Evliya Çelebi Seyahatnamesi’nin günümüz Türkçesi ile yapılan basımından ‘Kürdistan’ kelimesinin sansür edildiği iddiaları ile ilgili olarak Yapı Kredi Yayınları’ndan açıklama geldi. 

Günümüz Türkçesiyle Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesi 4. kitabının 1. cildinde ‘Kürdistan’ kelimesinin sansürlendiğine dair tartışmayla ilgili yapılan açıklamada, “Yayınevimiz tarafından Mayıs 2010 tarihinde basılan Sayın Seyit Ali Kahraman ve Yücel Dağlı’nın (1963-2009) hazırladığı Günümüz Türkçesiyle Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesi 4. Kitap (Bağdad-Basra-Bitlis-Diyarbakır-Isfahan-Malatya-Mardin-Musul-Tebriz-Van) kitabının 1. cildinde “Kürdistan” kelimesinin sansürlendiğine dair kamuoyunda devam eden tartışmayı üzülerek izlemekteyiz” denildi.

Kitabın orijinalinin, Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesi Topkapı Sarayı Kütüphanesi Bağdat 304 Numaralı Yazmanın Transkripsiyonu – Dizini başlığıyla Şubat 1996’da yayınevi tarafından yayımlanmaya başlandığı ve eserin Ocak 2007’de toplam 10 ciltte tamamlandığı belirtilen açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Tartışmalara konu olan 4. cildin orijinal transkripsiyonu ise yine aynı isimler tarafından hazırlanıp Mart 2000 tarihinde yayımlanmıştır. Bu yayında ‘Kürdistan’ kelimesinin 126 kez kullanıldığını belirtmek isteriz. Tartışmalarla gündeme gelen Günümüz Türkçesiyle Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesi ise yukarıda belirtilen orijinal transkripsiyonun günümüz Türkçesine bir aktarımıdır. Açıklamak isteriz ki Kürdistan’daki Kürt kelimesinden sonra gelen ‘istan, -sitan’ eki birleştiği kelimeye ‘yeri, diyarı’ anlamını verir. Gülistan: Güllük, gül yeri; Kürdistan: Kürtlerin yaşadığı yer gibi. Kitabı günümüz Türkçesine aktaranlar bu ifadeleri daha uygun bulmuşlardır. Kaldı ki yine aynı yayının 280. sayfasında Kürdistan ifadesi kullanılmıştır. Seyahatnâme’nin diğer ciltlerinde de çevirmenler uyarlamaya uygun gördükleri yerlerde o günün şartlarında idari ve coğrafi bir kelime olarak geçen ‘Kürdistan’ ifadesini kullanmışlardır. Ayrıca sansürlü olarak nitelendirilen 4. ciltten sonra yayımlanan 5. cildin ilk sayfasında: ‘Cennet yurdu Bağdad’dan Hille çölleriyle Musul diyarına, oradan Kürdistan kalelerini, mamur şehirleri, nehirleri ve diğer ibretlikleri gezip dolaşarak Van diyarına gittiğimiz köy, kasaba ve menzilleri bildirir vesselâm’ cümlesi niyetin sanıldığı gibi sansür olmadığının apaçık kanıtıdır.

‘DEĞERİNİ KAYBETMEZ’

Yayınevimiz ve eseri Türkçeye uyarlayanların, Kürdistan kelimesini sansürlemek gibi bir niyetleri olmadığı gibi Seyahatnâme’yi yıllarca süren titiz bir çalışmayla yayına hazırlamış ve okurla buluşturmuşlardır. Değerli bilim insanlarının yoğun emekleriyle ortaya çıkan ve yayıncısı olmaktan gurur duyduğumuz bu çalışma, bu tartışmalarla değerinden ve öneminden bir şey kaybetmeyecektir.”