İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi, Konya’daki ırkçı saldırı ile ilgili yazılı açıklama yaptı.

İHD açıklamasında, “Konya’da Kürt aileye yönelik ayrımcı bir saldırı gerçekleştiğini öğrenmiş bulunmaktayız. Saldırıda Hakim Dal isminde bir Kürt yurttaş yaşamını yitirmiş diğer aile üyeleri de yaralanarak hastaneye kaldırılmıştır” denildi.

Yoğunlaşarak devam eden saldırıların bir kısmına çok yakın zamanda Konya’da, Adıyaman’da ve Ankara’da da tanık olduk denilen açıklamada, bu saldırının ilk olmadığı belirtildi.

'IRKÇI SALDIRILAR MÜNFERİT DEĞİLDİR'

Saldırının münferit olmadığına vurgu yapan açıklamada, “Bu saldırılar ırkçılığın ve ayrımcılığın açığa çıkardığı şiddetle Kürt yurttaşların yaşamının kast edildiği nefret suçlarıdır ve Kürt kimliğine yönelik saldırılardır. Kısaca belirtmek gerekirse; Sakarya’daki saldırıda Kadir Şakçı adında yurttaş saldırı sonucu yaşamını yitirmişti, oğlu ise yaralanmıştı. Yine Sakarya’da başka bir ırkçı saldırı sonucu Şirin Tosun yaşamını yitirmişti. Tarım işçisi olarak çalışan Mardinli Kürt bir aile de saldırıya uğrarken açılan soruşturmalarda ise failler hakkında takipsizlik kararı verilmişti. Yine geçtiğimiz ay İzmir HDP İl Örgütünde Deniz Poyraz’ın katledilmesine de tanık olmuştuk. Ayrımcı, ötekileştirici söylem ve davranışların münferit olmadığını, son örneklerle yaşama kast eden saldırıların devam ettiğini görüyoruz. Belirtmek gerekir ki bu saldırılar ayrımcı ve ötekileştirici söylemin yaygınlaşmasının ve cezasızlık ortamının ürünüdür. Bu ortamın etkisi ile maalesef nefret ve ayrımcılık suçunu oluşturan saldırılar hafta geçmeden devam etmektedir” ifadelerine yer verildi.

'NEFRET SÖYLEMİNDEN VAZGEÇİLMELİ'

İHD, 2020 yılında sadece İHD’nin tespitlerine göre 14 ırkçı saldırı olayında 3’ü Suriyeli çocuk olmak üzere 7 kişinin öldürüldüğünü hatırlattı. Söz konusu vakalarda en az 32 kişinin de yaralandığı bilgisi verildi. 2010 yılından bu yana 280 ırkçı saldırıda 15 kişinin öldürüldüğü ve 1097 kişinin de yaralandığı belirtildi. 

Açıklamada şöyle denildi: “Nefret suçlarındaki gerçek verilerin İHD’nin ulaşabildiği verilerin ötesinde olduğu görülmektedir. Her gün açığa çıkan ırkçı saldırılara karşı her kademedeki yetkililer ve siyasetçiler nefret söylemlerinden vazgeçmelidir. Ayrımcı, ötekileştirici, kutuplaştırıcı dilin sürmesi durumunda Türkiye'de nefret suçlarının bitmeyeceği kanaatindeyiz. Çünkü bu durum ırkçı gruplar üzerinde oldukça olumsuz etkiler bırakmakta ve bu etkiler son günlerde tanık olduğumuz geri dönüşü olmayan saldırılara dönüşebilmektedir.”

Açıklamada, İHD olarak ifade etmek isteriz ki nefret suçu kapsamındaki benzer saldırılarda olduğu gibi süregelen politikalardan vazgeçilmelidir, failler hakkındaki cezasızlık sona erdirilmeli ve saldırıyla ilgili soruşturmalar etkin bir şekilde sürdürülmelidir.”