Türkiye'nin Kobani sınırında hayatını kaybeden Kader Ortakaya adlı genç kadının ölümüne ilişkin ilk tanık ortaya çıktı.

İsmail Saymaz’ın Radikal’deki haberine göre, İsviçreli bir basın kuruluşunun tercümanı olarak Türkiye’ye gelip içinde Kader Ortakaya’nın da olduğu kırk kişilik grupla bir kargaşadan yararlanarak sınırı geçtiklerini söyleyen Cahit Uçar, askerlerin bulunduğu noktadan üzerlerine ateş edildiğini ileri sürdü. Uçar, Ortakaya’nın ilk ateşte yere yığıldığını, cesedi yerden kaldırılırken ikinci kez silah ve gaz atıldığını iddia etti.

İsviçre’de yaşayan Cahit Uçar, Ortakaya’nın öldüğü 6 Kasım’da Kobani’ye geçen grupta yer alıyordu. Dün sınırı geçerek, Suruç Emniyeti’ne teslim olan Uçar, ifadesinde, Ortakaya’nın ölümüne ilişkin tanıklığını anlattı.

Uçar, ifadesinde, İsviçre’de faaliyet gösteren ‘Kay Research’ adlı basın kuruluşunun muhabiri Dr. Kurt Pelda’ya tercümanlık yapmak üzere Türkiye’ye geldiğini anlattı. Pelda’ya Suruç ve Kobani hakkında yapılacak haberlerde eşlik ettiğini ve Kobani’ye geçebilmek için dört gün sınırda beklediklerini söyledi. 6 Kasım’da, Yumurtalık adlı bölgede kargaşa çıkmasını fırsat bilerek, kırk kişiyle Kobani’ye geçtiğini ifade etti. Grupta Ortakaya’nın da olduğunu ve genç kadınla bir saat sohbet ettiklerini belirten Uçar, şöyle devam etti:

“Bana Kobani’ye oradaki halkın acısını paylaşmak için gittiğini, gerçek mutluluğun orada olduğunu, onlara yardım etmek için gittiğini söyledi. Sınırı geçenler arasında ben vardım ve yaklaşık 40 kişi civarındaydık. Bu sırada Kadriye (Kader) benim arkamdan gelen grup içerisindeydi. Bir anda askeriyeye ait zırhlı araçlardan bir tanesinin kapısının açılmasının sesini duydum ve çok sayıda silah sesi duydum. Silahı askerler ateşliyordu. Askerler Türkiye sınırındaydı. Ben Kobani tarafındaydım. Aramızda yaklaşık 50 metre mesafe vardı. Kadriye de Kobani tarafında bulunuyordu ve benim 30 metre kadar mesafede arkamda, sınıra daha yakındı. Ateş seslerini duyduğum esnada bir anda bir erkek ‘Yardım edin’ diye bağırdı. Cesaret edip geri dönemedim. Geriye baktığımda Kadriye’nin yerde cesedini gördüm. Cesedi dört kişi kaldırıyordu. Cesedin kaldırılması esnasında askeriye ateşi kesti. Ceset kaldırılınca ateş edilmeye devam edildi. İkinci ateş esnasında askeriye gaz attı. Uzak olduğum için gazdan etkilenmedim. Kadriye’nin nasıl ve neresinden vurulduğunu görmedim.”

Uçar, bir araca yüklenen Kader Ortakaya'nın cenazesinin Türkiye sınırına götürüldüğünü belirterek, “Emin olmamakla birlikte Kadriye’nin yanında olan kişinin, erkek arkadaşı olduğunu tahmin ediyorum. Çünkü öldüğü sırada çok ağladı” dedi.