Oğlunun cezaevinde uğradığı şiddet nedeniyle vücudunda kırıklar olduğunu söyleyen Gündoğan, bir kişinin kendisine bu kadar zarar veremeyeceğini belirterek, "Oğlum kesinlikle dövülmüştür ve cinayete kurban gitmiştir" dedi.

Mazgirt’te karıştığı bir kavganın ardından gözaltına alınan Ali Cem Gündoğan, çıkarıldığı Asliye Ceza Mahkemesi’nce ’tehdit ve yaralama’ suçlamalarıyla 12 bin lira para cezasına çarptırıldı. Gündoğan’ın parayı ödeyememesi üzerine cezası 562 gün hapis cezasına çevrildi. Gündoğan, 23 Temmuz günü tutuklanıp Sivas’a götürüldü önce Açık Cezaevi’ne sonra da Kapalı cezaevine konuldu.

Sivas Kapalı Cezaevi’ndeki koğuşta şiddet gördüğü iddia edilen ve ağır yaralı halde kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiren Gündoğan’ın cenazesi, önceki gün memleketi Mazgirt’te toprağa verildi.

Sivas Cumhuriyet Başsavcısı Hasan Aydın tarafından yapılan açıklamada, ölen mahkumun vücudunda yer alan yaralanma izlerinin yaşadığı kriz nedeni ile kendini yere atma ve sağa sola çarpma yüzünden meydana geldiğinin tanık beyanlarıyla değerlendirildiği, hiçbir görevlinin hükümlüye yönelik şiddet içeren herhangi bir müdahalede bulunmadığı belirtildi. Buna rağmen hükümlünün geliş tarihinden ölüm tarihine kadar geçen süre içerisinde iki cezaevinde görev yapan infaz koruma memurları ile amirleri hakkında şüpheli sıfatıyla soruşturma başlatıldığı belirtildi.

AİLESİ TEPKİLİ
Mazgirt’te esnaflık yapan baba Ali Kaya Gündoğan, oğlunun şiddet kurbanı olduğunu ileri sürüp, şunları söyledi:

"Oğlumun konulduğu Sivas Açık Ceza İnfaz Kurumu yönetimini aradık. Oğlumun madde ve alkol ağımlısı olduğunu ve alkol alamadığı zaman hırçınlaştığını söyledik. Ayrıca emniyet yetkilileri de cezaevi yönetimine bu konuda bilgi vermişler. Benim oğlum birkaç sakinleştiriciyi doktor raporu ile kullanıyordu. Krize girdiği anda bu ilaçları kullandığı anda tamamen sakinleşiyordu. Oğlum 23 Temmuz günü Sivas Açık Ceza İnfaz Kurumu’na teslim edildi. 24 Temmuz günü dövüldükten sonra hastaneye kaldırılmış. 2 gün hastane de kalıyor, durumu ağır olmasına rağmen bize hiçbir şekilde haber verilmiyor. Bizi arayıp ’Gelin cenazenizi alın’ diyorlar. Bu nasıl bir adalet? Oğlumu çok feci bir şekilde dövmüşler, hırpalamışlar. Oğlumu cezaevinde gönderdik, 4 gün sonra cenazesini aldık. Bu çok acı bir durum."

VÜCUDUNDA KIRIKLAR VARDI
Çok büyük üzüntü yaşadıklarını belirten baba Ali Kaya Gündoğan, hiçbir yetkilinin kendilerine bir şey anlatmadığını söyledi. Baba Gündoğan, savcının kendilerine olayı sonuna kadar takip edeceğini söylediğini belirterek, şöyle devam etti:

"Savcı bana ’Oğlun kendi kendisine zarar vermiş’ dedi. Bu nasıl olur? ’Vücudunda pek bir şey yok’ dediler ama biz cenazeyi yıkadığımız zaman baktık, kolu, omuz kısmından kırıktı, bacaklarında morluklar vardı. Ayak parmakları tamamen morarmıştı, vücudunun her yerinde darp izi vardı. Burnu tam anlamıyla kırılmış ve içe gömülmüştü. Kafasının birçok yerinde darp izi ve kırık vardı, boynu kırılmıştı. Bize diyorlar ’Beyin kanamasından ölmüş.’ Peki soruyorum; Bir çocuk kapalı bir alanda kendisine bu denli zarar verebilir mi? Nasıl yapabilir bütün bunları? Oysa biz ilaçlarıyla, haplarıyla oğlumuzu cezaevine teslim ettik. İlaçlarını kullandığı anda sakinleşiyordu madem krize girmiş neden ilaçları verilmedi?"

Baba Gündoğan, oğlunun daha önce Tunceli Kapalı Cezaevi’nde yattığını ve o dönemde cezaevi yönetiminin sürekli doktora götürüp ilaçlarını aldırdığını söyledi. Gündoğan, oğluyla ilgili Adli Tıp Kurumu’ndan gelecek raporu beklediklerini ve gerekli yasal yollara başvurup haklarını sonuna kadar arayacaklarını kaydetti.

Baba Gündoğan, CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in bugün kendisini ziyaret ettiğini ve konuyu TBMM gündemine taşıyacağını söylediğini belirtti.
Ali Kaya Gündoğan, "Buradan Cumhurbaşkanı ve Başbakanımıza, Adelet Bakanı’na çağrıda bulunuyorum; Bu olayı açığa çıkarsınlar bir daha da böyle olaylar yaşanmasın oğlum kesinlikle dövülmüştür ve cinayete kurban gitmiştir" dedi.

Ölen Ali Cem Gündoğan’ın ablası Tülay Gündoğan da büyük üzüntü ve acı yaşadıklarını söyledi. Kardeşinin durumunu cezaevi yönetimini arayıp ilettiğini söyleyen abla Gündoğan, "Ben cenazeyi gördükten sonra kardeşimin dövülerek öldürüldüğünden eminim. Bir insan kendisine o derece zarar veremez. Kardeşim tek başınaydı savunmasızdı. Adım gibi eminim ki kardeşim dövülerek öldürüldü. Herkes bize yardım etmeli bu olay açığa çıkmalı. Biz hakkımızı kesinlikle arayacağız, o gencecik biriydi ona kesinlikle kıydılar" dedi. (Posta)