İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Genel Sekreter Yardımcısı Buğra Gökçe, İstanbul’da acil olarak dönüşmesi gereken 318 bina olduğunu belirterek, bu binalar için “Durduğu yerde çökebilir”dedi.

Maraş’ta 6 Şubat’ta ilki 7,7, ikincisi 7,6 büyüklüğünde iki deprem meydana gelmişti. Merkez üssü Pazarcık ve Elbistan olarak belirlenen depremler Hatay, Gaziantep, Osmaniye, Malatya, Adana, Diyarbakır, Şanlıurfa, Adıyaman ve Kilis’i de sarstı. 10 şehirde binlerce bina yerle bir oldu. Son güncellemeye göre 38 bini aşkın insan öldü.

Uzmanlar uzun süredir bu bölgelerde deprem olabileceğine dair uyarıyordu.

HIZLI TARAMA YÖNTEMİ

Uyarılan bir başka bölgeyse İstanbul. Kahramanmaraş depremi sonrası İBB’ye binaların güvenliğiyle ilgili binlerce başvuru geldi. Hatta İBB’nin sayfası üç gün boyunca kitlendi.

Konuyla ilgili basın açıklaması yapan İBB Genel Sekreter Yardımcısı Gökçe, hızlı tarama yöntemine ilişkin şu bilgileri paylaştı: “Hızlı tarama yöntemi İBB’nin 2019 seçimlerinden bu yana İstanbul Teknik Üniversitesi’yle birlikte ve binaların depreme karşı mukavemetini ölçüp önlem geliştirebilmek anlamında uyguladığı yenilikçi bir yöntem.”  

KAROT ALMAK GİBİ DEĞİL

İBB’nin hızlı taramasının, vatandaşların çekindiği ‘6306 sayılı kanunun riskli yapıları 30+60 gün içerisinde yıkma zorunluluğu’ gibi olmadığını, riskli yapı başvurusundan bir önceki adım olduğunu belirtti. Yani hızlı tarama bir sonraki aşama için vatandaşa referans veren, kamuya da olası müdahale biçimlerini gösteren bir ön inceleme.

’10 KATI ÜSTÜNE HIZLI TARAMA YAPAMIYORUZ’

Gökçe, bina incelemeyle ilgili mevzuatın bazı açmazları olduğunu aktararak, 10 katın üstündeki yapılara hızlı tarama yapılamadığını söyledi. Bu yapıları Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca akredite edilmiş kuruluşların incelediğini belirten Buğra Gökçe, sözlerini şöyle sürdürdü: ”Biz 10 kata kadar binalarda önceliği de 2000 öncesinde yapılmış yapılara veriyoruz. Çünkü onlar, eski yönetmeliğe göre yapılmış olmaları nedeniyle risk faktörünün daha yüksek olduğunu binalar. Ancak mevzuatımız bu tip başvuruların ev sahibi, mal sahibi tarafından yapılması yönünde bir kısıt koymuş. Şimdi bu depremden sonra bunu aşabilmek anlamında bazı çalışmalar da yapıyoruz. Ayrıca bize gelen başvuruların çok büyük bir bölümü İstanbul dışından. Bu hem buraya duyulan güvenin göstergesi hem de vatandaşın çaresizliğinin belgesi.” 

‘KİRA YARDIMI ARTIRILMALI’

Binaları sınıflandırdıklarını ve en riskli binaların D ve H grubunda olanlar olduğunu aktaran Gökçe, İstanbul’da E sınıfında bile 318 bina olduğunu belirterek, “Bu ne demek? Bina durduğu yerde çökebilir” dedi.

Gökçe şunları söyledi: “Bizim 6306 sayılı yasa ile bunları riskli yapı ilan etme şansımız var belediye olarak. Bunu zorlarız ama oturanların yüzde 60’ı kiracı. Ve devlet ‘Kira yardımını kiracıya vermeyeceksin, ev sahibine vereceksin’ diyor. Ve onu da biz bunun üç katı olsun diye bir meclise önermeden önce 1150 lira diyordu. Şimdi 1500 liraya çıkarttılar İstanbul özelinde. Diğer kentlerde 1150 lira. İstanbul’da 1500 liraya kiralık ev bulmak mümkün müdür? Değil. Biz bunu üç katını uygulayacağız İstanbul’da. Bu konuda kararlıyız. Ve bu 318 binadan başlayarak sonra 1525 binaya çoğaltacak biçimde 4 bin 500 lira kira yardımı vererek içindekileri boşaltacağız.”