İstanbul Esenyurt'ta Gökçe Yaşar, evinin önünde polisin saldırısına uğradı. Ortaya çıkan kamera kayıtlarının ardından gündeme gelen olayda polisler Yaşar'a şiddet uygulamış, cinsel taciz tehdidinde bulunmuş ve hakaret etmişti. Polisler, daha sonra Yaşar'a polis aracında da yumruk atarak şiddet uygulamaya devam etmişlerdi. Yaşar, rapor almak için götürüldüğü hastanede ise doktorun polislere yönelik "Az bile yapmışsınız" sözlerine maruz kaldı ve rapor alamadı. 

Bütün bunların sadece şort giydiği için başına geldiğini söyleyen Gökçe Yaşar ve avukat Eren Keskin, ARTI TV'de ekrana gelen Haber Peşinde programında, yaşananları Erk Acarer'a anlatı. 

'KARALANMAYA ÇALIŞMAM BENİ EKSTRA ÜZDÜ'

Yaşar, "Ben gerçekten çok kötü bir olay yaşadım ve hâlâ psikolojisinden çıkamıyorum. Tersi yansıtılıyor ama benim istediğim sadece polisin ceza alması. Yaşadığım bu olay üzerine Emniyet'in yaptığı açıklama da çok canımı yaktı. Benim elimde görüntüler var, verilen yanlış raporlar var ve buna rağmen karalanmaya çalışmam beni ekstra üzdü. Amacım Türk Polis Teşkilatını karalamak filan değil. Sadece bu polisin görevinden alınmasını istiyorum." dedi. 

'BÜTÜN DÜZENİM BOZULDU, EVİME GİDEMİYORUM'

Kendisine şiddet uygulanırken hiçbir şey yapmadan olayı seyreden site güvenliği için "En az onlar da polis kadar suçlu. Site yönetimine güvenlik görevlilerinin gitmesi gerektiğini söyledim. Site yönetimi asla yanımda olmadı. Pandemiden dolayı işten çıkartamadıklarını söylediler" diyen Yaşar, "Ben de 'en azından bunların yerine güvenlik şirketinden başkalarının gelmesini' söyledi. Bunu da yapmadılar. site içerisinde hâlâ onları görüyorum ve içlerinden bir tanesi elleri cebinde beni izleyip üzerime doğru geliyor. Bütün düzenim bozuldu, gerçekten evime de gidemiyorum" şeklinde konuştu.

'BEN ONU NASIL DARP EDEBİLİRİM?'

Olayın üzerinden 6-7 ay geçmesine rağmen neden şimdi ortaya çıktığıyla ilgili yapılan eleştirilere yanıt veren Acarer ise "Çünkü kamera kayıtları savcılıktan yeni çıktı. Öyle hemen kayıtlara ulaşmıyoruz" dedi. Acarer, bazı kişilerin "kötü niyetli bir şekilde" Yaşar için "Çantasıyla polise saldırdığını" aktardı ve böyle olsa bile bunun polisin bu davranışını haklı çıkaramayacağını söyledi.

Yaşar da "Zaten kamera kayıtlarında açıkça görülüyor. Dümdüz yürüyorum, arkamdan geliyorlar. Kamera kayıtlarında ses kaydı olmasını çok isterdim. Daha aracın içinden inmeden hakaretler etmeye başladı zaten. Benim polise vurmadığım, bağırmadığım ve sakin kaldığım belli zaten. Gözle görülen bir şeyi nasıl inkar edebiliyorlar, inanamıyorum. Bunların hepsi suçlama ve kabul etmiyorum. Çünkü polise tek kelime etmedim. Zaten göğüs kafesimde oturuyor o anda, ben onu nasıl darp edebilirim?" diye konuştu.

KESKİN: BU BİR SİSTEMATİK

Davayı sahiplenen avukat Eren Keskin ise "Kadına yönelik şiddetin failinin resmi güçlerden biri olması durumunda her zaman bir cezasızlık politikası geçerli. Bu eskiden beri süregiden bir şey. Eğer kamera görüntüleri olmasaydı soruşturma bile açılmayacaktı. Burada bir sistematikten söz edebiliriz. Yani işkence ve kötü muamele uygulamalarında sadece bunu gerçekleştirenler değil suçlu olanlar. Şiddeti raporlamayan Adli Tıp hekimleri, soruşturma açmayan savcılar, beraat kararı veren hakimler; bu bir sistematik. O nedenle Gökçe Yaşar'ın dosyasını da böyle görmek gerekiyor." dedi.

Keskin, "Dosyada gördüğümde gözlerime inanamadığım bir şey var: Açıkça işkence tanımına giren eylemlerin yapıldığının bilinmesine rağmen savcının dosyayı 'basit yaralamadan' açması ve basit muhakeme usulüne tabi kılması ve hakimin de bunu kabul etmesi. Duruşma bile olmadan hakim karar verecek. Savunma makamının katılımı engellenmek isteniyor." diyerek Yaşar'a yönelik "Az bile yapmışsınız" ifadelerini kullanan Esenyurt Devlet Hastanesi'ndeki doktor için Tabipler Odası'nın soruşturma başlatacağını ve dosyanın Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesini talep ettiklerini söyledi. 

"Şiddete maruz kalan bir kadının güçlü durması çok önemli" diyen Keskin "Bu nedenle Gökçe'nin yaptığı çok önemli ve diğer şiddet gören kadınlar için de yol gösterici olduğunu düşünüyorum. Kadın dayanışmasıyla bu durumun değişeceğini düşünüyorum." diye konuştu. 

Kaynak: Artı Gerçek