Van'da önceki gün BDP'li kadınlara yönelik yapılan operasyonda, Van Kadın Sorunlarını Araştırma ve Uygulama Merkezi (VAKASUM) sosyologu Ceyhan Timur, VAKASUM çalışanları Emine Bozkurt, Fatma Kızıl, BDP PM üyesi Arzu Moco, BDP Van Kadın Meclisi Üyesi Hatice Abalı, BDP üyesi Aynur Bağış’un da aralarında olduğu 15 kişi gözaltına alınmıştı.

 

Van’da faaliyet gösteren Kadın Sanatçılar Derneği, Mavigöl Kadın Derneği, Van Kadın Derneği (VAKAD), Yaka Kadın Kooperatifi (YAKA- KOOP) yaptıkları ortak açıklamada “gözaltına alınan 12 kadın aktivist arkadaşımızın gözaltına alınmasına ve göz altıların biçimine tepkiliyiz” dediler.

 

Açıklama şöyle devam etti:

“Kadın alanında çalışmalar yapan arkadaşlarımızın evlerine baskınlar sabahın erken saatlerinde 3- 4 sularında yapılmış, yaşadıkları mahalleler abluka altına alınarak tüm mahalle sakinlerine korku salınmıştır. Topluma bu şekilde korku salmak devlet şiddetidir.

 

Van Belediyesi’ne ait Kadın Sorunlarını Araştırma ve Uygulama Merkezi (VAKASUM) merkez sorumlularına haber verilmeden çilingir çağrılarak ofislerine girilmiş bilgisayar ve belgelere el konulmuş yeni anahtarlar mahalle muhtarına bırakılmıştır. Van'da yaşayan tüm kadınlara ait bu merkeze yapılan bu muamele aslında bizim hepimize yapılmıştır.

 

Bu konuda Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bir çalışma yapmalıdır. Belediyeler kanununa göre açılması zorunlu olan bu merkezlerdeki bilgilere polislerin bu şekilde erişimi sosyal politikasızlıktır.

 

VAKASUM, özellikle depremden sonra daha da dezavantajlı hale gelen kadınlara yönelik olarak hizmet üretmektedir. Bu merkez Vanlı kadınlarındır. VAKASUM kadınlar için, devletin erkeklerin ihtiyaçlarını öncelikli görerek tasarladığı hizmetlerin dışında, onları da kapsayan bir kapı açmıştır. Dolayısıyla VAKASUM’a yapılan bu usulsüz müdahaleyi aslında bize yapılmış sayıyoruz. Merkezlerde kadınların güvenliği için saklı bulunması gereken bilgilere el konulmuş olması kadınların güvenliği açısından sorun yarattığı gibi, devletin sosyal politikalarının hangi koşullarda kolaylıkla kurban edilebileceğini göstermek açısından öğretici olmuştur.

 

Gözaltına alınan kadınlardan ikisinin daha yeni ameliyat olduğu tarafımıza bildirilmiştir. Kadınların hasta yataklarından alınması insan hakkı ihlali ve her şeyin ötesinde vicdansızlıktır.

 

Kadınların siyasette olmaları tüm kadınlar açısından çok önemlidir. Siyasetin çoğunlukla erkeklerce düzenlenen bir alan olması nedeniyle kadınların siyaset yapması erkeklere göre daha zordur. Bu dönemde politikayla ilgilenen kadınları dört koldan tutuklayarak kadın mücadelesinin kazanımlarına da el koyuluyor. Kadınların aktif olarak siyasetle ilgilenmeleri bir suç değildir. Aksine, Türkiye'de kadınların siyasete katılımının sürekli teşvik edilmesi gerekmektedir.

 

Vurguladığımız gibi, Van Belediyesi çatısı altında kadına yönelik olarak çalışan kurumlar Van’da yaşayan tüm kadınların kurumlarıdır. Dolayısıyla, VAKASUM ve benzeri kurumlara, kurumların çalışanlarına yönelik yapılan her türlü baskı, sadece şehrimizde değil, ülkemizde yaşayan tüm kadınları olumsuz etkilemektedir. Devlet AKP dışındaki partilerde çalışan ve AKP dışındaki belediyelerin kadın merkezlerinde çalışma yapan kadınları baskılayarak kadının güçlenmesine ve bilinçlenmesine ket vurmaktadır. Buna izin vermeyeceğiz. Onbinleri cezaevlerine atın… Kalan Onbinler mücadeleye devam edecektir. Biz Van’daki kadın örgütleri 7 Mayıs sabahı Van Cumhuriyet Savcılığına çıkarılacak BDP’li kadın siyasetçilerine ve Van Belediyesi Kadın Sorunlarını Araştırma ve Uygulama Merkezi çalışanlarına destek için Adliye önünde olacağız.


Zozan Özgökçe / Demokrat Haber Van