Oylama günü, tüm gün boyunca kurulan şikayet hattına gelen telefonların büyük bir kısmının mühürsüz oy pusulalarıyla ilgili olduğunu açıklayan Barolar Birliği "Avukatlarımızın bu durumda hukuki tavsiyesi, sandıklar açıldığında bu hususun tutanakla tespit edilmesi idi. Çünkü 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkındaki Kanun'un emredici 101.maddesinin 1.fıkrasının 3.bendi uyarınca, mühürsüz oy pusulaları geçersizdir." denildi.

BBC Türkçe'de yer alan habere göre, açıklamada "kanunun bu çok açık hükmüne rağmen, oylama devam ederken, 'mühürsüz oy pusulalarının dışarıdan getirildiğinin kanıtlanamadığı hallerde, bu pusulaların geçerli olacağına' karar verildiği" hatırlatıldı.

Barolar Birliği'nin açıklaması "Oysa aynı YSK, sadece birkaç saat önce, oy pusulalarına mühür basılmış olmasının sebebini "oylamada sahte oy pusulası kullanımını engellemek" olarak duyurmuştu" diye devam etti.

“TUTANAK TUTULMADI”

Açıklamada ayrıca "YSK'nın bu kararının sonucu olarak; dışarıdan sahte oy pusulası getirilip getirilmediğini kanıtlama imkânı kalmamıştır. Çünkü bir oy pusulasının dışarıdan getirilmiş olduğunun yegâne kanıtı, pusulada mührün bulunmamasıdır." denildi.

Türkiye Barolar Birliği, kendilerine gelen telefonlardan oylama sürerken alınan karar nedeniyle mühürsüz oy kullanılan durumlarda tutulması zorunlu tutanakların çoğu sandıkta tutulmadığı sonucunun çıktığını vurguladı.

Barolar birliği "basın aracılığıyla edindiğimiz bilgilere göre, pek çok sandıkta, oylama bittikten sonra, mühürsüz pusulaların arkası, sandık kurullarınca mühürlenmiş, gerekçe olarak da YSK'nın söz konusu kararı gösterilmiştir" dedi ve "YSK'nın kararının hem usulsüzlüklere hem de bunların ortaya çıkmasını sağlayacak tutanakların tutulmamasına neden olduğu" vurgulandı.