Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), “Sağlık ve Sosyal Hizmet Alanında Kadına Yönelik Şiddet Araştırması”nın sonuçlarını basın toplantısı ile açıkladı.

Ankara’daki SES Genel Merkezi’nde düzenlenen toplantıya Merkez Yürütme Kurulu üyeleri katıldı. Toplantının yapıldığı salona “Erkek şiddeti münferit değil, politiktir” pankartı asılırken, raporu SES Kadın Sekreteri Gönül Adıbelli okudu.

ANKETE 52 İLDEN KATILIM

Türkiye genelinde 52 ilden, sağlık ve sosyal hizmet alanında çalışan sağlık emekçilerine 10-22 Kasım 2020 tarihleri arasında web tabanlı uygulanan anketin, işyerinde psikolojik şiddet, mobbing, ekonomik şiddet, dijital şiddet, fiziksel şiddet ve cinsel şiddet alt başlıklardan oluştuğunu aktaran Adıbelli, şöyle dedi:

“Araştırmaya katılan 617’si kadın 663 kişinin yanıtları esas alınarak değerlendirme raporu hazırlanmıştır. Erkeklerin araştırmaya katılımı değerlendirme ve kıyas yapabilecek düzeyde değildir. Ancak katılım gösteren erkeklerin de görüş ve değerlendirmeleri rapora yansıtılmıştır.

KADINLARIN YÜZDE 81’İ PSİKOLOJİK ŞİDDETE MARUZ KALDI

Araştırmaya katılan kadınların yüzde 81’inin psikolojik, yüzde 37’sinin ekonomik, yüzde 43’ünün fiziksel ve yüzde 26’sının da cinsel şiddete maruz kaldığını kaydeden Adıbelli, “Şiddetin dışında işkolumuzda çalışan kadın emekçilerin yüzde 80’i mobbinge ve yüzde 35’i ise dijital şiddete maruz bırakıldığını ifade etmiştir” dedi.

Araştırmaya katılan 502 kadının işyerinde psikolojik şiddete maruz kaldığını ifade ettiğini aktaran Gönül, psikolojik şiddet türleri içerisinde yüzde 56 ile hakaret ve sözlü tacizin en çok maruz kalınan şiddet türü olduğuna işaret etti.

Adıbelli,  “Psikolojik şiddet türleri çoklu şekillerde aynı anda yaşandığı için, katılımcılar birden fazla seçeneği işaretlediği için toplamı yüzde yüzü geçmektedir. Kadın katılımcıların yüzde 68’i yöneticilerin psikolojik şiddetine maruz kaldığını ifade etmiştir” dedi.

EN FAZLA HEMŞİRELER MOBBİNGE MARUZ KALIYOR

 Araştırmaya katılan kadınların yüzde 89’unun mobbingin ne olduğunu, yüzde 74’ünün de mobbing durumunda ne yapılacağını bildiğini dile getiren  şöyle devam etti:

“Kadınların yüzde 80’i meslek hayatında mobbinge maruz kaldığını, yine yüzde 80’i de yöneticileri tarafından mobbinge uğradığını ifade etmiştir. Mobbinge maruz kalanların eğitim durumuna göre baktığımızda en fazla yüzde 71 ile lisans mezunu olanlar, yaş grubuna göre yüzde 39 ile 41-50 yaş aralığında olanlar, medeni durumuna göre yüzde 57 ile en çok evli kadınlar, unvanına göre ise yüzde 47 ile hemşireler olduğunu görüyoruz.”

Rapordan detayları şöyle:

*Kadın katılımcıların yüzde 43’ü fiziksel şiddete maruz kaldığını, bu kadınların yüzde 13’ü hala şiddet riskinin devam ettiğini ifade etmiştir. Fiziksel şiddet uygulayıcıları olarak yüzde 29’u eşim/birlikte yaşadığım kişi /baba-anne ve kardeş olarak ifade etmiş. Eğitim durumuna göre yüzde 68’i lisans mezunu, yaş durumuna göre yüzde 40’ı 41-50 yaş arası, medeni durumuna göre yüzde 52’si evli, unvanına göre ise yüzde 46 ile hemşireler olduğu görülüyor.

*Kadın katılımcıların yüzde 26’sı cinsel şiddete maruz kaldığını, bu katılımcıların yüzde 7’si şiddet riskinin halen devam ettiğini ifade etmiştir. Cinsel şiddet uygulayıcıları olarak kadınlar tarafından en çok ifade edilen seçenek ‘Erkek arkadaşım/Sevgilim/Eşim’ seçeneğidir.