekiyor.

Birçok insan o paranın peşine düşüyor, çalıyor. Kızı bile çalıp babasından gizli harcıyor o parayı hatta oğlu babasından kara para aklamayı öğreniyor, ablasının ona verdiği 5 bin dolarla iki şirket kurup parayı orada kullanıyor.

Daha ileriki zamanlarda annesi oğlunun bu maharetinden faydalanıp çocuğa başka illegal işler de yaptırıyor internet üzerinden, başlarındaki beladan kurtulmak adına.

20 bölüm seyrettim hepsini anlatmam imkansız.

Ben konusu itibariyle Marty’nin karakterine hayran kaldım. Sadece normal bir insan profili çizmişler. Sakar bir adam. Hata yapıyor ama bir şekilde iyi insan.

Tüm karakterler gerçekler, zamanla dönüşüyorlar. İyiler yoldan çıkıyor. Kötüler iyilik yapıyor.

Tıpkı hayatın doğal akışında olduğu gibi.

Burada Martel ne olursa olsun ailesini bir arada tutmaya çalıyor.

Dizinin en önemli karakterlerinden ayrıca oldukça başarılı performans sergileyen Ruth (Julia Garner) adeta bir suç şebekesi olan bir ailenin içine doğmuş. Ailede hiçbir kavram yok. Herkes kendi menfaatini düşünüyor. Öz evlatlarını kendi menfaatleri için gözü kapalı harcayacak kapasiteye sahipler. Ancak Ruth ve kuzenleri babalarına benzemiyorlar.

Onlar insanların temelinde olan vicdan, akıl, ahlak gibi unsurları taşıyorlar. En azından bazı insanlara karşı bunlar işleve geçiyor. Kendi aralarında da birbirlerini koruyorlar.

Burada da dışarıya karşı değil kendi ailelerine karşı yine aile bütünlüklerini korumak isteyen genç bir nesil var. Amaçları eğitim almak, daha legal yollardan para kazanmak.

Ozark’ın yerlisi olan çılgın bir aile var ki düşman başına. O ailenin özellikle dişisi o an aklına gelen her şeyi yapan fena bir kadın. Hiç kimseye hiçbir şeye kendini bağlı hissetmeyen biri. Kötü biri ama o bağımsızlık duygusunu o kadında sevdim.

Ozark dizisinin tutulmasının sebebi kahramanlarının hikayelerinin sanki hayatın doğal akışında ilerliyormuş, senarist kafasından çıkmamış gibi akıyor olması. Bunun sebebi büyük ihtimal senaristin yaratığı karakterlerin peşine düşmüş olması.

Tavsiye ederim.

Güzel günlerde görüşelim ve görüşmelerimiz iyiliklere vesile olsun.