Hayvan Hakları Federasyonu (HAYTAP), Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından maden yönetmeliğine eklenen ve zeytinliklerin maden sahasına dönüşmesine imkan tanıyan maddenin iptali talebiyle dava açtı. Haklarını savunamayan hayvanların yaşam ve nefes alma hakkı adına bu davanın açıldığı belirtilen dilekçede ilgili maddenin hayata geçmesi durumunda zeytinlikler açısından bir katliama neden olabileceğinin altı çizildi. HAYTAP Yönetim Kurulu Başkanı avukat Ahmet Kemal Şenpolat ilgili maddeye tepki göstererek “300 yaşında ağacı kesip onun yerine fidan dikerek kamuoyuna, hatta doğaya yalan söylenir. Fidan kaç yılda büyür, kim bakar, nasıl tutar” diye sordu.

Hazal Ocak'ın Gazete Duvar'da yer alan haberine göre, HAYTAP avukatları Ahmet Kemal Şenpolat ve Senem Demirel Acar, Danıştay Başkanlığı’na verdikleri dilekçede şu ifadeleri kullandı: “Yönetmelik ile birlikte zeytinlikler de artık maden faaliyetlerinin bir parçası olacak ve hayata geçtiğinde zeytinlikler açısından katliama neden olunacaktır. İlgili düzenleme ile zeytin ağaçlarının taşınması, zeytinlik alanda yapılacak faaliyet sonrasında alanın rehabilite edilerek eski hale getirileceği ifade edilmiş ise de bu hususun pek de mümkün olmayacağı açıktır. Zeytin fidanının büyümesi ortalama 20 yıldır. Bir zeytin ağacı ise en az 300 sene ömre sahiptir. Dünya üzerinde 2000 yıllık zeytin ağaçları mevcuttur. Tahrip edilen zeytinliğin rehabilite edilip eski haline eski haline getirilmesi asla mümkün değildir.”

'HAYVANLARIN NEFES ALMA HAKKI'

3573 sayılı Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerin Aşılanması Hakkındaki Kanunun 20. Maddesi’ne atıfta bulunulan dilekçede federasyonun çevre ve doğa haklarının korunması ve sürdürülebilir doğa ve çevrenin ileri kuşaklara aktarılabilmesi için dava açma yetkisinin bulunduğunun altı çizilerek “Davayı açmakta federasyonun menfaati vardır. Çevre ve onu doğal yaşam alanı olan belirlemiş bir çok hayvan, kendi adlarına dava açamayacaklarına göre onlar adına bu ulvi amaç uğruna bir araya gelmiş federasyon tüzel kişiliğinin açık menfaati vardır” denildi.

Son olarak ilgili maddenin öncelikle yürütmesinin durdurulması, ardından iptal edilmesi talep edilen dilekçede özetle şu ifadelere yer verildi: “Çevre, tarih ve kültürel değerlerin korunması, imar uygulamaları gibi kamu yararını ilgilendiren konularda dava açma ehliyeti geniş yorumlanarak, özellikle yörede ikamet eden vatandaşların da dava açma ehliyetlerinin bulunduğunun kabul edilirken, haklarını savunamayan hayvanlar adına hareket eden federasyonumuzun zeytinliklerle, doğayla, çevreyle hem hayvanların hem insanların doğrudan yaşam alanının, nefes alma kaliteli bir çevreden faydalanma hakkının elinden alınmasında, itiraz etmesinde hukuki menfaati vardır.”