Soma'da madende hayatını yitiren 25 yaşındaki Uğur Çolak mezarına konan çiçekler, taraftar atkıları, bir ilkokul öğrencisi tarafından yazılmış mektup ve başka bir öğrencinin resmiyle uğurlandı. Resimde madene sapasağlam giren ve sedyeyle cenazesi çıkan insanlar yer aldı.

Radikal'den İdris Emen'in haberine göre; Soma katliamında hayatını kaybeden 25 yaşındaki Uğur Çolak’ın eşi Duygu Çolak eşinin mezarını ziyaret etti. Uğur Çolak’ın mezarında bir ilkokul öğrencisinin çizdiği bir resim vardı. Resim, Çolak ve arkadaşlarının madene sağlam girdiğini ancak madenden sedye ile çıktığını gösteriyordu. O resim için Duygu Çolak, ‘’Soma’yı anlatan en anlamlı resim’’ dedi.

MADENCİ BABA OĞLUNUN OKUMASINI İSTİYORDU

25 yaşındaki Uğur Çolak’ın babası madencilikten emekli olmuştu. Babası madencilik yaparken bir patlamadan sağ kurtulduğu için çocuklarının madencilik yapmasını istemiyordu. Çocuklarının okumasını çok istedi. Ancak evin en büyük çocuğu olan Uğur, liseyi bitirdikten sonra maddi sebeplerden dolayı okumayı bıraktı. Önce askere gitti, döner dönmez Duygu Çolak’la evlendi. Bir çocuğu oldu. Ailesini geçindirmek ve üniversitedeki kardeşini okutmak için iki yıl önce madenciliğe başladı. Faciada cesedine 24 saat sonra ulaşıldı. Cenazesi belediye mezarlığına defnedildi. Uğur’un mezarını ziyaret eden eşi Duygu Çolak yaşadıklarını, “Madende mahsur kaldığını duyunca apar topar madenin önüne gittim. 24 saat boyunca madenin kapısında hiç uyumadan bekledim. O gün benim ömrümün en uzun günüydü. Eşimin hayatını kaybettiği ilan edilince yıkıldım. Şimdi her gün mezarını ziyaret ediyorum” sözleriyle anlattı.

EŞİ MEZAR BAŞINDA MEKTUP VE RESMİ FARK ETTİ

Duygu, eşinin mezarına sarıldıktan sonra dua etti. Uğur’un mezarında Kasımpaşa ve Beşiktaş takımının atkısı ile çiçekler vardı. Daha sonra elleriyle mezarın toprağını düzeltti. O sırada Duygu’nun gözüne bir ilkokul öğrencisinin çizdiği bir resim ile bir başka öğrencinin yazdığı ve ‘sevgili arkadaşım’ ile başlayan bir mektup ilişti.

Önce mektubu okudu, mektubu yerine bıraktı. Daha sonra resme uzun uzun baktı. Resim, Uğur ve arkadaşlarının madene yürüyerek girdiğini, madenden sedyelerle çıktığını gösteriyordu. Çolak, ailesine dönerek, “Soma’yı anlatan en anlamlı resim bu” dedi. “Uğur’da bu madene sağ girdi, sedye ile çıktı” dedi.

Duygu Çolak’ın okuduğu ve ‘sevgili arkadaşım’ ile başlayan mektup ise ismi bilinmeyen bir ilkokul öğrencisi tarafından yazılmıştı. Mektup Uğur Çolak’ın ailesine yazılmıştı. Mektupta şunlar yazılıydı: ‘’Sevgili arkadaşım… Sizi çok seviyoruz. Babam, dayım ve amcam öldüğünde çok üzülmüştüm. Ama anneniz her zaman yanınızda olacak. Siz nerede olursanız olun biz hep sizin yanınızda olacağız. Canım arkadaşlarım, bu herkesin başına gelebilir. Eğer bir şeye ihtiyacınız olursa lütfen çekinmeyin. Biz size her şeyi getiririz. Arkadaşlarım size çok ama çok selam yolluyor. Sizi çok özlüyorum.’’