HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım, ‘Adalet Yürüyüşü’ne uygun zamanda, parti adına katılım sağlayacaklarını açıkladı. Yıldırım, içişleri ve adalet bakanlıklarına da yürüyüşün güvenliğini sağlamaları için çağrıda bulundu. Yıldırım, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, CHP’nin Ankara’dan İstanbul’a başlattığı ‘Adalet Yürüyüşü’ne ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci’nin, “Yol yapıyoruz, ‘Teröristler yürüsün’ diye değil” açıklamasını eleştiren Yıldırım, şöyle dedi: “Bu yürüyüşün terörle ilgili tarafı varmış. Bakana bir çift çözüm var: Sanırsınız ki o yolları siz aile yada parti parasıyla yaptınız. Sanırsınız ki o yol hükümetin kendi malı, tapusu sizde. Unutmayın bakan, o yol 80 milyon insanın alın teri ve vergisiyle yapılıyor. Önce kendinize gelin. Yol partinizin babasının malı değil. Yol sizin cebinizden çıkan paralarla yapılmadı. 80 milyonun yoludur. Sanki etrafı çitlerle çevrilmiş kendi aile tarlalarına girilmiş. Malınız mülkünüz mü ihlal edildi oradan yürüyen sizden mi izin alacak.” İçişleri ve adalet bakanlarına, CHP’nin yürüyüşüne ilişkin gerekli önlemleri almaları konusunda çağrıda bulunan HDP’li Yıldırım, şöyle devam etti: “İçişleri bakanı tedbir alacak tehditlere karşı. Adalet bakanı ise yargının harekete geçmesini kolaylaştıracaktır. Neymiş getirip kamp kurulan ve güzergahın geçtiği yere dışı dökülecek, göz boyamak için para cezası kesilecek. Bu işi yapanın kahraman ilan edilmesi durumda şaşırmayın. Bu kortejin başına bir şey gelir birinin burnu kanarsa sorumluluğu ve müsebbibi iktidar olacaktır.” ‘HİÇ BİR ZAMAN DIŞINDA OLMADIK’ Yürüyüşe uygun zamanda HDP olarak katılım sağlanacağını da dile getiren HDP Grup Başkanvekili Yıldırım, şöyle konuştu: “HDP olarak bu yürüyüşün yanındayız ve destekliyoruz. Bu yürüyüşe belli bir yerden sonra katılacağımız içimizde tartışılan bir husustur. Ancak yarın MYK toplantımızdan sonra bu netleşecektir. Bizim nasıl katılacağımızı biz yalnız başımıza karar vermek yerine ya da CHP Genel Başkanının talebi üzerinden değil belli bir ortaklaşma talebinden katılımın daha doğru olacağını düşünüyoruz. Derdimiz Kılıçdaroğlu belirlesin, çerçevesi ne olur noktasından ziyade nasıl kimin tarafından belirlenmesinden ziyade en doğru yerde doğru zamanda buna güç katarak sonuç alıcı hale getirebilmenin yollarını arıyoruz. En uygun yerinde en iyi katkı sunabileceğimiz yerinden itibaren içerisinde bulunacağız. Düşünsel destek olarak hiçbir zaman dışında olmadık, farklı düşünmedik. Şahıs olarak katılmayız bu partide, partiyi temsil edecek kişiler üzerinden katılım mümkün olabilir. Zaten kamuoyunun merak ettiği bu sorularda HDP diye soruyorsunuz. HDP kurumsal bir yapı ve parlamentoda 3’üncü büyük gruba sahip siyasi parti. Katılımımız da HDP’yi temsil yetkisine sahip siyasiler üzerinden olacaktır. Ve bu birkaç kişi değil daha geniş sayı ile de mümkün olabilir.”