Şule İdil Dere’nin avukatı Murat Özveri, 12 Mayıs tarihinde Kadıköy’deki Yoğurtçu Parkı içerisinde yaya yolunda yürüyüş yaparken çamur taşıma kamyonunun çarpmasıyla hayatını kaybeden Şule İdil Dere davasına ilişkin Jin Haber Ajansı’na (JINHA) konuştu. 

Murat Özveri, yaya yolunda böyle bir olayın yaşanmasına ve tedbir alınmamasına ilişkin, "Şule İdil'in hayatını kaybettiği olayda, yayalar için hiçbir güvenlik önleminin alınmamış olduğu güvenlik kameralarının görüntüleriyle ortaya çıkmıştır. Yaya yolu kapatılmadan, üstelik kamyonun önünde ve arkasında 'işaretçi', halk arasında 'gel geçci' denilen görevliler olmadan bir kamyonun yaya yoluna girmesi başlı başına hukuksuzluk ve sorumsuzluktur'' ifadelerini kullandı.

'HERKES İHMALİN SONUÇLARINA KATLANMAK ZORUNDA'

Bu olayda meydana gelen durumun kusur değil, yasanın açık emri yerine getirilmediği için olası kast olduğunu söyleyen avukat Özveri, sözlerine şöyle devam etti: "Hukuk işleyecekse, herkes kusur veya ihmalinin sonuçlarına katlanmak zorundadır. Aksi halde adaletten, hukuk devletinden söz etmek olanaklı değildir. Üstelik Şule İdil Dere olayını araç sürücüsünün kusurlu bir davranışı olarak açıklamak da olanaklı değildir. Burada kusur değil, yasanın açık emrini yerine getirmeme ve bu nedenle gencecik bir insanın ölmesi gerçeği var. Eğer yasanın açık bir yükümlülüğünü yerine getirmemişseniz, bu nedenle de bir insan ölmüşse buna artık kusur denmez. Hem aile hem ailenin avukatları olarak biz olayın tüm sorumlularının yargılanmasını talep ediyoruz. Tüm gayretlerimiz, olayın tüm sorumlularının adalete hesap vermesini sağlamaya dönük olacaktır.''

İBB SORUMLUDUR’

Savcılık tarafından başlatılan soruşturmada kamyon şoförü sanık olarak gösteriliyor fakat aile ve avukatları soruşturma kapsamının genişletilmesini olayın sebep sonuç zinciri içerisinde ele alıp neticenin doğmasına neden olan herkesin hata, kast ya da kusurunun araştırılmasını istiyor. Bilirkişi ve olay yeri keşfi gibi talepleri olduğunu dile getiren Özveri, "Olay bir yanıyla trafik kazası gibi algılansa bile İstanbul Büyük Şehir Belediyesi (İBB) araç sahibidir; bu nedenle araç sahibi olarak bu kazadan sorumludur. İBB işin sahibi olarak, varsa orada İBB'den iş alan tüzel veya gerçek kişi işverenler olarak şantiye içerisinde iş güvenliği önlemlerini almadıkları için sorumludur'' dedi.

'İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ BELGELERİ VERMEMİŞTİR'

İBB ve Kadıköy Belediyesi'ni işaret eden Murat Özveri, "Bu hizmeti verirken önlem almak, düzenleme ve eşgüdüm sağlamak, denetlemek, kısaca yasalar gereği, insanlara zarar vermeden kamu hizmetini gerçekleştirmek zorundadırlar. Net olan bir şey var ki İdil'i ezen kamyonun sahibi İBB'dir. İBB, araç sahibi olarak sorumludur. İBB eğer bu işi bir alt işverene verdiyse asıl işveren olarak da sorumludur" dedi.

BELEDİYEDEN HALA BELGE YOK!

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin hala belge vermediğini aktaran Özveri, "Halen İstanbul Büyükşehir Belediyesi bize Yoğurtçu Parkı yaya yolunu kullanarak Kurbağalıdere'den balçık çıkarma işini kendisinin mi yaptığını söylememiş ya da varsa işi alan taşeron firmaların adını, aralarındaki hukuki ilişkinin niteliğini gösterir belgeleri vermemiştir'' şeklinde konuştu.

'İBB YETKİLİLERİ DAHİL TÜM SORUMLULAR SORUŞTURULMALI'

Avukat Murat Özveri, soruşturmanın geldiği noktaya ilişkin değerlendirmelerini şöyle kaydetti:

"Soruşturma savcısının Temmuz kararnamesi ile tayini çıktı. Dosya yeni bir savcıya verilecek ve iddianame hazırlanacak. Bu iddianame mahkemeye verilecek, mahkeme iddianameyi yeterli bulursa duruşma günü verilecek ve yargılama başlayacak. Soruşturmanın genişletilmesini, sadece kamyon şoförü değil İBB yetkilileri dahil tüm sorumlularının soruşturmaya dahil edilerek, adaletin sağlanmasını, kamu vicdanını rahatlatacak, maddi gerçeklikle hukuku örtüştürecek adil bir yargılanmayı, makul süre içerisinde talep ediyor ve bekliyoruz."