Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, G20 Zirvesi’nin ardından yaptığı açıklamada HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş için "terörist" demesine hukukçular değerlendirdi. Erdoğan'ın siyasi bir partinin genel başkanı olduğunu, ancak böyle olsa dahi başkalarına hakaret etme hakkının olmadığını dile getiren Avukat Ömer Kavili, "Bir kere terörist demek sadece ve sadece karalamaya yöneliktir. Hukuken doğru değildir" dedi. "Terörist" kavramının "İnsanları korkutarak belli bir davranışa yöneltmek" anlamına geldiğini savunan Kavili, "Bu korkutma işini eğer kalkıp da bir siyasi parti genel başkanına söylüyorsa birisi devlette korkutarak iş yapıyor demektir" ifadelerini kullandı. Siyasi faaliyetlerin "terörist" faaliyetler olmadığını savunan Kavili,"Erdoğan 'mevcut gücü elimizde bulunduralım mevcut güç elimizden giderse ne yapacağım' düşüncesi ile bu kelimeyi sarf etmiş olabilir" dedi. 'HUKUKSUZLUĞUN İFADESİDİR' Yargılama devam ederken yargılamayı etkileyecek herhangi bir sözün sarf edilmemesi gerektiğini savunan Kavili, "Hakim olarak görev yapanlara hiçbir baskı ve talimat verilmemesi lazım hukukun standardı budur. Ama bu hayaldir ütopyadır. 'Yargıya talimat verir gereğini yaparız' sözünü yine AKP genel başkanı zamanında söylemişti. O nedenle şu anda Demirtaş bir avukat meslektaşımdır. Herkesin yargılanması düzgün olmalıdır. Avukat meslektaşım yargılanırken ona bu şekilde bir beyanda bulunulması bir laf söylenmesi hukuk değil hukuksuzluğun ifadesidir. Gücü elinde bulunduranların en büyük tehlikesi güç zehirlenmesine uğradığının farkına varmamasıdır" şeklinde konuştu. 'YARGIYA TALİMAT VERİYOR' Erdoğan'ın 6 milyonun iradesi olan bir partinin eş genel başkanına "terörist" dediğini hatırlatan Avukat Sinan Zincir, "Kendini her şey zanneden, kendini yargılama yetkisinin yerine koyan, yargı erkininde yerine koyan bir Cumhurbaşkanı anlayışıyla karşı karşıyayız. Ve insanları çok rahat bir şekilde etiketleyip, afişe edip, tanımlayabiliyor" dedi. Erdoğan'ın sarfettiği sözler ile Demirtaş'ın devam eden davaları için yargıya talimat verdiğini savunan Zincir, "Aslında Cumhurbaşkanı bir suç işlemektedir. Hakkında herhangi kesinleşmiş bir mahkumiyet kararı olmayan ve aynı zamanda bir siyasal partinin eş genel başkanı olan milyonları temsil eden bir kişiye 'terörist' diyerek, Demirtaş'ın yargılandığı davalarda yargıya talimat vermiştir. Bu açık bir şekilde yargı organlarına verilen bir talimat olduğu için de Demirtaş'ın olduğu davalarda çıkacak kararları da bugün kendisi etkilemiş durumdadır. Çünkü Demirtaş ile ilgili kendisini bir mahkeme yerine koyarak peşin bir hüküm vermiştir" ifadelerini kullandı. 'ERDOĞAN SUÇ İŞLİYOR' Cumhurbaşkanı’nın geldiği noktanın yasama yürütme ve yargıyı tek elde toplamak olduğunu ifade eden Zincir, "Hukukun ayaklar altına alındığı evrensel hukuk değerlerinin yok sayıldığı bir ortamda Cumhurbaşkanı bunları çok rahat bir şekilde söyleyecek konuma gelmiştir. Cumhurbaşkanı suç işlemektedir. Halkı ve düşmanları tahrik etmektedir. Yargılama makamlarını etki altına almaktadır. Devam eden yargılamalara ve yargıya müdahale etmektedir 'KABUL EDİLEMEZ' Türkiye'de yargının da parlamentonun da Cumhurbaşkanı ve Saray etrafında toplandığını öne süren avukat Selçuk Kozağaçlı, "Bir yargı kararına ihtiyaç duymuyorlar hiçbir parlamento kararına ihtiyaç duymuyorlar. Zaten bu erkler de varlığını ve değerini kaybetmiş durumda" dedi. Erdoğan'ın Demirtaş’a "terörist" demesinin asla kabul edilmeyeceğini ifade eden Kozağaçlı, "Parlamento, anayasa yargısı, ceza mahkemesi görevini tek başına Cumhurbaşkanı elinde toplamış durumda" diye konuştu. 'DİKTATÖR OLDUĞUNU KANITLADI' "Erdoğan böyle bir ifade kullanmakla tamamen diktatoryal bir ihtirasa sahip olduğunu kanıtlamış oluyor" diyen Avukat Ercan Kanar, "6 milyon insanın oy vermiş olduğu demokrasi ve barış için yaşamını adamış biri için 'terörist' demek abesle iştigaldir ve ayrıca bu tür bir değerlendirme yapmak bu tür bir hakaret, ithamda bulunmak yargıyı etkilemek yargı organlarını vesayet altında tutmak anlamına gelir. Erdoğan bu tür değerlendirmeler ile bir halkın verdiği özgürlük mücadelesine en büyük saygısızlığı yapıyor. Aynı Hitler gibi, Mussolini gibi, Franko gibi dünyada gelmiş geçmiş ve sonları hüsranla bitmiş diktatörler gibi konuşuyor" dedi. 'SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAĞIZ' Her ne kadar dokunulmazlığı olsa da Demirtaş'ın avukatları olarak bu konuda suç duyurusunda bulunacaklarını ifade eden Kanar, "İstanbul'da basın açıklaması yaparak, Erdoğan'a hak ettiği cevabı vermemiz gerekir. Bunun dışında da Erdoğan'ın bu tür ithamları Demirtaş'ın ne özgürlük mücadelesini etkileyebilecek ne de hepimizin verdiği özgürlük eşitlik demokrasi mücadelesini engelleyebilecektir. Asla Demirtaş da dahil hiçbirimiz boyun eğmeyeceğiz" şeklinde konuştu. (Kaynak: Dihaber)