Kars Kapalı Cezaevi’ndeki Kürt siyasetçi, avukat ve yazar Mahmut Alınak için korona virüsü nedeniyle yapılan tahliye başvurusu reddedildi.

Alınak cezaevinden yolladığı mesajda, “Bugüne kadar halkımız için mücadele verdik. Bunun bedeli canımızsa bir can değil bin can vermeye hazırız” dedi.

BAŞVURU GEREKÇESİZ REDDEDİLDİ

Geçtiğimiz şubat ayından tutuklanan Mahmut Alınak için avukat oğlu Bişar Alınak, Kars 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’ne tahliye başvurusunda bulundu. Alınak yaptığı tahliye başvurusunda, “Dünyayı saran ve önüne geçilemeyen, ölümler getiren virüs ne yazık ki ülkede de baş gösterdi. Toplum olarak her bireyin ölüm riskinin olduğu bir dönemden geçmekteyiz. Cezaevlerindeki koşullar yaşlı ve kronik rahatsızlığı olanlar ve hatta tüm tutuklu ile hükümlüler için üst düzey tehlike arz etmekte. Cezaevlerindekilerin kendilerini koruma şansı yoktur. Virüsü kapma durumunda cezaevlerindekilerin tedavi edilme şansı yok. Müvekkil yönünden yaşı ve kronik rahatsızlıkların olması virüse yakalanma durumunda geri dönülmez sonuçlar ortaya koyacağı açık ve kesindir. Aslolan yaşam hakkıdır. Yaşam hakkını savunmak insan olmanın gereğidir” dedi. Alınak, bu nedenlerden dolayı babasının yaşam hakkının gözetilmesi gerektiğini ve tutukluluk halinin kaldırılmasını istedi. Ancak Alınak’ın bu talebi gerekçesiz olarak reddedildi.

Demokrat Haber’e konuşan Bişar Alınak, “Madem cezaevleri steril neden 60 yaş üstü ve kronik rahatsızlığı olan memurlar izne ayrıldı. Bu husus bile tehlikenin ikrarı niteliğindedir. Evet uygulama doğru fakat adil değil. Yani memurlarımız bu virüsten ölmesin ama cezaevindekiler ölebilir deniyor. Bunu kabul etmiyoruz. Her can vicdanlarımızın korumasındadır. Cezaevlerini ve bu realiteyi ne kadar görmezden gelirseniz gelin bizler vazgeçmeyeceğiz. Yakınlarımızı kamu düzeni bahanesiyle ölüm riskiyle yaşamalarına izin vermeyeceğiz. Yargı bizim özgürlük dilendiğimizi düşünüyor. Biz yaşam hakkımızı savunuyoruz” ifadelerini kullandı.

‘HÜKÜMET CEZAEVİNDEKİLERİ UNUTTURMAYA ÇALIŞIYOR’

Bişar Alınak, babasının tahliye edilmemesine tepki gösterdi. Alınak tepkisini şu sözlerle anlattı: “Herhalde vicdanı kurumuş adaletten özgürlük dilediğimizi zannettiler. Biz yaşam hakkını savunarak bir talepte bulunduk. Adalet Bakanlığı, 60 yaş ve kronik rahatsızlığı olan infaz koruma memurlarına izin verdiğine dair bir genelge yayınlamış. Ancak aynı şeyi tutuklular için yapmıyor. Ceza infaz koruma memurları da tedirginlik yaşıyor. AKP hükümeti cezaevlerindeki insanları unutturmaya çalışıyor. Acil bir şekilde bütün tutuklulara ilgili çalışma yapılmalı. Durum böyle olunca çocuk istismarcıları, katiller yönünde de böyle bir şey olacak diye düşünülüyor. Bununla ilgili adli kontrol hükümleri, ev hapsi yöntemler var. Bunların hepsi uygulanabilir. Beğenmediğimiz Molla rejiminde bile insanlar salıverildi. Ama AKP insanları cezaevine atmaya devam ediyor. Korku imparatorluğunu böyle büyüttüler.”

Alınak, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a da şöyle seslendi: “Bu ülkenin cumhurbaşkanı bir şiir okudu diye cezaevine atıldı. Acaba kendisi cezaevindeyken korona virüs salgını çıksaydı eşi Emine Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan ne hissederdi? Meseleye buradan da bakmak lazım.”

Aynı zamanda cezaevine giden bir avukat olarak korona virüsüyle ilgili yeteri kadar tedbirin alınmadığının altını çizen Alınak izlenimlerini şöyle anlattı: “Cezaevinde kesinlikle önlemler yeterli değil. Örneğin ben virüs kapmış olabilirim. ‘Biz önlem alıyoruz’ algısı yaratılıyor. İnfaz koruma memurları dahil herkes bu durumdan şikayetçi. Bizim talebimiz 300 bin tutuklunun tahliyesiyle olduğu kadar 150 bin cezaevi çalışanıyla da ilgili.”

ALINAK’TAN MESAJ…

Alınak babası Mahmut Alınak’ın cezaevindeki mesajını da aktardı: “Babam, ‘Bugüne kadar halkımız için mücadele verdik. Bunun bedeli canımızsa bir can değil bin can vermeye hazırız’ dedi.”