Hukukçular, tutukluluk süresinin 5 yıla indirilmesiyle, Hrant Dink Suikastı sanığı Erhan Tuncel'in tahliye edilmesinden hükümetin sorumlu olduğunu ifade etti. Yargılamanın uzun sürmesinin etkili olduğunu kaydeden hukukçular, Hrant Dink davasının 7 yıldır sürüncemede bırakılarak Tuncel'in tahliyesinin önünün açıldığını belirtti. Hukukçular, siyasetçi, avukat ve gazetecilerin içeride tutulurken müebbet hapisle yargılanan Tuncel'in serbest kalmasına tepki gösterdi.
Uzun tutukluluk süresinin 5 yıla indirilmesini öngören yasanın dün yürürlüğe girmesinin ardından, Hrant Dink Suikastı sanığı Erhan Tuncel serbest bırakıldı.
ANF'den Ali Barış Kurt'a konuşan hukukçular, Erhan Tuncel'in tahliyesini yorumladı...
ERMİŞ: HÜKÜMET TAHLİYENİN ÖNÜNÜ AÇTI
Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Genel Başkan Yardımcısı, Avukat Münip Ermiş, uzun tutukluluk süresinin 5 yıla indirilmesiyle birlikte Hrant Dink suikastı sanığı Erhan Tuncel'in serbest bırakılmasından hükümetin sorumlu olduğunu belirtti.
"Tutukluluk süresinin 5 yıla indirilmesi tabii ki gerekiyor. 'KCK' tutukluları zaten -özellikle Diyarbakır ve İstanbul'da- çekecekleri cezanın çoğunu çektiler. Ama müebbet yemesi gereken Erhan Tuncel'i bıraktılar" diyen Av. Ermiş, Tuncel'in cinayete ortaklık yaptığının Yargıtay kararıyla belirlendiğini hatırlatarak, şöyle devam etti:
"Ama yargılamasını bitirmezsen tabii ki bırakman gerekir. Bunun hesabını siyasi iktidar ve yargı düzeni verecek. Hizbullah sanıklarının bırakılmasının önünü açmak gibi. Bu katilin bırakılmasını isteyecek halimiz yok ama zaten yargılamalar hızlandırılsaydı bu sonucu görmeyecektik. Erhan Tuncel'in yargılaması yıllarca sürdü. 7 yıldır davayı sürüncemede bırakıyorlar. 7 yıldır cinayetin polis-asker ayağıyla ilgili en küçük ilerleme sağlanmadı. Yine Trabzon'daki cinayete ilişkin gelişmeler ortaya çıkartılmış değil. Tuncel'in bırakılmasının sorumlusu hükümet ve yargı sistemidir."
Av. Ermiş, Danıştay saldırısının faili Alparslan Arslan'ın da tahliye edilebileceğini ifade ederek, "Danıştay'ı basmış, 2 hakimi öldürmüş ama yargılamasını tamamlamamışlar. Bunların tahliye edilmesindeki sebep budur" dedi.
'HER MAHKEME TERÖR MAHKEMESİ HALİNİ ALDI'
AKP hükümetinin 'KCK' tutukluları ve yine hasta tutuklular için ise herhangi düzenleme yapmadığını söyleyen Av. Ermiş, "Terörle Mücadele Kanunu (TMK) ortadan kaldırılmadığı için her mahkeme 'terör mahkemesi' haline geldi. Ceza hukukundaki maddi temellerini de kaldırmak gerekiyor. Hükümet hukuk değil siyasi boyutuyla ele alıyor. Hasta tutuklularla ilgili herhangi düzenleme halen daha yok. Keyfiyet Adli Tıp Kurumu ve savcıların eline bırakılmış durumda. TMK ivedi olarak kaldırılmalıdır, tüm siyasi tutsaklar da serbest bırakılmalıdır" diye konuştu.
YAĞMURDERELİ: TUTUKLU OLDUĞU SÜREYİ TOPLADIĞINIZDA BU ÖLÇÜLERE UYMUYOR
Avukat Eşber Yağmurdereli de Tuncel'in tahliyesine tepki göstererek, "Ben hukuk fakultesi bitirdim. 42 yıldır avukatım; yaşamımın yarısını sanık yarısını avukat olarak yaşadım. Hukuki değerlendirme yapmak mümkün değil. Siyasi bir değerlendirme yapmak lazım. Türkiye'de bilinen hukuk formları içinde bir yorum yapmanın imkanı yok. Bir savcı kalkıyor 'bütün kayıtları silin, delilleri yok edin' diyor. Bunun söylendiği ülkede hukuk tartışılmaz" ifadelerini kullandı.
"Gazeteciler, avukatlar halen içeride. 'KCK' tutuklularıyla ilgili bir şey yok" diyen Av. Yağmurdereli, "Erhan Tuncel uzun süredir tutuksuzdu. Tutukluluk süresini üstüste topladığınız zaman bu söylenen ölçülere uymuyor zaten" diye ekledi.
Türkiye'de yargının en çok tahrip edilen kurum olduğuna değinen Av. Yağmurdereli, şöyle konuştu: "Onu da şuradan anlıyoruz; sokaktaki insanın adalete karşı bir inancı kalmadı. Herkesin kendi hakimi, savcısı güvenlik gücü var. Kim devlet içinde siyaseten hakim duruma geliyorsa onun çevresi harekete geçip, onun siyasi anlayışına göre hukuki işlemler yapılıyor. Herhangi demokratik toplumda düşünülmesi mümkün değil. Ben şunu merak ediyorum; gelecekte bugünkü uygulamalarını tartışacak insanlar neyi ölçü alabilecekler?"
Av. Yağmurdereli, halen yurt dışında sürgünde olan pek çok insanın bulunduğunu hatırlatarak, "Yıllar geçmiş ama onlar ülkeye giremiyor. En ağır suçları işlemiş olanlar ise salınıyor. Hukukun aslı adalettir, bu temelden kopmamak lazım. Demokrasi güçlerinin mesafe kazanması lazım. Çünkü herkes siyasi gücü kadar hukuk yaratıyor" dedi.
KANAR: YARGILAMA MAKUL SÜREYİ AŞTIĞI İÇİN...
Avukat Ercan Kanar da yargılamanın uzun sürmesini eleştirerek, "Tahliye hukuki açıdan tabii normal. Ama yargılamanın makul süreyi aşması nedeniyle bu yasa Tuncel'de de uygulanmış oldu. Halbuki çok kısa sürede bitirilebilirdi, o zaman da alması gereken cezayı alırdı. Yargı sistemiyle alakalı bir konu. Yargı çok yavaş ilerleyen bir mekanizma. Hak arama, dürüst yargılama açısından da olumsuz çalışan mekanizma" dedi.
