AGOS Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesinde adı geçen kamu görevlilerinin yargılanmasına Trabzon Emniyet Müdürlüğü polis amiri Muhittin Zenit'in çarpraz sorgusu ile devam edildi. 

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink cinayetine ilişkin adı geçen kamu görevlilerinin yargılandığı dava ile Dink'in öldürülmesine ilişkin açılan ana davanın birleştirilmesinin ardından 6'sı tutuklu, 27'si kamu görevlisi 37 kişinin yargılandığı davasına İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi.

Duruşmaya tutuklu sanıklar, eski İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek, eski İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer ve eski Trabzon İstihbarat Şube Müdürlüğü görevlisi Ercan Demir ile tutuksuz sanıklar tutuksuz sanıklardan dönemin Trabzon Emniyet Müdürlüğü polis amiri Muhittin Zenit, dönemin Trabzon Emniyet Müdürlüğü'nde görevli Onur Karakaya, Emniyet İstihbarat Dairesi eski başkanı Sabri Uzun, İstanbul Emniyeti eski Müdürü Celalettin Cerrah ve İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Ahmet İlhan Güler ile avukatları katıldı. 

Duruşmayı HDP Milletvekili Garo Paylan ve CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da izledi.

'AYAKKABISININ ALTI DELİK OLMASINA ÜZÜLDÜM'

Cansu Pişkin’in Evrensel’de yer alan haberine göre; duruşma, savcının Zenit’e yönelik soruları ile başladı. 

Savcı, “Sana komplo kurulduğunu söylüyorsun sana kimse dinlendiğin için komplo kurdu mu?” diye sordu. Zenit de, “Hayır, ancak dinlemelerden rahatsızım” dedi. Savcı Zenit’e sürekli olarak, “Sizin savunmanızda savrulma var” dedi. Zenit’in avukatı söz aldı ve müvekkilinin psikolojik baskı altına alındığını söyledi. Zenit de psikolojik baskı altına alınamadığını ve bildiği tüm doğruları anlattığını belirtti. Soruşturma kapsamında beyan etmediği bir şey olmadığını hiçbirşeyi saklamadığını belirten Zenit, “Herkese raporları gönderdim. Şube müdürüne, büro amirine götürdüm. Yazımı da yazdım. Bildirdim. Sorularınız varsa samimiyetle yanıt vereyim” dedim.

Sanık eski İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek söz aldı. Akyürek, Trabzon’a bölge toplantısı için gittiğini ve Zenit’in tayinine yardım ettiğini belirtti. Akyürek, farklı ifade vermesi için baskı yapmadığını söyledi. Avukatlar, “Dink öldürüldüğünde ne hissettiniz?” diye sorunca, Zenit, “Dink’in öldürülmesine üzüldüm, ayakkabısının altı delik olan biri yerde yatıyor, sebebi ne olursa olsun üzüldüm” diye yanıt verdi. Daha önce Ogün Samast’ın adını hiç duymadığını söyleyen Zenit, O’nu tanımadığını belirtti. Zenit'e salonda bulunan diğer sanıklar da soru sordu. Dinleme kayıtlarına dair kimin sızdırdığına dair net bir bilgisi ve iddiası olmadığını söyleyen Zenit'e Ali Fuat Yilmazer de soru sordu. “Delilleri kaybet diye benden talimat aldın mı?” diye sordu. Yılmazer, “Savcının iddiasında şu var. 2009’da telefonların dinlemiş. Net olarak soruyorum. Seninle ilgili basına bilgi gönderilmesinde, yıpratılmanda benle ilgili iddianame var mı?” diye sordu. Zenit de olmadığını söyledi.  Samast'ın adı ortaya çıktıktan sonra Zenit'in Trabzon'a neden gittiğini soran bir kısım avukatları Zenit'in avukatı tepki gösterdi. F5 raporunun (Yasin Hayal'e dair bilgiler) resmi olarak kayıt altına alınmadığını söyleyen Zenit bu raporu tuttuğunu ancak resmi olarak kayıt altına alınmasının şube müdürünün işi olduğunu söyledi.  Zenit yirmi tane F5 raporu tuttuğunu ve şube müdürünün de bu yönlü ifade verdiğini belirtti.