Hayvanlara yönelik şiddete tepkiler sürerken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan “Atları özgürlüğüne kavuşturacağız” açıklamasında bulundu.

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül ise, daha önce Meclis gündemine gelmesine rağmen reddettiği hayvanları koruma kanunu teklifine ilişkin “Kanunlaştıracağımız ilk yasa hayvanları korumaya ilişkin düzenlemeler olacaktır” dedi.

Hayvan hakları savunucularının yıllardır yürüttüğü mücadeleyi görmeyen İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), Erdoğan’ın açıklamasının ardından Adalar’da ulaşım niteliği taşıyan elektrikli araçların kullanılacağını açıkladı.

HAYVAN HAKLARI SAVUNUCULARI HEDEFTE

BirGün’den Rabia Yılmaz’ın haberine göre, kararın ardından hayvan hakları savunucularını hedef alan bir açıklama yapan Faytoncular Odası Başkanı Hıdır Ünal ise, “Faytonlar kaldırılırsa o atları da özgür ortama salınmasını isteyen hayvan severlere teslim edeceğiz herhalde. Bu atları ne yapacaklarsa onlar düşünsün. Uygularsa da kabul edebileceğimiz bir durum değil. Bu duruma ancak hayvanseverler sevinir” dedi.

‘BU ZAMANA KADAR ÇÖZEMEZLER MİYDİ!’

Hayvan Hakları Federasyonu (HAYTAP) Başkanı Avukat Ahmet Kemal Şenpolat, kararı şöyle değerlendirdi:

“Yasa değişikliği ile ilgili 2011 yılında dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ile Dolmabahçe Sarayı’nda görüştük. Bu görüşme de 5-6 yıllık bir mücadele sonucunda gerçekleşti. 2018 yılına geldik, bu 7 yıl içerisinde birkaç defa hükümet değişikliği de oldu, ancak hâlâ aynı yerdeyiz. Erdoğan hâlâ yetkili isim, birçok bakan değişti ama hayvan haklarından sorumlu olan Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu hiç değişmedi, defalarca Ankara’ya gittik ve görüşmeler yaptık. Bunlara karşın herhangi bir adım atılmadı. Dolmabahçe’deki görüşmede Kadir Topbaş da vardı. UKOME ve İBB devreye girip, bu işi çözemez miydi? 7 yıllık süre içerisinde ve yasa teklifini de hazırlayıp vermemize karşın hiçbir şey yapılmadı. Ben yasanın geçse bile, tutuklamalı bir hapis cezası olacağı, pet shopların, hayvanat bahçelerinin, yunus parklarının veya hayvanlı sirklerin kapatılacağını sanmıyorum. Çünkü samimi değiller. Neden 2 ay önce ya da geçen ay değil de şimdi. Yani Sapanca’daki vahşet yaşanmasaydı, bir 6-7 yıl daha bekleyebilirdik.”

 ‘RANT BÜYÜK, FAYTONCULAR PES ETMEZ’

Öte yandan Faytoncular Odası’nın da kolay kolay pes etmeyeceğini kaydeden Şenpolat, “Faytoncular Odası, atlarını bir taksi veya minibüs plakası gibi pahalı bir şekilde satıp vazgeçmek istiyorlar. Çünkü onun bir plaka değeri olduğunu düşündüklerinden ve işin içinde ciddi bir rant olduğundan bu işi kolayca bırakacaklarını sanmıyorum” diye konuştu.

ARAÇLAR ADAYA UYGUN DEĞİL

İBB’nin basına yansıyan araçlarını da değerlendiren HAYTAP Başkanı Şenpolat, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Biz de ‘elektrikli fayton’ dedik, ancak böyle kara taşıtına benzeyen bir aracı da tasvip etmiyoruz. ‘Yine fayton olsun, ama sadece at koşmasın önünde’, söylediğimiz buydu. Biz bunun örneğini de yayınladık. Türkiye’de de yapılıyor bu ve Kapadokya ile Adana’da da uygulanıyor. İBB’nin Kınalıada için uygulamaya koyacağı araç ise, minibüs gibi bir prototip. Bizim tabiki öncelikli derdimiz orada at koşturulmasın, ancak bu araçlar da adanın ruhuna uygun değil.”

Kaynak: BirGün