Rana ENÇOL / Bianet

İstanbul Kürdistan Topluluklar Birliği (KCK) Davası kapsamında yargılanan yazar, gazeteci ve yayıncılarla dayanışma ve davayı gözlemleme amacı ile Türkiye'de bulunan Uluslararası PEN Başkan Yardımcısı Eugene Schöulgin, Türkiye'de "yeni bir McCarthycilik çağı" yaşandığını söyledi.

 

SCHÖULGİN: "TÜRKİYE, ÇİN'İ VE İRAN'I GEÇTİ"

Türkiye Yayıncılar Birliği Özgürlük Komitesi'nin düzenlediği basın toplantısında konuşan Schöulgin, "Türkiye, en çok siyasi tutuklusu olan ülkedir. İstatistik olarak Türkiye, Çin'i, İran'ı ve Küba'yı geçmiştir. En vahim yanı da siyasi tutuklu sayısının son 2 yılda hızla yükselmesidir" dedi.

 

"Türkiye toplumunda Büşra Ersanlı gibi en yaratıcı, dinamik ve olumlu insanlar tutuklanıyor, oysa bu insanlar Türkiye'yi daha modern, liberal ve olgun bir yere getirmeye çalışıyorlar."

 

ŞÜPHELİ BİR SOYGUN

Shoulgin ile bugün konuşacak Uluslararası Yayıncılar Birliği (IPA) Yayınlama Özgürlüğü Komitesi Başkanı Bjorn Smith-Simonsen ve Hapisteki Yazarlar Komitesi Direktörü Sara Whyatt, geldikleri araç hırsızlığa uğradığı için ve jandarmada bekledikleri için toplantıya katılamadılar. Araçtan davayla ilgili hazırladıkları çalışmalar çalındı. Shoulgin, aynı çantadaki paralara dokunulmadığı, sadece KCK davasına ilişkin dosyaların alındığı belirtti.

 

ZARAKOLU: "TMY YIKIMI YAYGINLAŞTIRIYOR"

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin lokalinde 2 Temmuz 2012 bugün yapılan basın toplantısında konuşan ve tutuksuz olarak KCK davalarında yargılanan Türkiye Yayıncılar Birliği Yayınlama Özgürlüğü Komitesi Başkanı Ragıp Zarakolu şunları dedi:

 

"Fiili bir sıkıyönetim, OHAL ortamı oluşmuş vaziyette. Terörle Mücadele Yasası (TMY) artık gerçekten 'terör' ile mücadele yasası olmaktan çıkmış, bir sansür ve temel hakları çiğneme özgürlüğü yasası haline gelmiştir; ÖYM'ler ise artık geçmişin İstiklal Mahkemelerine, Yüksek Adalet Divanlarına, Sıkıyönetim Mahkemelerine dönüşmüş vaziyettedir. TMY bir kanser gibi ülkemizi kemirmekte ve yıkımı yaygınlaşmaktadır."

 

"İnşaat sektörünün en canlı olduğu alanlardan birinin, cezaevi inşaatları olması acı veriyor.  Sorun cezaevleri koşullarını iyileştirmek değil ki son Urfa faciasından sonra bu da tartışmalı hale gelmiştir, daha az cezaevli bir Türkiye'nin koşullarını oluşturmaktır."

 

Toplantıda Türkiye Yayıncılar Birliği, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, Türkiye Gazeteciler Sendikası, Türkiye Yazarlar Sendikası, Türkiye PEN, Çevirmenler Birliği, Ankara Düşünce Özgürlüğü İnisiyatifi ve Düşünce Özgürlüğü Suçuna Karşı Girişim gibi hak örgütleri temsilcilerinin katıldığı toplantıda gazeteciler de süreçten duydukları endişelerini paylaştı.

 

İPEKÇİ: "BİZE DE TAHRİR MEYDANI LAZIM"

Uluslararası Yazarlar Birliği (PEN) Türkiye Şubesi 2. Başkanı Halil İbrahim Özcan "Duruşmaya gidenlere 12 Eylül Darbesi döneminde gördüğümüz uygulamalar yapıldı; ben tanık oldum. Dayanışma için gelenlere bu kadar eziyet niye yapılır."

 

Türkiye Gazeteciler Sendikası Başkanı Ercan İpekçi, 18 gün boyunca 91 gazeteciye tanıklık ettiklerini; "Türkiye'nin demokratikleşmesi için galiba bize de bir Tahrir Meydanı lazım" dedi.

 

Türkiye Yazarlar Sendikası Başkanı Mustafa Köz ise Özgür Gündem'in 20. yıl kutlamasını yaptığı, ancak bu kutlamaların hüzünlü olduğuna dikkat çekerek, 20 yılda bu yayımın 80'e yakın gazetecisinin öldürüldüğünü belirtti.

 

Ankara Düşünce Özgürlüğü İnisiyatifi'nden konuşan Mahmut Konuk KCK davaları hakkında, "Kürtler Kürt oldukları için yargılanıyor.  Aslında kim ne için yargılandığı pek belli değil. Mahkemelerin adı değişiyor ama mantığı değişmiyor" dedi.

 

* TMY kapsamında hapiste tutulan bazı yazarların kitapları da derlenmiş; şimdiye kadar derlenmiş yazarların isimleri şöyle: A. Dursun Yıldız, Ayşe Berktay, Aziz Tunç, Büşra Ersanlı, Cengiz Kapmaz, Cihan Deniz Zarakolu, Mahmut Alınak, N. Mehmet Güler, Yüksel Genç.