Orhan Miroğlu'nun ortaya attığı 'Kürtlere zenciler gibi pozitif ayrımcılık yapılabilir' açıklamasını, Ertuğrul Özkök'ün köşesine taşımasıyla tartışma büyüdü. Kürtlere pozitif ayrımcılık nasıl yapılmalı? Çözüm getirir mi? Özkök'ün belirttiği gibi 'Türkler alttan almalı mı?' BDP Grup Başkanı Selahattin Demirtaş, AKŞAM gazetesesinden Burcu Bulut’a şu açıklamalarda bulundu:

Pozitif ayrımcılık, bir grup, bir toplum ve bir ülke içinde cinsel yöneliminden, etnik kimliğinden veya inancından dolayı hak ve özgürlükler açısından toplumun geri kalmış kesiminin diğer kesimiyle eşit hale gelebilmesi için yapılacak avantajlı düzenlemelerdir.

EZİLENLERİN HEPSİ HAK EDİYOR

Tartışma Kürtlere pozitif ayrımcılık uygulanması üzerine başladı. Bu tartışmanın etnik kimlik üzerinden yürütülmesi doğru değil. Türkiye'de ezilenler ve ezenler vardır. Ezilenlerin içinde Kürtler de vardır. Evet, Kürtler görece olarak daha fazla eziliyor olabilir. Kültürel haklarıyla ilgili büyük sorunları var. Ama Türkler, Aleviler, Ermeniler, Museviler, başörtülüler, eşcinseller işçiler, kadınlar, yoksullar da var. Bütün bu gruplar Türkiye'nin ezilenleridir. İşte bu gruba giren herkes pozitif ayrımcılığı hak ediyor. Mesela işçi deyince Türk-Kürt ayrımı mı yapıyorsun? İşçi, işçidir. Tersanede can verdiğinde Türk ya da Kürt olmasına mı bakılıyor? Hayır. Ezenler kimlerdir? Bir avuç siyasetçi, bir avuç dolar milyarderi sermayedar, elinde medya gücünü bulunduran elitler. Bunlar Türkiye'de geri kalan kesimin hak ve özgürlüklerinden çok fazlasına sahip. 

ÜNİVERSİTE SINAVINI KALDIRALIM

Pozitif ayrımcılık yapılacaksa, birincisi Türk- Kürt ayırımı gözetmeksizin çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi alınmalıdır. İkincisi deniyor ki 'Kürtlere üniversite sınavında avantaj sağlayalım' Hayır! Bana kalırsa üniversite sınavını kaldıralım. Ne Türk ne de Kürt sınava girsin. Bütün yoksul ve emekçi çocukları üniversitelere girip okuyabilsin. Ortaokuldaki eğilimine göre bir üniversiteye yerleşebilsin.  Adaletsiz hiçbir şeyi desteklemem. Biri çıkıp dese ki 'Sadece Kürt öğrenciler sınavsız üniversiteye alınacak.' En başta tepkiyi ben gösteririm. Bunu asla kabul etmem. Kürt gençlerinin üniversiteye giriş oranının düşük olması zekalarının geriliğinden kaynaklanmıyor. Nedeni anadillerinde eğitim alamamaları ve Doğu'daki eğitimin altyapısının çok kötü olmasıdır. Yapılması gereken var olan ayrımcılığın kaldırılmasıdır. Çünkü Türk gençleri anadillerinde iyi eğitim alırken, Kürt gençleri kendilerine yabancı bir dilde kötü bir eğitim almaktadır.

Kürtlerin yaşadıkları bölgelerin altyapı hizmetleri geri kalmıştır. Ama siz Hakkari'ye pozitif ayrımcılık yapıp, yatırımları oraya yönlendirdiğinizde bu hizmetten sadece oradaki Kürtler faydalanmaz, orada yaşayan Türk, Arap, Çerkez kim varsa hepsi faydalanır. Diyarbakır'a yapılan bir eğitim-sağlık yatırımından sadece Kürtler değil, Diyarbakır'da yaşayan herkes faydalanır. Dolayısıyla 'pozitif ayrımcılık sadece Kürtlere yapılmalı' şeklinde bir tartışma yürütürseniz, bütün Türkiye'yi kan tahliliden, kafatası ölçüsünden geçirmeniz gerekir. Bu tartışma ezilen ve ezen tartışması olmalıdır. Ben bunu tepki görülmesinden çekindiğim için de söylemiyorum. Türkiye'de sadece Kürtler yaşamamaktadır.

BÖYLE TARTIŞMALARA İHTİYAÇ VAR

Ben  Ertuğrul Özkök'ün ve diğer köşe yazarlarının sürdürdüğü tartışmaya cevaben bunları söylemiyorum. Tartışmak her zaman alternatifleri çoğaltır.  Özkök köşe yazısında 'Herkes fikirlerini birbirlerine hakaret etmeden söyleyebilmeli' demiş. Gerçekten de böyle düzeyli tartışmalara ihtiyacımız var. Diğer yandan yazarların görüşlerine baktığımda katıldığım yönler olduğu gibi katılmadığım yönler de var.

KİMSEYİ KANDIRMAYIN

Ekonomik kalkınma açısından bölgesel ve yöresel teşvikler olabilir. Geri kaldığına inandığınız şehirlere örneğin Hakkari'ye, Artvin'e bölgesel teşvik uygulayabilirsiniz. Geri kalmış bölgelere eğitim ve sağlık gibi konularda yatırımlar yaparak pozitif ayrımcılık yapabilirsiniz.  Ama biz bunu sadece Kürtlere yapıyoruz falan diyemezsiniz. Kimse kimseyi kandırmasın. Diyarbakır ve İzmir arasındaki açığı kapatmak açısından bir pozitif ayrımcılık yapılabilir. Ama bu buradaki Kürtlere yapılmış bir pozitif ayrımcılık olmaz. Bu Türkiye'nin gelişmesi için bölgesel geri kalmışlığın giderilmesi olur.