İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Kartal'da çökme riski olan bir binanın yıkımında basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Bir gazetecinin "Erdoğan 'Muhalefetin ve marjinal çevrelerin rantsal dönüşüm yalanıyla süreci sabote ettiğini' dile getirdi. Bir yanıtınız olur mu?" sorusuna, "İstatistikler yalan söylemez. Türkiye'nin ve İstanbul'un ortada istatistikleri var" dedi.

"BIRAKSIN HER ŞEYİ BİR TARAFA"

İmamoğlu, "Ben kendilerine çok iyi bildikleri, bütün bunları bir kenara koysun, Üsküdarlıdır kendileri. Yürüyerek Kuşkonmaz Cami'nin yanına gitsin, o barakalara niçin imar çıkarttığını Şehircilik Bakanı'na sorsun. Bıraksın her şeyi bir tarafa. Bunu sorsun. Ciddi sözleri ve ciddi konuları dikkate alıyorum. Gerekçesiz, mesnetsiz konuları dikkate almıyorum. Gerekeni ve bunu yapanı cezalandırsın. Ondan sonra bazı konuları ve sözleri ciddiye alacağım" ifadelerini kullandı.

"EKONOMİK SORUNLARI ÇÖZSÜN"

Erdoğan'ın dün kendisini hedef alan "Mahalli idareler seçimlerinde bol keseden vaat dağıttılar. Ancak göreve geldiklerinde hiçbirini hayata geçirmediler, geçiremediler. Hatta bizim başlattığımız projeleri bile ya yarım bıraktılar ya da tamamen rafa kaldırdılar. Şimdi de İstanbul'a hizmet vermek varken Turist Ömer misali sağda solda dolaşıyorlar" sözleri de sorulan İmamoğlu, şu ifadeleri kullandı:

"İkinci sözü de ciddiye almayacağım bir söz. Onu da cevaplamıyorum. Ama birinci iddiası için şunu söyleyebilirim. Ben İstanbul'da örnek veriyorum. 0-4 yaş arasında olan çocukları bu şehrin gezemedikleri, göremedikleri, çektikleri ekonomik sıkıntılardan dolayı yaşayamadıkları için ücretsiz ve çocuklarıyla dolaştıracağım dedim. Bugün 350 binin üzerinde anne, bizim o kartımızı kullanıyor. bir; niçin kullanıyor... iki; ekonomik sorunları var bu ülkenin. Onu çözsün. Ama biz ekonomik sorunlara çözüm vaat ederek yerine getirdik. İkinci bir örnek vereceğim. 'Süt dağıtıyordunuz, göremiyoruz' dedi, dediği anda 107 bine yakın çocuğa süt dağıtıyorduk ama göstermiyorduk. Çünkü veren elin, alan eli görmediği bir düzende yardımlarımızı yapıyorduk. Onlar her şeyi göstererek, insanı rencide ederek yardım etmeyi sanki kendi lütuflarıymış gibi gösteren bir anlayışa sahip oldukları için bizim yaptıklarımızı görecek gönül gözleri de yok yürükleri de yok."

Kaynak: Gerçek Gündem