İngiltere’de, yaklaşık bir haftadır merakla beklenen Başbakan Boris Johnson’un “ulusa sesleniş” konuşmasında işçilerin sermayeye “kurban” edilmesi çıktı.

Evrensel’den Arif Bektaş’ın haberine göre Johnson, “Evde kal” sloganını terk ettiklerini ve “Dikkatli ol” sloganına geçtiklerini söyleyerek, evinde çalışamayan işçilerin işlerine dönmesini istedi.

Avrupa’da en çok ölümlerin yaşandığı ve her gün 4 bin civarında yeni vakanın olduğu ülkede, önlemlerden vazgeçilmeye çalışılması, muhalefetteki İşçi Partisi’den, sendikalardan ve halktan tepki aldı.

Birleşik Krallık’ı oluşturan İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda, Johnson’un önlemleri gevşetip işçileri işe çağırmasının büyük risk taşıdığını belirterek, İngiltere’nin açıkladığı uygulamalara uymayacaklarını duyurdu.

SENDİKADAN İŞE GİTMEME ÇAĞRISI

Demiryolu İşçileri Sendikası (RMT), hükümetin sorumsuzca ve hazırlıklar yapmadan, işçilerin hayatını tehlikeye atan bu uygulamasına karşı, üyelerinin işe başlamaması gerektiğini belirterek, “yolcuların ve üyelerimizin hayatını tehlikeye atamayız” dedi.

Her gün milyonlarca yolcu taşıyan tren ve metroların çalışması durumunda fiziksel mesafenin korunamayacağını ve hem yolcuların hem de işçilerin hayatının tehlikeye atılacağını belirten sendika, hükümetin yapmış olduğu açıklamanın kafa karışıklılığına yol açtığını söyledi.

PATRONLARIN BASKISI SONUÇ GETİRDİ

İngiltere’de patron örgütü CBI, hükümetin açıklamasını “Umut ışığı” olarak yorumladı. İşçilerin bir an önce işe dönmesini isteyen sermayedarlar, okulların da açılıp, çocukların anne ve babalarının işe dönmesini istiyor.

Başta Maliye Bakanı Rushi Sunak olmak üzere, birçok bakan bir süredir sermaye için lobi yapıyor ve hükümetten ülkeyi çalışır hale getirmenin kararını aldırmaya çalışıyorlardı. Yapılan yorumlar, işverenlerin inadının sonuç verdiği yönünde.

Johnson, “İkinci bir yayılma durumunda tekrar önlemleri sıkılaştırırız” derken, inşaat ve sanayi işçilerinin kendi ulaşım araçlarını da temin ederek işlerine dönmesini istedi.

GERÇEK OLMAYAN BİLGİLER VERDİ

Boris Johnson, daha önce de söylediği yalanlarla gündeme gelmişti. Dün akşam da yaptığı açıklamalarında buna devam etmesi gözden kaçmadı.

Boris Johnson, “Her gün yüz binlerce test yapıyoruz” dedi.

Bir günde 100 bin test yapılan gün sayısı ise sadece iki. Bu iki gün de 130 bin ve 110 bin test yapıldı.

Başbakan ayrıca, “Virüsün bulaşmasının engellendiğini ve aşağı doğru hızla geliyoruz” dedi.

Dün yapılan testler sonucu ise 3 bin 923 pozitif vaka çıktı. Son bir aydır 3 binden aşağı düşmeyen günlük vaka sayısı karşısında, hızla virüsün bertaraf edilmesini söylemek, halkın güvenini iyice sarsmış durumda.

KONFEDERASYONDAN TEPKİ

Hiçbir hazırlık ve plan yapılmadan 12 saat içinde işçilerin işe gitmesini isteyen Johnson’a İngiltere Sendikalar Konfederasyonu (TUC) tepki göstererek, işyerlerinde yeterince korunma önlemleri alınmadan ve koşullar duruma uygun hale getirilmeden işe başlamanın riskler taşıdığını açıkladı.

Genel Sekreter Frances O’Grady, başbakanın açıklamasının büyük kafa karışıklıklarına neden olduğunu ve bir kaosa memleketin sürüklenebileceğini belirterek, koşullar oluşturulmadan işçilerin işe çağrılmasına tepki gösterdi.

UNITE ve NEU sendikaları da, hükümetin açıklamalarına tepki göstererek, önlemlerin gevşetilmesi için yeterince hazırlığın yapılmadığını söyledi. Ulusal Eğitim Sendikası (NEU) yaptığı açıklamada, hükümetin önlemleri gevşetmesi için ulaşması gereken 5 hedefin hiçbirine ulaşmadığını, bu koşullarda okulların açılmasının çok büyük riskler taşıdığına işaret etti.

Johnson, 1 Haziran’da ilkokulların açılacağını ve Temmuz ayının başından itibaren de pub, lokanta, sinema gibi kalabalıkların gittiği mekanların da açılmaya başlayacağını duyurdu.