İstanbul'da Kadın Cinayetlerine Karşı Acil Önlem Grubu'nun çağrısı ile kadın katliamlarına karşı yürüyüş düzenledi.

Kadıköy Altıyol Meydanı'nda bir araya gelen kadınlar, buradan Bahariye Caddesi'nde ve Kadıköy'ün sokaklarında kadın katliamlarına karşı sloganlarla yürüdü. Yürüyüşe yüzlerce kadının yanı sıra HDP İstanbul Milletvekili Filiz Kerestecioğlu ve annesi Asuman Kerestecioğlu, Barış Anneleri Meclisi ve direnişçi Serapool işçileri de katılım sağladı.

"Kadın Katliamı Sürüyor! Susmuyoruz. Yılmıyoruz. Dayanışmayla Hayatlarımızı Savunuyoruz" yazılı pankartı ile yürüyen kadınlar, "Erkek Adalet Değil, Gerçek Adalet", "Jin, Jiyan, Azadi", "Kadınlar Hayatlarını Savunuyor" ve "Yasta Değil, İsyandayız" dövizlerini taşıdı. Yürüyüşte sık sık "Bijî Yekitiya Jinan", "Devlet Elini Bedenimden Çek", "Susmuyoruz, Korkmuyoruz, İtaat Etmiyoruz" ve "Şiddeti Engelle Cinayete Varmadan" sloganları atıldı.

Beşiktaş İskelesi'nde son bulan yürüyüşün ardından burada basın açıklaması düzenlendi. Açıklama Türkçe ve Kürtçe yapıldı.

'TOPLUMDA KADIN CİNAYETLERİNE KARŞI ÖFKE YÜKSELDİ'

Açıklamada konuşan Kadın Cinayetlerine Karşı Acil Önlem Grubu'ndan Umut Avcı, kadın katliamların hala sürdüğüne ve katliamlara karşı susmayacaklarına dikkat çekerek, 2015'in ilk altı ayında erkekler tarafından katledilen kadınların sadece 141'inin medyaya yansıdığını belirtti. Umut, erkek şiddetinin atılan bir tokatla, edilen bir hareketle ve kadınlar hakkında edilen ayrımcı sözlerle başladığını dile getirerek, "Erkekler kadınların beden, emek ve kimliklerini denetlemek, kontrol altına almak ve iktidarlarını güçlendirmek için kadınlara karşı şiddet uyguluyorlar" diye konuştu. Toplumda kadın cinayetlerine karşı öfkenin yükseldiğinin altını çizen Umut, erkek şiddeti ile kadın cinayetleri arasındaki ilişkinin görmezden gelindiği vurgusunu yaptı. Umut, son altı ayda görülen 26 kadın cinayeti davasının 13'ünde mahkemelerin sanıklara "iyi hal" ya da "haksız tahrik" indirimi uygulandığını ifade etti.

'KADINLARIN KATLEDİLMESİNİ ENGELLEYECEK POLİTİKALAR İSTİYORUZ'

Kürtçe açıklamada konuşan Suna Altun ise "Şiddeti izleyip müdahil olmayanlara, hayatlarımızı kontrol etmeye, güçlenmemizi engellemeye çabalayanlara karşı direnişimizi örgütlüyoruz" dedi. Suna, erkek şiddetinin aile, devlet, toplum ve yargı tarafından meşrulaştırdığına dikkat çekerek, kadınların her şeye rağmen erkek şiddetine karşı direnmeye devam ettiklerini kaydetti. 7 Haziran seçimlerinin sonuçlarına değinen Suna, "Seçim sonuçları, Türkiye'de barışa ne kadar ihtiyaç duyulduğunun yanı sıra kadın düşmanı politikalara karşı adım atılması gerektiğini de gösterdi. Henüz hükümet kurulmamış olsa da tüm partilerin elini taşın altına koyması lazım" diye konuştu. Suna, Meclis'ten işlevsiz komisyonlar istemediklerini söyleyerek, kadın katliamlarına karşı politikalar istediklerini dile getirdi.

'ERKEK ŞİDDETİNE KARŞI MÜCADELEMİZİ BÜYÜTÜYORUZ'

Göz göre göre meydana gelen kadın cinayetlerine karşı herkesi sorumluluk almaya çağıran Suna, toplumun yıllarca erkek şiddetine karşı ses çıkarmadığına dikkat çekti. Suna, kadınların artık ölümü göze alarak boşandıklarını ve toplumdan dışlanmayı kabullenerek tecavüzleri teşhir ettiklerini belirtti. Kadınların birbirinden cesaret aldığına ve bunun önemine değinen Suna, "Erkek şiddetine karşı mücadelemizi, dayanışmamızı büyütüyor, birbirimize güç oluyor ve çare oluyoruz" ifadelerini kaydetti.

Basın açıklamasının ardından kadınların bir kısmı Kadıköy İskelesi'nde açılmış olan Rojava Halkları ile Dayanışma Standı'na geçti. (JINHA)