Hakkari’nin Şemdinli’nin Altınsu (Şapatan) köyündeki işkence olayını incelemek için köye giden Halkların Demokratik Partisi (HDP) Üyesi Özgür Zeydanoğlu, milletvekilleri Mizgin Irgat ve Nihat Akdoğan ön raporunu açıkladı. Hakkari Valiliği’nin açıklamasının yalanlandığı raporda, “Hakkari Valisinin biz oraya varmadan 1 saat önce alelacele yaptığı “Şemdinli’de kimse şiddete maruz kalmadı” açıklamasının hepsi başından sonuna yalandır. İsterlerse kimsenin yalan beyanda bulunmadığını, köylülerin üzerlerindeki işkence izlerini de görerek müşahede edebilir. 36 kişi yaklaşık bir saat boyunca cop, silah dipçiği, paspas sapı, kısa kesilmiş hortum ve demir çubuklarla işkenceye maruz bırakılmış” denildi. ‘Vicdan ve Adalet Nöbeti’nin 17’nci gününde Van’da basın toplantısı düzenleyen heyet, hazırladıkları ön rapora dair bilgiler vererek çektikleri fotoğrafları kamuoyuna sundu. HDP Hakkari Milletvekili Nihat Akdoğan açıklamada şunları ifade etti: ‘ŞAPATAN'DA KÖYLÜLERE SİSTEMLİ BİR ŞEKİLDE ŞİDDET UYGULANMIŞ’ Şemdinli ile ilgili izlenimlerimiz sadece 2017 yılına ait değil. 2015 ile başlayan bir sindirme, göçertme anlayışı ile karşı karşıyayız. Ayın 5’inde bir çatışma çıkıyor, güvenlik güçleri hayatını kaybediyor. Bir tanesi de yaralanıyor. Bunun üzerine muhalif yönü, devletin o tekçi faşist zihniyetine teslim olmayan Kürt kimliği ile ön planda olan dört tane mahallemizin içerisinde yer aldığı Şapatan köyündeki vatandaşlara sistemli bir şekilde şiddet uygulanmış. Ziyaretlerimiz sonucunda, hastaneye ya da ifadesi alınmaya götürülen 36 kişinin çoğu ile bir araya geldik. Bizlere söyledikleri “bize, burada 1 kişi öldü bunun bedelini biz size ödettireceğiz dediler” oldu. Ülkenin batısında OHAL süreci işletilirken Şemdinli’de işletilen doğrudan sıkıyönetim koşullarıdır. Sadece 2-3 eve savcılık arama izni olmasına rağmen yüzün üzerinde eve baskın düzenlenmiş. Kim önlerine çıktıysa şiddete, hakarete maruz kalmış. Bunların içerisinde 6 yaşındaki çocuktan tutun 90 yaşındaki ninemize kadar insanlar var. Raporumuz içerisinde darp edilen 36 vatandaşımız var ama biz heyet olarak görüştüğümüzde sadece bir aileden 7 kişi bu işkenceye tabi tutulmuştu. ‘VALİ ALALEN YALAN SÖYLÜYOR’ Hakkari Valisinin biz oraya varmadan 1 saat önce alelacele yaptığı “Şemdinli’de kimse şiddete maruz kalmadı” açıklamasının hepsi başından sonuna yalandır. İsterlerse kimsenin yalan beyanda bulunmadığını, köylülerin üzerlerindeki işkence izlerini de görerek müşahede edebilir. Doktorundan savcısına, savcısından kaymakamına, kaymakamından valisine kadar burada birlikte bir görüntü verilerek Şapatan’da kimseye şiddet uygulanmamıştır diyorlar. Peki, biz oraya gittik bakın, bu fotoğrafları bizzat biz çektik. Açıklama yapıyorlar, kimse darp edilmemiş diye. Açıklama yapan devletin valisidir, halkın valisi değil. Devlet yetkililerine çağrı yapıyoruz, gidin Şapatan’daki işkenceleri kendiniz görün. Özellikle kimsenin evine zorla girilmedi deniliyor. Bakın bu da zorla kapıların kırıldığının ispatıdır. Siz bu ülkenin Adalet Bakanı, İçişleri Bakanı, Cumhurbaşkanı, oradaki halktan özür dileyecek misiniz? HDP Bitlis Milletvekili Mizgin Irgat ise şöyle konuştu: ‘DEVLET YETKİLİLERİ KÖYLÜLERE CEVAP VERMİYOR’ Vicdan ve Adalet nöbetinden çıkıp Şapatan köyüne gittik. Neden vicdan ve adalet nöbetleri? Tam da Şapatan’da yaşananların yaşanmaması için, insan haklarının bu ülkeye hakim olması için. Şapatan’da ne vicdan vardı ne adalet vardı. Köylüler bizimle yaşananları paylaştılar, evlerini gezdik yaralarını gördük. 90’lı yıllarda yaşanan işkencelerle mahkum olan Türkiye’de yine işkence uygulanmaktadır. Buradan bir kez daha vicdan ve adalet diyoruz. ‘KADINLAR CİNSEL ŞİDDETE UĞRAMIŞTIR’ Hiçbir hukuki ve insani uygulamanın kabul edemeyeceği şekilde sabaha karşı bir köy topyekün şiddete uğramıştır. Hiçbir savcılık kararı olmaksızın köylüler işkenceye uğramış, düşman hukuku ile köylülere saldırılmıştır. Kadınlar cinsel şiddete uğramıştır. Hiçbir devlet yetkilisi Şapatan’ı ziyaret etmemiş, köylülerin telefonuna çıkmamıştır. ‘İŞKENCEYE SIFIR TOLERANS DEĞİL TAM GAZ’ Şapatan’da gördük ki işkenceye sıfır tolerans değil işkenceye tam gaz denilmektedir. köylülere hem şiddet uygulanmış hem paralarına el konulmuştur. 90 yaşındaki Zekiye Ana’ya çocuğunun gözleri önünde işkence uygulanmış bir köyden söz ediyoruz. Bu ülke 90’ların da ötesine geçmiştir. Anayasaya, ceza kanununa, imzacı olunan tüm sözleşmelere aykırı biçimde yeni dönemin bir uygulaması hayata geçirilmiştir. Tek bir kişi bu işkenceler nedeniyle açığa alınmamıştır. İstanbul Sözleşmesi’ne aykırı rapor düzenleyen doktor hala görevindedir. Vali alenen yalan beyanda bulunmaktadır. MECLİS’E ŞAPATAN ÇAĞRISI Şapatan adalet bekliyor! Sadece HDP değil, Meclis’teki tüm partiler Şapatan’a gitmeli ve tanıklık etmelidir. Şapatan’ın neler yaşadığını Hakkari’ye Yüksekova’ya girdiğinizde anlayabilirsiniz. Adeta bir askeri kampa girmişsiniz gibi bir gözlem yapınca Şapatan’a neler yaşatıldığını da anlayacaksınız. “İşkenceye sıfır tolerans” diyen AKP Genel Başkanı’na soruyoruz Şapatan’a ilişkin ne yapacaksınız? Bu işkenceler OHAL ile açıklanamaz. Şapatanlılara yaşatılanları biz asla kabul etmiyoruz. Bu gibi sorunlar yaşanmasın diye, barış sağlanabilsin, kadına yönelik şiddet son bulsun diye vicdan ve adalet demeye devam edeceğiz. Zeydanoğlu’nun okuduğu ön rapor şöyle: 2017 yılı içerisinde birkaç kez sokağa çıkma yasağının uygulandığı Şemdinli Şapatan (Altınsu) köyünde tüm sokağa çıkma yasaklarında yapılan ev ve arazi aramalarında hiçbir silah ya da yasadışı bir şey bulunmamasına rağmen güvenlik güçleri bölgede ve köy sınırları içerisinde yaşanan çatışmalarda sürekli köy halkını sorumlu tutarak köy halkı üzerinde baskılarını sürekli hale getirmişlerdir. Köy içerisinde bulunan camilerin minarelerine güvenlik kameraları takılmış, köy halkının köy dışında bulunan bağ ve bahçelerine gitmeleri engellenmiştir. Yine köy sınırları içerisinde bulunan ormanlık alan yıllar içerisinde sistemli bir biçimde yakılarak köy halkı adeta cezalandırılmıştır. Yerel ve genel seçimlerde köy halkının tercihlerinin etkisiyle köy halkı potansiyel tehlike olarak kabul edilmiş, böyle lanse edilmeye çalışılmıştır. 5 Ağustos günüde güvenlik güçleri tarafından operasyon amaçlı köy kırsalına çok sayıda güvenlik gücü konuşlandırılmış aynı günün sonunda ve 6 Ağustos günü saat 01.00 sıralarında Şapatan köyünün merkez mahallerinin üst kısımlarında bir çatışma yaşanmış, daha sonra valilik tarafından yapılan açıklamaya göre bu çatışmada bir özel harekat polisi yaşamını yitirmiş, bir güvenlik görevlisi de yaralanmıştır. BU çatışma sonrasında özel harekat polisleri tarafından özellikle Şapatan köyü Merkez Mahallesi’nde bir çok eve operasyon düzenlenmiş, gece 01.00-01.30 saatleri arasında düzenlenen bu ilk operasyonda çoğunluğu HDP eski yöneticisi ya da üyesi olan 6 kişi darp ve işkence ile gözaltına alınmıştır. Köyde yapılan bu ilk operasyonda çalınan tüm evlerin kapısı zamanında açıklamasına rağmen kapılar açılır açılmaz, evde bulunan tüm bireylere ağır hakaretlerde bulunulmuş, 90 yaşındaki kadınlardan 6 yaşındaki kız çocuklarına kadar tüm bireyler darp edilmiş, özellikle kadınlara dönük sözlü taciz ve ağır hakaretlerde bulunulmuş. Silah dipçileri ve farklı araçlarla edilmiştir. İlk operasyon sırasında gözaltına alınan 6 kişi bir çok yaraları olmasına rağmen yaklaşık 4 saat merkez cami yakınlarına bekletilmiş, üstlerine basılarak ya da kaba dayaktan geçirilerek işkence edilmiştir. ‘COP, SİLAH DİPÇİĞİ, PASPAS SAPI, HORTUM DEMİR ÇUBUK’ Yürütülen bu ilk operasyondan sonra 04.30-07.30 saatleri arasında Şapatan köyü Bêtu ve Meydan Mahallesi’nde yeni operasyonlar yürütülmüş, yapılan bu baskınlarda benzer şekilde bazı evlerin kapıları ve camları kırılmış, baskın yapılan evlerde neredeyse tüm bireyler ağır hakaretlere ve işkenceye maruz kalmıştır. Tüm bu uygulamalar sonucunda yüze yakın kişi dayak ve işkenceden geçirilmesine rağmen toplamda 36 kişi gözaltına alınmıştır. Birçoğu yaraları olmasına rağmen zırhlı araçlarda üst üste yığılarak İlçe Emniyet Müdürlüğü götürülmüş. Emniyet Müdürlüğü girişinde ve daha sonra içerisinde de bu 36 kişi yaklaşık bir saat boyunca cop, silah dipçiği, paspas sapı, kısa kesilmiş hortum ve zaman zaman demir çubuklarla işkenceye maruz bırakılmış, daha sonra ilçe emniyette görevli polislerin müdahalesi ile 36 kişi nezarete alınmış, gözaltında tutulanların nezarete alınması ile işkence son bulmuştur. ‘DARP RAPORU VERİLMEDİ’ Aynı gün gözaltında bulunan 36 kişiden çoğunluğu genç yaşta olan 20 kişi hiçbir işlem yapılmadan ve herhangi bir doktor raporu alınmadan serbest bırakılmış. Serbest bırakılanlardan dayanılmaz ağrıları olan Bünyamin Atahak, Şemdinli Devlet Hastanesi’ne tedavi olmak ve darp raporu almak üzere gitmiş, ancak hastane de görevli olan Elif Ç. Adındaki kadın doktor, raporunda siz Şapatan köyündensiniz siz teröristsiniz diyerek hasta tedavi edilmemiş, hatta polisler aranarak tekrar gözaltına alınması sağlanmıştır. Daha sonra aynı doktora darp raporu almak ve tedavi için gelen diğer mağdurlarda aynı gerekçe ile geri çevrilmiş, ‘Canı yanan can yakar’ denilerek işkence savunulmuştur. Tüm bu yaşananlar medya ve sosyal medyada görüldükten sonra gözaltında tutulan 16 kişi 7 Ağustos günü öğleden sonra serbest bırakılmış, Cumhuriyet Savcılığı’nın müdahalesi sonucu Devlet Hastanesi’nden kısmen de olsa darp raporu verilmeye başlanmıştır. (HABER MERKEZİ)