Şırnak Barosu İnsan Hakları Merkezi, 14 Ocak'ta polis kurşunuyla kafasından vurularak hayatını kaybeden 12 yaşındaki Nihat Kazanhan'la ilgili bir araştırma raporu hazırladı. Rapora göre Kazanhan özel harekat polisleri tarafından vuruldu. Raporda, Kazanhan'ın vurulduğu bölgeye halen olay yeri inceleme ekiplerinin gönderilmeği belirtildi.

Radikal'den İdris Emen'in haberine göre, raporda, ‘’Yafes Mahallesi, Berivan Caddesi üzerinde bulunan boş bir arsada çocukların oyun oynadığı esnada güvenlik güçlerinin bölgeye gelmesi, 50’ye yakın biber gazı atması, çocukların kaçması üzerine hedef gözetilerek çocukların üzerine kurşun sıkılması neticesinde 12 yaşındaki Nihat Kazanhan öldürülmüştür” denildi.

Raporda şu tespitlere yer verildi:

- 12 yaşındaki Nihat Kazanhan’ın görgü tanıklarının anlatımlarına göre devriye gezen özel harekatçı olduğu düşünülen bir güvenlik görevlisi tarafından araçtan inilerek öldürme amaç ve kastıyla doğrudan ateş açılarak vurulduğu,

- Nihat Kazanhan vurulduktan sonra araçtan inen güvenlik görevlisince ‘hepinizi böyle geberteceğim’ İfadelerinin cinayetin kin ve düşmanlık saikiyle yapılarak diğer kişi ve kesimlere gözdağı vermek ve tehdit etmek niyetini taşıdığı,

- Olay gününde yasadışı ve benzeri hiçbir eylem olmamasına rağmen çocukların oyun alanında devriye gezen zırhlı araçların çocukları kışkırtmak istediği, biber gazı kullanıldığı, geçerli hiçbir sebep olmaksızın farklı bir silah türü olduğu düşünülen silahla çocukların üzerine kurşun sıkıldığı, işlenen cinayetin HDP heyeti tarafından yapılan çözüm sürecine desteğin sağlanması, barışın gerçekleşmesi için gereken her türlü özenin gösterilmesi ve sağduyu açıklamasından hemen sonra işlenmesi olayın tasarlanarak ve planlı bir şekilde gerçekleştirildiğini,

- Olaydan sonra, çocuğun vurulduğu yere olay yeri incelemenin gönderilmemiş olması ve bunun sonucunda soruşturmanın tam ve eksiksiz olarak tamamlanmasının önüne geçilmiş olması, suç faillerinin ortaya çıkaracak delillerin toplanamaması ve bu haliyle delillerin karartılması yönünde güçlü kuşkuların bulunması,

- Uzun bir süredir meydana gelen olaylara rağmen ve her defasında emniyete ait araçların plakasız olması nedeniyle olay faillerinin kendileri olması hususunda güçlü şüpheler olmasına, gerek basına yansıyan açıklamalarda gerekse de yapılan görüşmelerde dillendirilmiş olması karşısında ısrarla araçların Trafik Kanunu'na aykırı bir şekilde plakasız olması,

- Cizre ilçemizde son bir ay içerisinde 5 çocuğun katledilmesi karşısında devlet yetkililerinin olaylara karşı her defasında kolluk kuvvetlerince meydana gelmediği ifade etmesi ancak Cizre’ de buna ilişkin ciddi araştırma ve incelemelerin yapılmayarak, ziyarette dahi bulunmayarak devlet yetkililerinin görevlerini ihmal ettiklerini ve asayiş konusunda zaafiyetleri meydana getirdiği,

- Özetle; Olayların aydınlatılması yönünde herhangi bir çaba gösterilmemiş olması, Kamuoyunda ciddi kaygılar yaratmakla birlikte, devlete karşı güveni derinden sarsmış ve hukuka karşı olan inancı kırmıştır.