Kuzey Kıbrıs Yönetimi Parlamentosu Cumhuriyetçi Türk Partisi - Birleşik Güçler (CTP-BG) Milletvekili Doğuş Derya, milletvekili andının çok eril bir dille yazıldığını ve günümüz koşullarında güncellemesi gerektiğini belirterek farklı bir yemin etmeyi tercih ettiğini açıkladı. Doğuş Derya’nın yemini Kıbrıs’ta devrim etkisi yaptı ve günün konusu haline geldi.

Derya'nın yemini şöyleydi:

"Kıbrıs ülkesinde yaşayan her bireyin, dili, dini, ırkı, doğum yeri, sınıfı, yaşı, fiziksel durumu, cinsiyeti veya cinsel yönelimi dolayısıyla ayrımcılığa maruz kalmaması için çalışacağıma, emeğin sömürülmediği adil ve eşit bir düzen yaratmak için uğraşacağıma, çatışma ve şiddet kültürünün yerine barış ve uzlaşı değerlerinin yerleşmesi için çaba göstereceğime, demokrasi, sosyal hukuk devleti ilkeleri ve insan hak ve özgürlüklerine bağlı kalacağıma, federal bir Kıbrıs kurma ülküsünden vazgeçmeyeceğime insanlık onurum üzerine ant içerim."

Derya'nın yemini sırasında Meclis'ten protesto ve destek alkışları yükseldi.

Yemin törenini canlı olarak veren devlet televizyonu BRT yayınını kesti. Ardından oturuma ara verildi.

Olay üzerine Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, İkinci Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ve Türkiye Lefkoşa Büyükelçisi Halil İbrahim Akça ile diğer devlet yetkilileri de salondan çıktı, ancak oturumun ikinci kez açılmasının ardından salona döndü. UBP milletvekilleri, ikinci oturumun başlamasının ardından kürsüye ant içmek için tekrar çıkan Doğuş Derya’yı protesto ederek, Meclis Genel Kurulunun dışına çıktı ve Derya’nın ant içmesinin ardından salona geri döndü.

Milletvekillerinin görevlerine başlarken içtikleri klasik and ise şöyle:

"Devletin varlığını ve bağımsızlığını, yurdun ve halkın bölünmez bütünlüğünü, halkın kayıtsız şartsız egemenliğini koruyacağıma; hukukun üstünlüğüne, demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti ve Atatürk ilkelerine bağlı kalacağıma; halkımın refah ve mutluluğu için çalışacağıma; her yurttaşın insan haklarından ve temel hak ve özgürlüklerden yararlanması ülküsünden ve Anayasaya bağlılıktan ayrılmayacağıma; namusum ve şerefim üzerine and içerim."

NE DEDİ?

Yemin töreninde milletvekilliği andı yerine kendi hazırladığı bir metni okuması üzerine yaşanan olaylar konusunda açıklama yapan Derya, söz konusu metni okumasının yemini protesto ettiği anlamına gelmediğini kaydetti.

Ülkede farklı sosyal kesimler yaşadığına işaret eden Derya, "Bu sosyal kesimlerin de görünür hale gelmesi için; ırkı, dili, dini, cinsiyeti, cinsel yönelimi nedeniyle kimsenin ayrımcılığa uğramaması için çaba göstereceğime yemine ettim" dedi.

Mevcut yeminin erkek egemen bir dille yazıldığını ifade eden Derya, "1983'ten kalan, bazı konularda dışlayıcı olabilen çoğulcu bir dilden yazılmamış bir yemin. Ayrıca erkek egemen bir dille yazılmış. Ben yemini kendi vicdani ve etik konumlanışım üzerinden önce vicdanımın sesini paylaşmak istedim sonra normal yemini ettim" diye konuştu.

Metni okurken tepki almayı göze aldığını kaydeden Derya, metni mevcut durumu görünür kılmak için okuduğunu anlattı. (Bianet, gazeddakibris, haberkktc)