Arkeologlar, ülkenin en yoğun yollarından birinin yanında, Paleolitik dönem avcı toplayıcıların yarım milyon yıl öncesinde kullandıkları, yontulmuş yüzlerce el baltasının kanıtını barındıran, olağanüstü iyi korunmuş tarih öncesi bir “cennet” alanını ortaya çıkardılar.

Kfar Saba kasabası yakınlarındaki Jaljulia’da yaklaşık beş metrelik derinlikte yapılan keşif, soyu tükenmiş bir insan türü olan Homo erectusların, tekrar tekrar bölgeye geri döndüğünü ve arkalarında birçok taş alet kalıntısı bıraktığını gösteriyor. Homo erectusların sürekli olarak bu bölgeye geri dönme nedeni, o dönemde burada var olan bir su kaynağı ya da bol miktarda av hayvanı olabilir.

Arkeologlar, Tel Aviv’in kuzeydoğusundaki bölgenin, tarih öncesi avcı toplayıcılar için “cennet” olarak görüldüğüne, bir dereye, bitki örtüsüne ve onları geri gelmeye teşvik eden bol miktarda hayvana sahip olduğuna inanıyorlar.

Oldukça geniş bir alana yayılan bulgular, geçtiğimiz aylar içinde yapılan kazılar sonucunda ortaya çıkarıldı.

En çarpıcı bulgu, yaklaşık 1.5 milyon ila 200.000 yıl önce Alt Paleolitik Çağ’da mevcut olan Acheulian kültürüne özgü yüzlerce çakmaktaşı el baltası da dahil olmak üzere, özenle hazırlanmış taş aletlerden oluşan gelişmiş bir litik endüstrisinin kanıtıydı.

Homo erectus ve erken Homo sapiens ile ilişkili Acheulian balta üretim kültürü, erken insanlar tarafından kullanılan ayırıcı oval ve armut şeklinde çakmaktaşı el aletleri ile karakterize edilir.

Acheulian el baltası buluntuları, Afrika’dan çıkarak dünyaya yayılan insan göçünü Asya ve Avrupa’ya kadar izleyerek tarihlendiriliyor. Araştırmacılar son yıllarda bu tür el baltalarının, kasaplık işlemlerinden, toprak kazma gibi işlemlere kadar birçok alanda kullanılmış olabileceğini düşünüyor.

Arkeologlar, uzun zamandır jasper ve çakmaktaşı içeren kaliteli taşların varlığının, bazı insanları belirli bölgelere çektiğine inanıyorlardı.

Araştırmacılar, bu bölgenin art arda kullanıldığı gerçeğinin, tarih öncesi insanların coğrafi belleğe sahip olduğunu ve oraya mevsimsel bir döngünün parçası olarak geri gelmiş olabileceğini gösterdiğine inanıyor.

İsrail Eski Eserler Kurumu’ndan Maayan Shemer, “Jaljulia’da çalışmaya başlayan hiç kimse, çok geniş kapsamlı ve etkileyici buluntularla birlikte böyle eski bir alana dair kanıt bulunmasını beklemiyordu.” diyor.

“İsrailde Jaljulia ile yaklaşık olarak aynı dönemlere denk gelen sadece iki arkeolojik alan var. Biri, 5 kilometre kuzeyde Eyal’da, diğeri ise 5 kilometre güneydeki, çok az daha sonraki kültürel döneme tarihlenen Kesem Mağarası.”

 “Bulgular, hem günümüze kadar korunma seviyeleri bakımından ve bu eski materyal kültürünü anlamamız üzerine etkileri açısından inanılmaz.”

Tel Aviv Üniversitesi’nden Ran Barkai, “Bu olağanüstü site, doğrudan tarih öncesi atalarımızın davranışını izlememizi ve insan varlığının çok uzun yolculuğunda yaşam biçimlerini ve davranışlarını yeniden oluşturmamızı sağlayacak” dedi.

Kaynak: