Rize’nin İkizdere ilçesinde Cengiz İnşaat’ın taş ocağına karşı 8 aydır direnişlerini sürdüren köylüler, tek ağaç kalsa dahi sonuna kadar mücadele edeceklerini söyledi. 

Rize İkizdere’de bulunan İşkencedere Vadisi’ne Cengiz İnşaat tarafından yapılan taş ocağı çalışmaları devam ediyor. 21 Nisan’da iş makinelerinin vadiye girmesinden itibaren direnişe geçen köylüler de ormanlarını vermemek için mücadele ediyor. Gürdere köyünün girişine çadır kurarak direnen köylüler, acele kamulaştırma kararı kapsamında bu alandan çıkartıldı. Çadır yıkılarak alan, şirkete devredildi.

Alanda bulunan çay fabrikası da yıkılırken, köylüler taş ocağı sahasından kurtardıkları fidanları saksılarda büyütmeye başladı. Projenin durdurulacağından umutlu olan köylüler bu fidanları tekrar vadilerine dikmeyi planlıyor. Bu fidanların bir kısmı da dün İzmir’de Büyükşehir Belediyesi tarafından kadına şiddete dikkat çekmek için oluşturulan Turuncu Bahçe’ye dikildi. 

Rize’den İzmir’e gelen köylüler direnişin devam edeceği mesajını verdi. 

VADİ TALAN EDİLDİ

Tolga Güney'ın Mezopotamya Ajansı'nda yer alan haberine göre köylülerden Kemal Baş, İkizdere taş ocağı olmasın diye 8 aydır direndiklerini söyledi. Direnişlerine ve bilirkişi raporlarına rağmen doğa kıyımının da devam ettiğini belirten Baş, “Devlet direniş alanımızı acele kamulaştırma ile yok etti. Orada halkı organik çaya teşvik etmek için kurulan çay fabrikasını yıktılar. Kamulaştırma kararı bize tebliğ edilmeden çay bahçelerini yok ettiler. Bilirkişinin raporuna rağmen kıyımlar devam ediyor. Bizde makinelerin önünden kurtardığımız fidanları alıp ölenlerin anısına İzmir’in Turuncu Bahçe’sine diktik” dedi. 

DOĞA KIYIMI

“Bu bahçe kadına şiddete duyarlılık için oluşturuldu” diyen Baş, “Doğaya karşı şiddetinde aynı boyutta olduğunu fark edip fidanları buraya diktik. Hem kadına şiddet konusunda hem de ağaçlar yok olmasın diyoruz. Doğa kıyımının son bulmasını istiyoruz. İşkencedere Vadisi UNESCO tarafından korunması gereken vadiler listesindeki 254 vadiden 53’üncü sıradadır. Bu yerin tamamen yok olmasına neden oluyorlar. Halkın yaşam alanları yok olmakta. Artık buna bir son vermek gerekiyor. Türkiye’nin her yerinde ve dünyada doğa kıyımlarına karşı çabalıyoruz” diye konuştu. 

‘AĞAÇ OLMAYAN YERDE YAŞAM OLMAZ’

Köylülerden Ayşe Albayrak ise yetkililerin arazilerine zarar vermeyecekleri yönünde sözlerinin kandırmaca olduğunu aktardı. Çay fabrikalarının, bahçelerinin ellerinden alındığını yineleyerek, çay bahçeleriyle ilgili ödeme de yapılmadığını söyledi. Şuanda iş makinelerinin vadi tepesine kadar çıktığını dile getiren Albayrak, “Kayaların, taşların, ağaçların size ne zararı var. Hepsinin bir canı var. Biz bir ağaç dikmek için Rize’den İzmir’e geldik. Onlar sürekli ağaç kesiyor. Ağaç olmayan yerde yaşam da nefes de olmaz. Orman olmayan köyde yaşayamayız. Bizden sonra gelen nesillerin yaşam alanı kalmayacak. İkizdere İşkencedere Vadisi çok güzel bir yerdi. Ama şimdi talan ettiler, kayalarını, taşlarını aldılar. Hakkımızı helal etmiyoruz” diye belirtti.  

DİRENMEYE DEVAM

Cumhurbaşkanın kendilerine marjinal, komünist, terörist dediğini aktaran Albayrak, “Marjinallikten, komünistlikten memnunuz. Komünistler kimsenin hakkını yemez. Tek ağaç kalana direnmeye devam edeceğiz. Bırakacak değiliz. Biri çıkıp dur demeden bu talan durmayacak. Birileri zengin olsun, diğerleri yok olsun istiyorlar. El birliğiyle bu talanı durduracağız” şeklinde konuştu.