Barış İçin Kadın Girişimi, 4 yılı aşkın süredir barış için yürüttükleri çalışmalara dayanarak, barış sürecine kadınların katılmasının hayati önemine dikkat çekmek ve kadınların sürecin dışında kalmayacaklarını ifade etmek amacıyla Cezayir Toplantı Salonu'nda basın toplantısı düzenledi.

Toplantıda kadınlar adına ortak açıklama metnini özetleyen Avukat Hülya Gülbahar, kadınların barış sürecinde rolü olmadığı durumlarda eril barışlar oluşturularak demokrasi anlamında yol kat edilemediğine dikkat çekti.

"Barış deyince sadece çatışmaların durmasını değil, günlük hayatta eşitler arasında da çözümü arzu eden barıştan bahsediyoruz" diyen Gülbahar, kadınların dahil olduğu, zarar gören kesimlerin zararlarının telafi edildiği, eşitlik temelinde bir toplumsal yaşamın inşa edilmesinin gereğine işaret etti.

ERKEKLER BARIŞ SÜRECİNDE İHTİYAÇ DUYDUKLARINDA KADINI ÇAĞIRIRLAR

Gülbahar, "Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, 2000 yılında Türkiye'nin imzaladığı 1350 sayılı kararda ve Avrupa Parlamentosu'nun desteklediği Avrupa Konseyi Üsküp Deklarasyonu'nda kadınların barış görüşmeleri de dahil olmak üzere barışın tesisinin her safhasına katılmaları gerektiği ve bu hakka sahip olduklarını belirtti" diye konuştu.

Kadınların bu sürece katılmasının yakıcı bir önemi olduğunu vurgulayan Gülbahar, "Erkekler barış sürecinde ihtiyaç duyduklarında kadınları çağırırlar. Kadınların kısıtlı olarak bilgiye sahip olmasını sağlarlar" diye konuştu. Gülbahar, bu nedenle kadınların net bilgiye ulaşmak için çabalaması gerektiğini sözlerine ekledi.

YAŞANAN GÖRÜNMEZ TAHRİBATIN TELAFİSİ KADINLARIN BARIŞA KATILIMI İLE GERÇEKLEŞİR

Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nükhet Sirman ise, "Uzun süren çalışmalarımız sonucu çatışmaların görülen ve görülmeyen tahribatları olduğunu fark ettik" dedi. Erilliğin ve militarizmin artması ve buna bağlı olarak kadınların eve kapatılmasının bu tahribatlardan olduğunu kaydeden Sirman, "Eril gücün yüceltilmesi sonucu savaş süresince kadınlara yönelik şiddetin korkunç arttığını gördük" diye konuştu.

Sirman, kadınların bir yandan şiddet görürken bir yandan da görünmez hale getirildiğine dikkat çekerek, "Yaşanan görünmez tahribatın telafi edilmesi kadınların barışa katılımı ile gerçekleşir. Toplumsal cinsiyete duyarlı bir barış istiyoruz" diye konuştu.

YEREL KADIN GRUPLARININ ROLÜ ÇOK ÖNEMLİ

Bağlar eski Belediye Başkanı Yurdusev Özsökmenler ise, Paris'te katledilen 3 Kürt siyasetçi kadını anımsatarak barış sürecinin sürdürülebilir olmasının önemine vurgu yaptı. Özsökmenler, "Yerel kadın gruplarının rolü de çok önemli" diye konuştu. Avukat Yıldız İrmek de, eşit haklar temelinde bir barışın önemine vurgu yaparak, "Kadınların özneler olarak süreçte yer alması lazım" dedi.

KADINLARIN BARIŞ MÜZAKERELERİNE KATILMAMASI HALİNDE...

Meclisin oluşturduğu metinde ayrıca, barış müzakerelerine kadınların katılmaması halinde, barışın toplumsallaşamayacağı, sürdürülebilir olamayacağı, yerelleşemeyeceği, kayıpların telafi edilemeyeceği, şeffaf olamayacağı ve cinsiyete duyarlı olamayacağı vurgulandı. (yuksekovahaber)