İnsan Hakları Derneği (İHD) Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, Organize Suç Örgütü Lideri Sedat Peker’in yayımladığı 7. videoda iddia ettiği Uğur Mumcu ve Kutlu Adalı cinayetinde Mehmet Ağar ile ilgili açıklamalarını değerlendirdi.

Evrensel'den Damla Kızıltaş’ın haberine göre Türkdoğan, “Çok uzun çabalardan sonra Mehmet Ağar ve arkadaşları hakkında dava açıldı. 18 kişinin öldürüldüğü Ankara JİTEM davası. İşledikleri suçlar ile ilgili hak ettikleri ceza neyse almaları. Öncelikle dikkatlerin yeniden bu davaya yönetilmesi gerekiyor. Ankara JİTEM davasında mutlaka işledikleri suçlar ile ilgili hak ettikleri ceza neyse almalarının sağlanması lazım. Çünkü yeni iddialar değil. Var olan dava dışında Uğur Mumcu’nun ve Kıbrıs’taki Gazeteci Kutlu Adalı’nın öldürülmesine ilişkin de yeni bir soruşturma açılmalı” dedi.

Peker’in açıklamasını değerlendiren İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, Sedat Peker’in söylediği iddiaların insan hakları savunucuları tarafından yıllardır söylenildiğini belirterek, “90’lı yıllar ve özellikle 1993 süreci Türkiye’nin çeteleştiği, devletin çete haline geldiği ve her türlü yasa dışı faaliyetin, cinayetlerin başlangıcıdır. Uğur Mumcu suikastıyla başladı ilk önce. Eşref Bitlis’in uçağının düşürülmesi, Turgut Özal’ın şaibeli bir şekilde ölümü, sonraki katliamlar ve akabinde binlerce Kürt köyünün yakılıp yıkılması, binlerce faili meçhul cinayet, yüzlerce gözaltında kayıp vakası ve ne zamana kadar? Susurluk kazasında ortaya saçılan pisliklere kadar. Bunların merkezindeki kişi kimdi? Mehmet Ağar’dı. Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanı Kutlu Savaş raporuyla yargılandı ve çete reisliğiyle hüküm giydi. O zaman da söylüyorduk. Bu kişi çete reisi ise bu çetenin işlediği suçlar da var. O suçları niye yargılamıyorsunuz? Çok uzun çabalardan sonra Mehmet Ağar ve arkadaşları hakkında dava açıldı. 18 kişinin öldürüldüğü Ankara JİTEM davası. Öncelikle dikkatlerin yeniden bu davaya yönetilmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun TRT’de yaptığı konuşmasında İçişleri Bakanlığının izni olmadan operasyonların yapılamadığını söylediğini hatırlatan Türkdoğan, “Cumhuriyet savcılarının suç soruşturmalarını özellikle örgütlü suçlarda soruşturmalarını yürütebilmesi için Emniyetin ve İçişleri Bakanlığının onayını istiyorlar. Bu Ceza Muhakemesi Kanunu’na aykırı. Cumhuriyet savcılarının, soruşturma dosyalarını  hazırladıklarında resen harekete geçme yetkileri var. Bu yetkileri ellerinden alınmış. Böyle bir ülkede siyasi iradenin onayı olmadan savcıların harekete geçememesi çok vahim bir durum. Önce bunun düzeltilmesi gerekiyor. Dolayısıyla hiçbir savcının harekete geçmemesinin nedeni de anlaşılıyor. İçişleri Bakanlığının izni gerekiyor. Bakanın zan altında olduğu bir ülkede bu soruşturmalar nasıl yapılacak? Yapılması için önce bu fiili durumun ortadan kaldırılması gerekiyor” diye konuştu.

"SORUŞTURMANIN YAPILMASI İÇİN SOYLU GÖREVDEN ALINMALI"

Sedat Peker’in iddialarının güçlü iddialar olduğunu söyleyen Türkdoğan, “Çünkü Mehmet Ağar bizim gözümüzde suçludur. Bir dönemin en büyük suçlularından birisidir. Kendisi defalarca bunu itiraf etmiştir. Devleti bir tuğla duvarına benzetmiştir. Duvardan alınan bir tuğlanın yani kendisinin tasfiye edilmesi halinde devletin yıkılacağını ima edip devlet görevlilerini de tehdit etmiştir. Dolayısıyla Türkiye’nin artık Mehmet Ağar vakasından kurtulması gerekmektedir. Bunun için de savcıların rahat bırakılması ve TBMM’de kapsamlı bir soruşturma komisyonu kurulması lazım. Ama şu anda bütün bu olayların odağındaki kişinin yetkiyi kullanan İçişleri Bakanı Soylu olduğu için Soylu’nun da o görevden bir şekilde alınması gerekiyor ki adli makamlar görevlerini rahatça yapabilsin. Neyse gerçek ortaya çıksın” ifadelerini kullandı.

Ankara JİTEM davasında sanıklar hakkındaki beraat kararının siyasi, fakat bozma kararının hukuki bir karar olduğunu ifade eden Türkdoğan, "Gerçekten delillerin birbiriyle bağlantılı olarak araştırılması ve ona göre hüküm kurulması gerekiyor. O açıdan bu karar gerçekten umut vermiştir. Yıllardan sonra faili meçhul cinayetlerinin aydınlatılması noktasında cesaret verici bir karardır" dedi.