Suruç Aileleri İnisiyatifi, Suruç katliamının tek davasında Suruç eski Emniyet Müdürü Mehmet Yapalıal'a verilen 7 bin 500 TL’lik cezaya tepki gösterdi.

Aileler,"Bir kez daha 33 düş yolcusunu katlettiler. Kararı tanımıyoruz. Adalet dışında hiçbir talebimiz yok” dedi.

Suruç Aileleri İnisiyatifi, Suruç katliamında sorumluluğu olan eski İlçe Emniyet Müdürü Mehmet Yapalıal'a verilen 12 taksitli 7 bin 500 TL’lik cezaya ilişkin İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi’nde basın toplantısı düzenledi.

Toplantıya, Suruç katliamında yaralı kurtulanlar, Suruç İçin Adalet Platformundan Avukat Taylan Savran, Halkların Demokratik Partisi (HDP), Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) ve Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) üyeleri, Ölümsüzlerin ve Tutsakların Sesi Platformu (ÖTSP), 10 Ekim'de Ankara'da yaşamını yitirenlerin aileleri, BEKSAV yöneticileri ile çok sayıda kişi katıldı.

Suruç Aileleri İnisiyatifi'nden Hacer Elçin, Suruç eski Emniyet Müdürü Mehmet Yapalıal'ın yargılandığı davada verilen karara tepki göstererek, "Ödül gibi ceza verildi, 7 bin 500 TL para cezası, 12 takside bölündü. Bu kararı kesinlikle kabul etmiyoruz" ifadelerini kullandı.

'KATLİAMA GÖZ YUMULDU’

Suruç katliamında oğlu Çağdaş Aydın'ı kaybeden, kendisi de ağır yaralanan Fethi Aydın tarafından okunan basın metninde ise, "Bir kez daha 33 düş yolcusunu katlettiler" denildi.

Baba Aydın, Yapalıal'ın yargılandığı davanın, Suruç katliamına ilişkin tek kamu görevlisinin yargılandığı dava olduğunu hatırlattı.

"Görevi kötüye kullandığı" iddiasıyla açılan davada Yapalıal'a verilen cezanın "ödül" olduğunu vurgulayan Aydın, "Canlı bomba saldırısı olabilir" yönündeki uyarıları dikkate almayan devlet ve Emniyet yetkililerinin katliama göz yumduğunu söyledi.

Suruç'a gittikleri sırada yolda defalarca durdurularak, didik didik arandıklarını hatırlatan Aydın, ailesinin "IŞİD'e katıldı" diyerek ihbar ettiği canlı bombanın ise elini kolunu sallayarak Suruç'a geldiğini söyledi.

Aydın, "Bunu adı hukuki olarak da vicdan olarak da 'görevi kötüye kullanmanın' çok daha fazlasıdır" dedi.

'TİYATROYU ADALET DİYE YUTTURAMAZSINIZ'

Bu adaletsizliğin ilk olmadığını, Türkiye'de böyle örneklerin çok olduğunu belirten Aydın, "Daha önce de söyledik: katliamda sorumluluğu olan birçok kamu görevlisini kaçırıp, sadece birini 'yargılayarak' bizi kandıramazsınız. 'Yargıladığınız' o kamu görevlisine de 7 bin 500 TL ceza vererek adaleti sağlayamazsınız. Daha önceki başkaca siyasi katliam davalarında da sergilenen tiyatroyu bize 'adalet' diyerek yutturamazsınız. Tırnağına dünyaları değiştiremeyeceğimiz canlarımıza 'fiyat' biçerek bizim yüreğimizi soğutamazsınız” diye konuştu.

Dün yaşanan kararın, ülkedeki yargı mekanizmasına neden zerre kadar güvenilmediğinin kanıtı olduğunu ifade eden Aydın, "Biz 7 bin 500 TL'lik adalet, kaybettiklerimize biçilecek herhangi bir maddi değeri tanımıyoruz. 'Adalet' dışında hiçbir şeyi kabul etmiyoruz" dedi.

Aydın, tüm adalet arayıcılarıyla mücadelelerini bundan sonra da sürdüreceklerini belirterek, "Katiller, katliamda sorumluluğu olanlar ve bu sorumluları aklayanlar bilsin ki, iki cihanda da ellerimiz yakalarında olacak" ifadesinde bulundu.

AVUKAT SAVRAN: HİÇBİR ŞEY BİTMEDİ

Suruç İçin Adalet Platformu'ndan Avukat Taylan Savran, davanın başından beri hukuksuz olduğunu savunarak, 540 gündür dosya üzerinde gizlilik kararı olduğunu hatırlattı.

Yapalıal'ın ifadesinin Muğla'dan avukat ve ailelerden gizli bir şekilde alındığını anımsatan Avukat Savran, mahkemenin yüz yüzelik ilkesinin ihlal edildiğini söyledi.

Avukat Savran, mahkemenin ilk aşamadan itibaren tavrını ortaya koyduğunu ifade etti.

 Yapalıal'ın, "Görevi ihmal"den değil, "İhmal sebebiyle ölüme sebep vermekten" yargılanması gerektiğini söyleyen Avukat Savran, "Hiçbir şey bitmedi. Antep Bölge Mahkemesi'ne başvuru yaparak, yeniden yargılama yapılmasını ve Yapalıal'ın duruşmaya getirilmesini isteyeceğiz. Hukukun ne karar verdiği önemli değil, önemli olan adalet mücadelesinden vazgeçmememizdir" dedi.

YILDIZ: BİZE HESAP VERMELİLER

Katliamda yaşamını yitiren Cemil Yıldız'ın eşi Sultan Yıldız ise kararı asla kabul etmeyeceklerini belirterek, sonuna kadar mücadele edeceklerini söyledi. Yıldız, "Bize hesap vermeliler, soracağımız bir hesap olmalı" şeklinde konuştu.

Uğur Özkan'ın ağabeyi Süleyman Özkan da başından beri yargılamanın göstermelik olduğunu kaydetti. Özkan, "Bu coğrafyada yaşanan katliamların hesabı verilmedi. Ama biz ne gerekiyorsa yapacağız ve katillerin yakasını bırakmayacağız" dedi.

BUDAK: BİZ HALKLARIN ADALETİNE İNANIYORUZ

Kararı tanımadıklarını söyleyen katliamda yaşamını yitiren Vatan Budak'ın babası Murat Budak ise, "Bütün devletler katildir ve katiller de, katilleri korur. Biz halkların adaletine inanıyoruz, halkların hesap soracağını biliyoruz. 33 düş yolcusunun düşleri yarım kalmayacak sözünü buradan veriyoruz” dedi.

Katliamda yaralanan SGDF üyesi Ulaş Alankuş da, katliamdan beri her alanda adalet mücadelesini sürdürdüklerini hatırlatarak, "Bu mücadeleye sokakta başladık, sokakta devam edeceğiz. Onların yargısına, adaletine güvenmiyoruz. Adalet için mücadele edeceğiz" diye kaydetti.

Suruç aileleri, 20 Ocak'ta da Kadıköy Halitağa'da olacaklarını duyurarak, destek çağrısı yaptı.

(Kaynak: Dihaber)