İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan,  Adana’da düzenlenen “Herkes İçin İnsan Hakları" etkinliğinde gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Türkiye'de son iki yıldır gözaltında kaybetme olaylarının tekrardan başladığının altını çizen Türkdoğan, bu tip olayların daha çok Ankara'da yaşandığını ve şu ana kadar 10 vakada kendilerine başvuru yapıldığını vurguladı.

Türkdoğan, "Türkiye'de son iki yıldır gözaltında kaybetme olayları yeniden başladı. Bu tip olaylar daha çok Ankara'da yaşanıyor" dedi.

'GÖZALTINDA KAYBETMELER YENİDEN BAŞLADI'

Türkdoğan, "ölüm cezası yasağına” değinerek, Türkiye'nin bu yasağı siyasetin iç malzemesi olarak kullandığını dile getirdi.

"Ölümleri azaltmak ve ortalama yaşam süresini artırmak için pozitif önlemler alınmalıdır" diyen Türkdoğan, devletin ölümleri azaltmak için yaşam hakkını koruması ve önlem hükümlülüklerinin yerine getirmesi gerektiğine dikkat çekti.

Devletlerin yoğun olarak hak ihlallerini yaptığını savunan Türkdoğan, "yargısız infaz yasağına” da değinerek, 2016 yılı hak ihlalleri raporlarını hatırlattı.

'ETKİLİ SORUŞTURMA YAPILMIYOR'

Soykırım, insanlığa karşı suçlar ve savaş suçlarına da değinen Türkdoğan, soykırım suçundan yargılanan Sudan Devlet Başkanı Ömer Hasan Ahmed El-Beşir'le Türkiye'nin ilişkilerinin iyi olduğunu ifade ederek durumu vahim olarak değerlendirdi.

Devletin kamu görevlerinin yaşam hakkını ihlal ederek, cezasızlık hukukunu devam ettirdiğini savunan Türkdoğan, OHAL kapsamında çıkarılan KHK'lerle kamu görevlilerinin yanı sıra bazı gruplara cezasızlık hukukunun getirildiğini söyledi.

"Etkili soruşturma yapılmıyor" diyen Türkdoğan, şöyle devam etti:

"Cizre, Şırnak ve Sur'da binlerce insan öldürüldü. Savcı gidip de bunlara soruşturma açmadı. Türkiye'nin geldiği durum çok vahim. Devlet rapor düzenlemeye gerek duymuyor. Son 6 yıla bakıldığında Türkiye yaşam hakkının korunması noktasında en kötü durumda."

Cezasızlığın devletin politikası haline getirildiğini kaydeden Türkdoğan, “Cizre'de yaşananlarla ilgili tek bir suçlama yok ama bu komutan FETÖ'den tutuklu. Savaş bitmeden, barış süreci başlamadan bu politikalar bitmiyor. Bizim bir barışa ihtiyacımız var. Devletler insanları öldürmemelidir. Yaşam hakkını ihlal etmemesi gerekir" 

Kaynak: Mezopotamya Ajansı