Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, Türkiye Yeşilay Cemiyeti ve Dünya Sağlık Örgütü tarafından Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen ‘Global Alkol Politikaları Sempozyumu’nda 'milli içkimiz ayrandır' sözlerinin ardından ilginç bir gelişme yaşandı.

Türkiye Geleneksel Alkollü İçki Üreticileri Derneği'nce (GİSDER), Türk rakısının Avrupa ve tüm dünya ülkelerinde de 'Türk içeceği' olarak tescil edilmesi yönünde çalışma başlatıldı.

GİSDER'in iki yıldır yürüttüğü çalışmalar kapsamında ilk olarak Türk Patent Enstitüsü'ne (TPE) 'Türk Rakısı' olarak tescil yaptırıldı. Ardından TPE aracılığıyla Avrupa ve dolayısıyla tüm dünyada Türk rakısının 'Türkiye'nin milli içkisi' olarak tescili için girişimde bulunuldu.

Türkiye'de tescilin 'Türk rakısı' olarak GİSDER tarafından yaptırıldığını belirten dernek başkanı Egemen Demirtaş, rakının Türkiye'de üretilen ve bizim yapımıza özgü teknikle üretilen içki olduğunu söyledi. Türk rakısının Avrupa'da ise henüz resmi olarak tanınmadığını belirten Demirtaş, şöyle dedi:

"GİSDER'in bir başvurusu oldu. Avrupa'da da Türk rakısı, AB Komisyonu Kodeksi'nce bir ürün olarak tanımlanacak. Tanımlarken de Türkiye'de üretildiği hususu kayda geçecek. Dolayısıyla artık yurtdışı ve başka yerlerde bizim rakımıza uygun olmayan, tarifine uygun olmayan ürünler üretilemeyecek. 2 yıl önce AB Komisyonu Kodeksi'ne başvuru yapıldı. Önümüzdeki 1 yıl içinde tescil edilmesini bekliyoruz. Çünkü Avrupa'da da Kodeks'in içerisinde viski, brendi, şampanya, konyak var. Yeni bir ürün olarak rakının da eklenip yayınlanması gerekiyor."

ALMANLAR DA RAKI ÜRETİMİNE BAŞLADI

Rakının tescili için Türkiye dışında herhangi bir ülkeden başvuru olmadığını belirten GİSDER Başkanı Demirtaş şöyle devam etti:

"Ancak Almanya'da üretilen, kategori isminde rakı yazılan, üzümden üretilmemiş, anasonla damıtılmamış, herhangi bir alkole anason esansı katılarak üretilmiş ürünler çok ucuza satışa sunuluyor. Kalitesi bizim ürünlerimizin çok altında. Ama yeni düzenlemeyle artık bu ürünler olamayacak ve Türk rakısı da hak ettiği kaliteyle tüketicilere sunulacak. O da genel olarak bizim Avrupa'daki itibarımızı artıracak."