Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in sözcüsü Dmitriy Peskov, Ortadoğu’daki gelişmeleri değerlendirirken Kürtlerin Suriye topraklarında yaşama hakkı olduğunu söyledi ve “Bu hakkın Suriye’nin gelecekteki oluşumunda mutlaka muhafaza edilmesi lazım” diye konuştu. Peskov, Türkiye’deki sığınmacıların durumunu değerlendirirken de “3-4 ay evvel İstanbul’a gittim, uzun zamandır ziyaret etmemiştim. Gözüme bir şey çarptı. İstanbul Arapça konuşmaya başlamış” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, “Suriye’nin kaderini belirlemek” için, geçen hafta perşembe günü bir kez daha Rusya’nın Soçi kentinde bir araya gelmişti.

Peskov da bu ziyaret sırasında Hürriyet’ten Nalan Koçak’a konuştu. Peskov’un açıklamalarından bir bölüm şöyle:

Biz her türlü teröre karşıyız ve terörle mücadele eden tüm ülkelerin hakkını tanıyoruz. Biz de terörden çok acı çeken bir ülkeyiz. Onun için Türkiye’nin bu endişelerini anlayışla karşılıyoruz. Diğer taraftan asırlar boyunca Kürtler Suriye topraklarında yaşadı, yaşama hakkı da var. Bu hakkın Suriye’nin gelecekteki oluşumunda mutlaka muhafaza edilmesi lazım.

"İSTANBUL ARAPÇA KONUŞMAYA BAŞLAMIŞ"

(Türkiye'deki sığınmacılar) durum çok önemli. Bir taraftan Türkiye en büyük yükü taşıyan ülke. Sayın Erdoğan’ın dediği gibi Avrupa’dan Türkiye’ye çok az bir para gitti, yaptığı masraflara kıyasla. Tabii bu insani boyut Türkiye için önemli. 3-4 ay evvel İstanbul’a gittim, uzun zamandır ziyaret etmemiştim. Gözüme bir şey çarptı. İstanbul Arapça konuşmaya başlamış. Mesela Miami Amerika, ama İngilizce konuşan yok. Onun gibi İstanbul’da da herkes Arapça konuşuyor. Kendi gözümle gördüm, hiçbir zaman böyle bir şey yoktu. Rusya da Türkiye de çok değişti. Türkiye’de altyapı çok göze çarpıyor, çok hızlı değişiyor. Hatta Rusya’dan daha hızlı gelişiyor. Bu bence çok olumlu bir şey. Rusya gibi Türkiye’nin petrol, gaz zenginliği yok. Buna rağmen Türkiye’de altyapı her yıl yenileniyor. Yeni tüneller, köprüler, havaalanları... Ekonomik olarak Türkiye her şeye rağmen gelişiyor, tüm dünyaya ayak uyduruyor. Siyasi olarak kimsenin burun sokmaya, bir şey demeye hakkı yok. Bence Türkiye halkı istediğini alıyor, istediği sistemi kuruyor. Ben, Türkiye’de çalışırken sistem değişikti şu an incelikleri çok farklı ama bu Türk halkının isteği. Dünya çok değişti bir de. Maalesef hepimiz çok saldırgan bir ortamda yaşıyoruz.”