i Sakine Akkuş’u sokak ortasında öldüren Erdal Akkuş’a verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını bozan Yargıtay, öldürülen kadının evinden ayrı kaldığı zamanlarda ‘sadakat yükümlülüğüne aykırı davranıp davranmadığı’nın belirlenmesini istedi.

'ŞEREFİMİ EKSİLTTİĞİ DÜŞÜNCESİYLE CİNAEYT İŞLEDİM'

Cumhuriyet gazetesinden Alican Uludağ’ın haberine göre, 14 yaşındayken Erdal Akkuş’la imam nikahı yapılarak zorla evlendirilen Sakine Akkuş, evliliği boyunca fiziksel ve psikolojik şiddet gördü.

Bu evlilikten iki çocuğu olan Sakine Akkuş, kocasının kendisine şiddet uygulamayı sürdürmesi üzerine evi terk edip annesinin yanına yerleşti ve boşanma davası açtı.

İki çocuğunu gösterme ve barışma bahanesiyle buluştuğu Sakine Akkuş’u 7 Şubat 2011’de üç kurşunla öldüren Erdal Akkuş, ifadesinde, “Eşim evden ayrıldığı dönemlerde haysiyetsiz yaşam tarzı sürdürüyordu, hakkında dedikodu çıkıyordu. Numusumu şerefimi eksilttiği düşüncesiyle cinayeti işledim” dedi.

'SADAKAT YÜKÜMLÜLÜĞÜNE AYKIRI DAVRANIP DAVRANMADIĞI BELİRLENSİN'

Erdal Akkuş’u eşini tasarlayarak öldürmekten ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptıran Bakırköy 12’nci Ağır Ceza Mahkemesi, bu cezada indirim uygulamadı.

Sanığın itirazı üzerine dosyaya bakan Yargıtay 1. Ceza Dairesi, yerel mahkemenin kararını cinayetin ‘tasarlayarak’ işlenmediği gerekçesiyle bozdu.

Bozma kararının gerekçesinde, ‘maktulün evinden ayrı kaldığı zamanlarda evlilik birliğinin gerektirdiği sadakat yükümlülüğüne aykırı davranıp davranmadığı ve haksız tahrik hükümleri olup olmadığının belirlenmesi’ istendi.

‘TÖRE CİNAYETİNE KURBAN' EDECEĞİZ DİYE TEHDİT EDİYORDU

Yargıtay’ın bu kararına direnen yerel mahkeme ise Sakine Akkuş’un açtığı boşanma davasında verdiği dilekçeyi de kararında delil olarak kullandı.

Akkuş söz konusu dilekçede,” Çocuklarımın yanında bile şiddet görüyordum. Baskılar sonucu evi terk ettim ve devlet tarafından koruma altına aldım. Eşim, evi terk ederek ailemin yanına gitmesini bile namus olayı olarak görüp seni töre cinayetine kurban edeceğiz diye tehdit ediyordu” diyordu.

ÖZEL HAYATIN GİZLİLİĞİ İLKESİNE AYKIRI

Yargıtay’ın Akkuş’a ‘sadakat araştırması’ yapılması önerisini de reddeden yerel mahkemenin direnme kararında, “Maktülün 3 aylık dönemde kimlerle görüştüğü, kimlerle konuştuğu, nerede kaldığına ilişkin araştırmaların ise; sanığın duruşmadaki beyanlarında bu yönde bir beyan ve iddiasının bulunmaması ayrıca anayasada güvence altına alınmış olan özel hayatın gizliliği ve korunması ilkesine aykırı olduğu değerlendirildiğinden ve bu bentte işaret edilen haksız tahrik hükümleri yönünden sonuca etkili olmayacağı düşünüldüğünden bu yönden direnme kararı verilmiştir” denildi.

Yerel mahkemenin direnme kararı sonrası dosya son karar için Yargıtay Ceza Genel Kurulu’na gitti.