İHD İstanbul Şubesi, İstanbul Tabip Odası, Türkiye İnsan Hakları Vakfı, Çağdaş Hukukçular Derneği ve Özgürlükçü Hukukçular Platformu “işimizi geri istiyoruz” diyerek 184 gün önce Ankara İnsan Hakları Anıtı önünde başlattıkları oturma eylemini açlık grevine dönüştüren Nuriye Gülmen ve Semih Özakça ile oğlunun cenazesine ulaşmak için Dersim Seyit Rıza parkında açlık grevi yapan Kemal Gün'ün durumuna dikkat çekmek için basın açıklaması düzenledi.

Açlık grevinin 68. gününde olan Gülmen ve Özakça ile 81. gününde olan Gün'ün kritik aşamada olduklarını hatırlatan insan hakkı savunucuları, “Aslolan yaşamdır. Nuriye, Semih ve Kemal'in sesini duyalım” dedi.

Galatasaray Lisesi önünde gerçekleşen eylemde, açıklamayı KHK ile kapatılan Çağdaş Hukukçular Derneği İstanbul Şube Başkanı Gökmen Yeşil okudu.

Yeşil yaşadığımız son 9 ayın insan hakları, demokratik hak ve özgürlüklerin gelişimi açısından karanlık bir süreç olduğunu belirterek, hak ve özgürlüklerin tamamı açısından büyük bir geri gidiş yaşandığını ve kazanılmış her türlü hakkın geri alındığını söyledi.

Gazeteler ve televizyonların kapatıldığını, muhalif her türlü sesin susturulduğunu, binlerce akademisyenin, yüz binlerce kamu ekmekçisinin işsiz bırakıldığını hatırlatan Yeşil, hukukun ayaklar altına alındığını ve hak arama yollarının tamamının kaldırıldığına dikkat çekerek, “Bizler hak savunucuları cesaret kararlılıkla bu gidişata dur diyeceğiz” dedi.

‘ARTIK YETER’

“Bugün, ölüm sınırında baş eğmeyen iki kamu emekçisi, Nuriye Gülmen ve Semih Özakça ve çocuğunun kemiklerini alabilmek için açlığa yatan 71 yaşındaki Kemal Gün için burada bulunuyoruz” diyen Yeşil şöyle konuştu:

“Nuriye Gülmen ve Semih Özakça, bugün 68. güne vardıkları açlık grevi ile seslerini duyurmaya devam ediyor. Gelinen aşama artık yaşamla ölüm arasındaki kritik sınır, her gün biraz daha sakat kalmaya ya da ölüme yaklaşmaktalar. Aynı şekilde oğlunun cenazesine ulaşmak için Dersim Seyit Rıza parkında açlık grevi yapan Kemal Gün grevin 81. günündedir ve sadece oğlunun kemiklerini istemektedir.

Bizler yaşamı savunuyoruz! Tüm hak ve özgürlüklerin üzerine inen bu karanlığa karşı umudu savunuyoruz! Ölüme karşı yaşamı savunuyoruz! Yarın geç olmadan bugün seslerini duyalım! Ölüm sınırında direnen Nuriye Gülmen, Semih Özakça ve Kemal Gün’ün haklı taleplerinin bir an önce duyulması ve çözülmesi için seslerine ses olalım! Seyirci kalmayalım, “Artık Yeter” diyelim, dayanışmayı büyütelim! Ölüme izin vermeyelim aslolan yaşamdır, yaşam ancak hakların korunmasıyla onurlu kılınır!" (Kaynak: Evrensel)