Hakkari'nin Yüksekova ilçesinde bir yıl önce özel hareket polisleri tarafından başına torba geçirilerek yeğeni ile birlikte gözaltına alınan ve ardından tutuklanan Ömer Aybar, tahliye olduktan sonra başına gelenleri Özgür Gündem'e anlattı.

Aybar, “Günlerce başımda torbayla sorgulandım. Gözlerimin önünde yeğenime işkence edildi. Doktor, ‘Niçin infaz etmiyorsunuz’, polis ise ‘Bir iğne vur ölsün’ diyordu.” “Günlerce başımda torbayla sorgulandım. Gözlerimin önünde yeğenime işkence edildi. Doktor, ‘Niçin infaz etmiyorsunuz’, polis ise ‘Bir iğne vur ölsün’ diyordu.” dedi.

İşte Aybar'ın anlattıkları:

"GÜNLERCE BAŞIMDA TORBAYLA SORGULANDIM"

“24 Eylül günü helikopter destekli çok sayıda maskeli özel hareket polisi tarafından aynı anda hem ilçeye bağlı Navdiyan (Bulgurlu) köyündeki evime hem de Yüksekova merkezdeki ağabeyimin evine baskın yapılarak, yeğenlerim ile beraber gözaltına alındım. Yüksekova Emniyet Müdürlüğü’nde 5 gün boyunca, fiziki ve psikolojik işkenceye tabi tutuldum. Zaten devletin vahşi yüzünü ailece görmüştük. Bu süreçte de adeta Amerikalıların Türk askerine uyguladıkları çuval geçirme intikamı, çarşı merkezinde yüzlerce insanın gözleri önünde benim şahsımda alındı. Günlerce başımda torbayla sorgulandım. Sorgucular, polis öldürdüğümü söylemem için gözlerimin önünde 17 yaşındaki yeğenime işkence ettiler. Yeğenime, ‘Sen amcanın suçlu olduğunu, amcanın polisi vurduğunu söyle. Bu şekilde ifade ver, biz seni lüks üniversitelerde okutup, sana para vereceğiz’ dediler. Günlerce süren işkencelerden sonra, ‘Senin bu işle alakan yok ama bize iki isim verirsen kahraman olursun, direnirsen katil olursun’ dediler. Çeşitli işkence ve izlere rağmen emniyete getirilen doktor, ‘Bu adamı niçin infaz etmiyorsunuz’ deyince polisler de ‘Bir iğne vur ölsün’ dedi. Devletin ‘kayıp kültürü’ o gün orada da devredeydi. 5 günün sonunda hastaneye götürüldüm, ancak doktorun tehdit edilmesi sonucunda sağlam raporu verildi.”

DELİL: ELBİSELER VE ŞİİRLER

Van 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan davada Aybar, “örgüt üyesi olmak” ve “adam öldürmekten” yargılanmaya başlandı. Hakkında istinat edilen iddiaları destekler kanıt olmamasına rağmen polisin, çeşitli etkinliklerde giydiği yöresel kıyafetleri ve şiirlerini delil olarak gösterdiğini ifade eden Aybar, “Polis tarafından medyaya sunulan haberlerde ‘Polis katili yakalandı’, ‘Yüksekova Şemdinli sorumlusu yakalandı’ denilerek, beni başrole alarak, kamuoyunu kandırarak adeta alay ettiler. Yattığım süre ve bana yaşattıklarının hesabını kimden soracağım. Başıma torba geçiren, günlerce işkence yapan, helikopter ve ağır silahlarla evimi basan adalet, benim hukukumu nasıl sağlayacak? Belki bu haberden sonra da beni alırlar veya kaybederler. Ancak bazı şeyleri kamuoyunun bilmesinde yarar görüyorum” dedi.