Aralarında siyasetçi, sanatçılar, avukatlar ve gazetecilerin de bulunduğu 50 ismin, PKK Lideri Abdullah Öcalan'la görüşülebilmesi için başlattığı süresiz-dönüşümsüz açlık grevi eylemi 4'ncü gününe girdi.

DİHA'nın haberine göre; İmralı'dan haber alınmasına dönük talepler günden güne büyürken, hapishanelerde bulunan siyasi mahkûmlar da süresiz-dönüşümsüz açlık grevine başlıyor. "Öcalan etrafında aşılmaz bir güvenlik çemberi oluşturma" amacıyla ilk etapta 7 farklı hapishanede 35 mahkûm 15 Eylül'de greve girecek.

15 EYLÜL'DE BAŞLIYOR

Siyasi mahkûmlar, Öcalan için süresiz-dönüşümsüz açlık grevine girme kararı aldı.

15 Eylül Perşembe günü başlayacak olan açlık grevi ilk etapta belirlenen 7 hapishanede başlayacak.

Alınan bu karara ilişkin, siyasi mahkûmlar adına Deniz Kaya tarafından kamuoyuna yönelik yazılı açıklama yapıldı.

Açıklamadan öne çıkanlar şöyle:

“15 Temmuz gecesi İmralı Adası'nda neyin yaşandığını bilmiyoruz. Darbeci güruhun Önderliğimizin canına kastetmek istediklerini bilmekle beraber, Önderliğimizin yaşayıp yaşamadığını dahi bilmemekteyiz. Bu konuda ne hükümet doyurucu bir açıklama yapabilmiş, ne de Önderliğimizin ailesi, avukatları ya da bir siyasi heyetle görüştürülmesine imkan sağlanmıştır.

“Bu durum kaygı ve çekincelerimizi daha da arttırmaktadır. Önderliğimizin güvenlik ve sağlık durumu belirsizdir.

“Bu çerçevede dışarıda DTK, HDK, DBP, KJA öncülüğünde başlayan süresiz-dönüşümsüz açlık grevi eylemini selamlıyoruz.

“Bizler de aynı taleple 15 Eylül gününden itibaren gruplar halinde süresiz-dönüşümsüz açlık grevi eylemine başlıyoruz. Diyarbakır D Tipi, Siirt E Tipi, Gebze Kadın Tutukevi, Kandıra 1 Nolu F Tipi, Kırıklar F Tipi, Silivri ve Tarsus cezaevlerinde bulunan PKK'li ve PAJK'lı tutsaklar, 15 Eylül günü 1. grup olarak süresiz-dönüşümsüz açlık grevi eylemine başlayacaklardır.

“Her cezaevinden 5'er arkadaşla ilk grup olarak 35 yoldaşımız süresiz-dönüşümsüz açlık grevi eylemine başlayacaktır.

ÇOCUK CEZAEVLERİ VE ÇOCUK KOĞUŞLARI EYLEME KATILMAYACAK

“Diğer cezaevleri de ileriki süreçlerde gruplar halinde direnişe dahil olacaklardır. Ancak hiçbir şekilde ve hiçbir koşulda çocuk cezaevleri ve çocuk koğuşları bu eylemsellik içinde yer almayacaklardır.”