TBMM’de HDP’li Leyla Güven ve Musa Farisoğullaru ile CHP’li Enis Berberoğlu’nun vekilliğinin düşürülmesini HDP’nin 24. Dönem milletvekili Sırrı Sakık RS FM’de Atilla Güner’le Akşam Postası’na değerlendirdi.

CHP’yi işaret ederek partilerin de böyle dönemlerde makamlarını terk edebilmesi gerektiğini söyleyip “Daha önce HDP de yüksek sesle seslendirdi. Halka gitmeliyiz, erken seçim olmalı. Sadece HDP söylerse çok fazla yol alma şansı yok ama ana muhalefet öncülük ederse Türkiye’de demokrasiyi, hukuku inşa edebiliriz” diye ekledi.

Sakık, son yaşananları şöyle değerlendirdi:

"Bu ülkede iktidarlar değişiyor ama mantık değişmiyor. Biz bu topraklarda yaşayan bütün farklı kimlikler, inançlar hepimiz seçimlerin kurbanıyız, iktidarların kurbanıyız. Ülke zarar mı görüyor, insanlar mı ölüyor, çok ağır bedeller mi ödeniyor hiç kimsenin umurunda değil. CHP Genel Başkanı ve Yardımcıları, Milletvekilleri Enis Berberoğlu’nun vekilliğinin düşürülmesi milli iradeye saygısızlık diyor. HDP’li Milletvekilliğinin düşürülmesini korkudan ağızlarına bile almıyorlar. Böyle bir iklimde demokrasiye nasıl öncülük edeceksiniz. Bu topraklarda hukuku ve huzurun ülkesini birlikte oluşturacaksınız? İktidar partisi CHP’yi böyle sıkıştırarak, HDP’yi ötekileştirerek, düşmanlaştırarak sorunları çözemez. Bu yüzden CHP’ye çok büyük sorumluluklar düşüyor. Karanlık bir süreçten geçiyoruz. Hepimizin el ele tutuşup bu ülkeyi özgürleştirmemiz gerekiyor. Siyasi partiler de böyle dönemlerde makamlarından vazgeçebilmelidirler.”

Güner’in “Daha öne sine-i millet çağrısı yapmıştınız” hatırlatması üzerine ise Sakık şöyle konuştu:

"Daha önce HDP’de yüksek sesle seslendirdi halka gitmeliyiz, erken seçim olmalı. Sadece HDP söylerse çok fazla yol alma şansı yok ama HDP’nin dışında özellikle ana muhalefet öncülük ederse Türkiye’de demokrasiyi, hukuku inşa edebiliriz. Muhalefet bütünlük içerisinde risk alırsa ve bir duruş sergileyebilirse Türkiye’de iklim değişir. Onların insafına terk ettiğiniz zaman kendi koşulları uygun olduğu dönemde sizi seçime götürürler. Biz bugün koşulları kendi lehimize çevirebilme şansımızın olduğunu düşünüyoruz. Bunu yapabilirsek çok şeyi başarabiliriz. Türkiye toplumunun büyük çoğunluğu değişimden yanadır. Herkesin buluşabileceği bir yol olabilmelidir. Demokrasi talebi olan kim varsa bu topraklarda birlik oluşturabiliriz."