Türkiye Mühedis ve Mimar Odaları Birliği, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarına yanıt olarak, ““Paralel ile çalışmıyoruz ama kafamızın dikine gidiyoruz” ifadeleri kullanıldı.

TMMOB'nun açıklamasında 14 yıl boyunca AKP hükümetinin özelleştirme politikasına, iç ve dış politikasındaki sorunlara dikkat çekildi. TMMOB'nin açıklaması şöyle:

"Kamunun ortak varlığı olan kıyılar, ormanlar, limanlar, dereler ve meralar Bakanlar Kurulu kararlarıyla şirketlere ve kişilere peşkeş çekilmektedir. Bununla da yetinilmemekte; kentlerimize, konutlarımıza ve yaşam alanlarımıza dönüşüm gerekçeleriyle el konulmaktadır. Özel mülkiyet de teminat altında değildir. Vatandaşı koruyacak hiçbir hukuki güvence kalmamıştır.

"Bizler kendi ülkesinde sömürge mühendis, mimar ve şehir plancısı olmaya razı olamayız. 'Paralel'le hiç kesişme noktamız olmadı. Kesişenler düşünsün. Ülkenin kurumlarını, toprağını-suyunu, ormanını-merasını, kıyısını-kumunu, parsel parsel yağmalamadık. Hep yağmanın karşısında olduk, teşhir ettik.

TMMOB: YAĞMALAYANLARIN KARŞISINDA OLDUK

"Paralel ile çalışmıyoruz ama kafamızın dikine gidiyoruz. Ülkemiz, halkımız, mesleğimiz ve geleceğimiz için büyük bir aşkla çabalıyoruz. Bilimi ve tekniği emperyalizmin ve sömürgenlerin değil emekçi halkımızın hizmetine sunmakta kararlıyız. Tarih yargılayacaksa böyle yargılasın...

Bir önceki gün Osman Gazi Köprüsü adı verilen İzmit Körfez Geçişi Köprüsü'nün açılışında konuşan Erdoğan şöyle dedi:

"Yapmak için, inşa etmek için mücadele ederken birileri de yıkmak için çalışıyor. Adı Mimarlar Mühendisler Odası. Bir yerde abide yükselecekse, hemen yargıya gitmek işleri. Dertleri inşa etmek değil, yıkmak. Bizim her projemiz birileri tarafından protesto edilip yargıya götürülmüştür. Hatta yargıdan engelleyici kararlar çıkartılmıştır. Çünkü bunlar paralelle beraber çalışıyor, tam paraleller. Köprü yaparız karşımızda bunlar.

"Turizm projesi yaparız, karşımızda bunlar. Konut yaparız, hastane yaparız karşımızda bunlar. Elektrik üretmek için baraj yaparız karşımızda bunlar. Kim bunlar; muhalefet partileri ile meslek odaları ile ünlüleriyle, ünsüzleriyle bunlar yıkım ekibi. Tabii Avrupa Parlamentosu gibi bunlara dışarıdan destek verenler var. Bu projeleri hayata geçirmek için teknik ve finansla mücadele etmedik, bir de bu yıkım ekibiyle mücadele ettik. Milletimiz bu mücadelede bizi yalnız bırakmadı. Önce haktan, sonra halktan aldığımız güçle projeleri hayata geçirmeye devam edeceğiz."

(Kaynak: Bianet)