Adli tıp uzmanı ve Türk Tabipleri Birliği Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, TSK’nın kimyasal silah kullandığı iddialarının araştırılması gerektiğini anlattıktan sonra hakkında çıkan haberlerde sözlerinin çarpıtılarak hedef gösterildiğini söyledi.

Hakkında açılan ‘terör’ soruşturmasıyla topluma gözdağı verilmek istendiğini kaydeden Fincancı, şunları söyledi: “Sanki ben kimyasal kullanılmıştır demişim gibi haber yapıyorlar. Öyle bir şey demedim ben. Canlı yayında konuşuyorum. Hani diyorum ki bir kimyasal etkisi olabilir. ‘Sinir sistemini etkileyen o istemsiz hareketler nedeniyle bunun araştırılması gerekir’diyorum. Yani görüntüler de bunu söylemek olanaklı değildir diyorum canlı yayında. Sanki ben ‘Kimyasal var‘ demişim gibi lanse ediyor.“

TSK’nın Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’yle (IKBY) Kuzey Irak’ta yürüttüğü operasyonda kimyasal silah kullanıldığı ve 17 HPG’linin bu silahlarla öldürüldüğü ileri sürülmüş, sosyal medyada bu iddiayla ilgili olduğu öne sürülen görüntüler dolaşıma girmişti.

Örgüte yakın kimi sitelerde de kimyasal gaza maruz kaldığı öne sürülen iki PKK’lıya ait olduğu iddia edilen görüntülere de yer verilmişti.

Görüntüler yurt dışında yayın yapan ve PKK’ya yakın olduğu öne sürülen bir YouTube kanalı tarafından aynı zamanda adli tıp uzmanı da olan Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı’ya sorulmuş, Fincancı da yayının bir bölümünde “Daha önce de incelemiştim. Belli ki sinir sistemini doğrudan tutan toksik gazlardan birisi kullanılmış durumda. Çok çeşitli kimyasal silahlar var. Her ne kadar kullanılması yasak olsa da ne yazık ki çatışmalarda kullanıldığını görüyoruz” demişti.

‘BAĞIMSIZ HEYETLER İNCELEMELİ’

Bağımsız heyetlerin bölgeyi incelemesinin uluslararası sözleşmeler gereği zorunlu olduğunu vurgulayan Fincancı, “Uluslararası sözleşmelerin uygulanması ve kimyasal silahların kullanımını yasaklayan Cenevre Sözleşmesi kapsamında böyle bir iddia ortaya çıktığında nasıl bir araştırma yapılacağı da Minnesota Protokolü’nün ilkelerinin ele alınması gerekiyor”demişti.

CUMHURBAŞKANLIĞI VE MSB İDDİALARI YALANLADI

Açıklamaların yayımlanmasının ardından siyasetçilerin de arasında olduğu farklı çevrelerden Fincancı hedef gösterildi.

Cumhurbaşkanlığı ve Milli Savunma Bakanlığı, kimyasal silah kullanıldığı iddialarını yalanlayarak, TSK’nın envanterinde yasaklanmış silahların olmadığı kaydedildi.

SORUŞTURMA BAŞLATILDI

Hedef göstermelerin ardından Ankara başsavcılığınca Fincancı hakkında soruşturma başlatıldı.
Başsavcılığın açıklaması şöyleydi: “20 Ekim 2022 tarihinde PKK/YPG silahlı terör örgütünün sözde yayın organına yaptığı açıklamalar nedeniyle Türk Tabipleri Birliği Başkanı Şebnem Korur Fincancı hakkında, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 7/2 maddesi kapsamında ‘Terör Örgütü Propagandası Yapmak ve 5237 yılı Türk Ceza Kanunu’nun 301/2. maddesi kapsamında Türk milletini, Türkiye Cumhuriyeti devletini, devletin kurum ve organlarını aşağılama suçlarından, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığımızca soruşturma başlatılmıştır.”

Bunun ardından Independent Türkçe’den Ali Kemal Erdem’e konuşan Fincancı’ya göre kendisine açılan soruşturmayla aslında incelenmesi, araştırılması gereken konunun örtbas edilmesi amaçlanıyor.
Soruşturmalarla insanların sesinin kısılmasının hedeflendiğini kaydeden Fincancı, “Beni sessizleştiremedikleri muhakkak. Fakat neticede ne yapıp edip dikkatleri başka yöne çekiyorlar böylece” dedi.  

Soruşturma açmak yerine asıl yapılması gerekenin böyle bir şey olup olmadığının ortaya koymak olduğunu söyleyen Fincancı, şunları dedi: ”Kimyasal kullanma iddiasını araştırmaları lazımdı. Ben de onu söylüyorum zaten. Bakın diyorum hakkınızda böyle bir iddia var. Etkili soruşturma yapın. Çünkü Cenevre Konvansiyonu’na göre kimyasal silah kullanımı yasaktır diyorum.”

“İstemsiz hareketler nedeniyle bir kimyasal kuşkusu var videolarda” diyen Fincancı, kendisini kriminalize ederek topluma gözdağı verilmek istendiğini anlattı:

“Hani tesadüfen Almanya’dayım şu anda. Arkadaşlar gösterdiler bana videoyu. Bir arkadaş gitmiş inceleme yapmak için. O arada da Medya TV aradı. Söylediğim şey etkili soruşturma yapılsın. Bunun bir soruşturmaya konu yapılması beni kriminalize ederek üzerimden topluma gözdağı vermek istiyorlar. ‘Bu konuya değinmeyin‘ demekle bir yandan da şöyle bir görüntü oluşturuyorlar. Hani gerçekten suç işlemişler ve suçlarını örtmeye çalışıyorlarmış izlenimi yaratıyor bu tavır. Oysa olması gereken ‘Buyurun soruşturun’ demek olmalı. Bağımsız soruşturma yapılsın. Örnekler alınsın, otopsileri yapılsın.”

‘KİMYASAL KULLANILMIŞTIR’ DEMİŞİM GİBİ HABER YAPILIYOR

Fincancı, açıklamalarda bulunduğu YouTube kanalının ve oradan alıntılayan medya organlarının sözlerini yanlış aktardığını kaydetti.

”Burada başka bir şey var. Bence Medya TV’nin ve sonrasında oradan haberleştirenlerin sorumsuz habercilik anlayışı var” diyen Fincancı, şöyle devam etti:

“Bunu da eleştirmek isterim. Sanki ben kimyasal kullanılmıştır demişim gibi haber yapıyorlar. Öyle bir şey demedim ben. Canlı yayında konuşuyorum. Hani diyorum ki bir kimyasal etkisi olabilir. ‘Sinir sistemini etkileyen o istemsiz hareketler nedeniyle bunun araştırılması gerekir’ diyorum. Yani görüntüler de bunu söylemek olanaklı değildir diyorum canlı yayında. Sanki ben ‘Kimyasal var‘ demişim gibi lanse ediyor. Onların o şekilde yapması da sorumsuzluk tabii ki. Ben eleştirilerimi de yönelttim kendilerine.”

‘UÇAKTAN DOĞRUDAN GÖZALTINA MI ALIRLAR, GÖRECEĞİZ’

“Soruşturmanın içeriğine dair bilginiz var mı” sorusuna Fincancı, şu yanıtı verdi:

“Şu an Almanya’dayım. Pazar sabaha karşı Türkiye’ye dönmüş olacağım. Süreçle ilgili bilgim yok an itibariyle. Avukatlar bakıyorlar yani savcılığa gittiler hem Ankara hem İstanbul’da savcılıkta. Nasıl bir süreç işler beni uçaktan doğrudan gözaltına mı alırlar onu hep beraber göreceğiz.”

Bir adli tıp uzmanı olarak iddiaların araştırılmasını istemenin suç olmadığını belirten Fincancı, hakaretleri de eleştirdi:

“İnanılmaz bir şey. Şimdi benim internet bağlantım yok, dışarıdayım. Toplantılarda olduğum için olup biteni de fazla izleyemiyorum. Ama ara ara düşüyor. Twitter’dan Instagram’dan hakaretler. Neye göre suç işlediğim söyleniyor. Ben insan hakları alanında çalışan bir adli tıp uzmanı olarak tabii ki söyleyeceğim. Doğal olarak bir adli tıp uzmanı olarak iddiaların soruşturulmasını istemem suç değil.”

‘TUTUKLANMAKTAN ENDİŞE DUYMUYORUM’

Fincancı, “Türkiye’ye dönüşünde tutuklanmaktan veya gözaltına alınmaktan endişe ediyor musunuz” sorusuna şu yanıtı verdi: “Tutuklanmaktan endişe yaşamıyorum, tutuklanırsam da tutuklanırım. Benim ortada bir suçum yok. Alnım ak yüzüm pak. Niye endişeleneyim. Ama toplumda tabii böyle bir endişe yaratarak toplumun sessiz kalmasına neden oluyorlar.”

‘MHP KRİMİNALİZE ETMEYE ÇALIŞIYOR’

“Muhalefetten veya dostlarınızdan destek için arayan oldu mu, tek kaldığınızı mı düşünüyorsunuz” sorusuna TTB başkanı, şu yanıtı verdi: “Hayır, tam tersine sabahtan beri aradılar. ‘Yapabileceğimiz bir şey var mı’ diye sordular. Bugün TBMM’de de tartışma olmuş. MHP kriminalize etmeye çalışıyor. Her zaman gördüğümüz yaklaşımlar bunlar.”