İzmir’de 24 Eylül günü ‘çakmak gazı çektiği için’ öldüğü yönünde tutanak düzenlenen Yiğitcan Camgöz’ün ölümü TBMM gündemine taşındı. CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, 14 yaşındaki Camgöz’ün polis tarafından darp edilip biber gazı sıkılmasından sonra öldüğüne dair güvenlik kamerası kayıtlarının ortaya çıktığını belirterek söz konusu polislerin görevde olup olmadığını sordu.

Tanrıkulu Başbakan Binali Yıldırım tarafından yanıtlanmasını istediği soru önergesinde, Yamanlar Semti Postacılar Mahallesi’ndeki bir parkta 24 Eylül günü bir kişinin ölü bulunduğunu, durumun 112 Acil Servis’e bildirilmesi üzerine olay yerine gelen gelen sağlık ekiplerinin 14 yaşındaki Yiğitcan Camgöz’e ait  cenazeyi yakında bulunan Medikal Park hastanesine götürdüğünü belirtti.

“Hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen Camgöz’ün hayata döndürülemediği”nin ifade edildiğini söyleyen Tanrıkulu, “Çakmak gazı ile ölüm” şeklinde hazırlanan polis ve İzmir Karşıyaka Cumhuriyet Başsavcılığı tutanaklarının ortaya çıkan görüntülerle yalanladığını ifade etti.

“MEDİKAL PARK HASTANESİ’NDE NEDEN ‘ZEHİRLENME’ DENDİ?”

Bu görüntü kayıtlarının doğru olup olmadığını, doğruysa Camgöz’le ilgili düzenledikleri “sahte” tutanaklar ve düzenleyenler hakkında yasal işlem yapılıp yapılmayacağını, darp ederek biber gazı sıkan polis ya da polisler soruşturma başlatılıp başlatılmayacağını soran Tanrıkulu, “Yiğitcan Camgöz’ün götürüldüğü Medikal Park Hastanesinde düzenlenen “Adli Raporda” olayın niteliğinin ‘zehirlenme’ olarak ifade edilmesinin gerekçesi nedir?” diye sordu.

Hastane yöneticileri ve “çakmak gazı çekti” yönünde bilgilendirme yaparak yaşama döndürecek olası bir doğru müdahaleyi engelleyen polisler hakkında ne tür işlem yapılacağını da soran Tanrıkulu, “Bahse konu polisler 6 Ekim 2017 tarihi itibariyle halen görev başında mıdır? Görev başında ise, bu durumun gerekçesi nedir?” dedi.