Suruç Katliamı davası 28 Ağustos’a ertelenirken, katliamda çocuklarını kaybeden aileler duruşmada konuştu: “Adalet istiyoruz. Ölünceye kadar bu davanın takipçisiyiz." Mahkeme, sanığın duruşmaya bizzat getirilmesi ve davanın adliyede görülmesi taleplerini duruşma salonlarının küçük olması gerekçesiyle reddetti.

Urfa’nın Suruç ilçesi Amara Kültür Merkezinde 20 Temmuz 2015 tarihinde Kobanêli çocuklara oyuncak götürmek için Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) öncülüğünde bir araya gelen 300 genç, basın açıklaması yaparken IŞİD’in canlı bomba saldırısına maruz kalmış ve 33 kişi yaşamını yitirirken, 100’ü aşkın genç de yaralanmıştı. Saldırıya ilişkin Urfa 5’inci Ağır Ceza Mahkemesinde açılan davanın 5’inci duruşması, Urfa T Tipi Cezaevi Kampüsündeki duruşma salonunda görüldü.

‘ADALET VİCDANDA OLUR’

Duruşmada söz alan bütün mağdur ve müştekiler, bir süre önce kalp krizi sonucu yaşamını yitiren ve katliamda yaşamını yitiren Polen Ünlü’nün annesi Şennur Ünlü’nün bir önceki duruşmada “Adalet başucunuzda bulunan raflardaki kitaplarda değil, vicdanlarda olur” sözleriyle başladı. Katliamda yaralanan Volkan Uyar, “Yolda bebek mamaları dahi arandı. Ancak Amara Kültür Merkezi çevresinde hiç bir arama yoktu. Biz katliam gerçekleştiğinde yanan bedenleri kurtarmaya çalışırken, üzerimize gaz bombaları yağdırlar.

Buna neden olanlar davada sanık olarak yargılanmalıdır” dedi. Suruç ailelerinden katliamda yaşamını yitiren Ezgi Sadet’in annesi Sunay Sadet ise, “5 duruşmadır buraya geliyoruz. Sanki çocuklarımız burada her seferinde onları alıp gidecekmişiz gibi oluyoruz” diye konuştu. Murat Yurtgül’ün annesi Şemsê Yurtgül ise, ölünceye kadar bu davanın takipçisi olacaklarının altını çizdi.

‘DURUŞMA ADLİYEDE GÖRÜLSÜN’ 

Ailelerin ardından müşteki avukatları söz aldı. Söz alan avukatlar, ortak talepte bulunarak duruşmanın cezaevi kampüsünde değil, bir adliyede görülmesini Ankara 10 Ekim Gar Katliamıyla birleştirilmesini, sanığın duruşmalara bizzat getirilmesini talep etti. Avukat Can Tonbul ise, geçen duruşmada yaşamını yitirenlerin eşyalarının ailelerine verileceğine dair bir karar verildiğini, ancak kararın yerine getirilmediğini, ailelerin eşyaları hâlâ alamadığını söyledi.

Can, 31 emanet eşyanın ailelere teslim edilmesi talebini yineledi. Mahkeme verdiği aranın ardından sanığın duruşmaya bizzat getirilmesi ve davanın adliyede görülmesi taleplerini duruşma salonlarının küçük olması gerekçesiyle reddetti. Katliamda yaşamını yitirenlerin eşyalarının ailelerine verilmesine dair mahkemenin karar verdiğini, ancak eşyalar içerisinde para da olduğu için Sulh Hukuk Mahkemesi’nin de bir karar vermesi gerektiğini belirtti.

Kaynak: MA