Açlık grevindeki tutuklu eğitimciler Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın isimlerinin fiilen yasaklandığını belirten İnsan Hakları Derneği (İHD) Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, “Nuriye ve Semih’in isminin kullanıldığı yere müdahale edilmek isteniyor” dedi.

Cumhuriyet’ten Ozan Çepni’ye konuşan Türkdoğan şunları söyledi: “İçişleri Bakanlığı, Nuriye ve Semih’i doğrudan hedef alarak, yasa dışı örgüt üyesi olarak tanıtan ve bu doğrultuda propaganda yapan bir kitapçık çıkarttı. Bu temel olarak anayasanın 15. maddesinin ihlalidir. Henüz hakkında yargılama yapılmamış, soruşturması ve davası devam eden iki insanın suçlu ilan edilmesi açık anayasa ihlalidir ve bu ağır bir suçtur. Masumiyet karinesi OHAL’de ve savaş halinde bile kısıtlanamayacak haklardandır. Bu ihlal edilmiştir ve bunu doğrudan İçişleri Bakanlığı yapmıştır.”

Mahkeme kararı olmamasına karşın, yaratılan fiili duruma yargı organlarının da uyduğunu belirten Türkdoğan şöyle devam etti: “Cumhuriyet savcıları ve hakimler bu fiili durumu benimsemiş durumda ve buna uygun hareket ediyorlar. Bu da yargının doğrudan doğruya hükumetin emrinde olduğunu gösteriyor. İstanbul’da geçen cumartesi günü 43 kişi, sadece ve sadece o açıklamada Nuriye ve Semih ismini kullandıkları için şiddet kullanılarak gözaltına alındı. Gözaltında işkence ve kötü muamele olarak adlandıracağımız koşullara maruz kaldılar. Üç gün kasıtlı olarak gözaltında tutuldular. Bu çok tipik bir otoriter, baskı sistemi kurulduğunu gösteriyor.”

ANAYASA MAHKEMESİ BİRŞEY SÖYLEMELİ

İki eğitimcinin isminin fiilen yasaklandığını kaydeden İHD başkanı sözlerini şöyle sürdürdü: “Nuriye ve Semih’in isminin kullanıldığı yere müdahale edilmek isteniyor. Bunu kimse yapamaz. Bunu söyleyen emniyet amiri, vali, İçişleri Bakanı şu anda anayasayı ihlal ediyor. Peki, biz anayasayı ihlal eden devlet görevlileri karşısında hakkımızı nerede arayacağız? Bu İçişleri Bakanı’nı, valiyi, kolluk amirini kime şikayet edeceğiz? İstanbul’daki Cumartesi Anneleri’ne, gösteri hakkını kullanmak isteyen insanlara, ‘bu iki ismi söylerseniz şunu yaparız’ diyeni kime şikayet edeceğiz.

Ortada yargı kurumu kalmadığını belirten Türkdoğan, Anayasa Mahkemesi’nin bir şey söylemesi, yargıtay savcısının bir tutum alması gerektiğini belirtti.

OHAL KHK’lari ile 110 bin insanın kamudan ihraç edildiğini dile getiren İHD başkanı, “Bu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) içtihatlarına tamamen aykırı bir durum. Nuriye ve Semih açlık grevi yaparak aslında tüm dünyanın gündemine bunu taşıdılar. Türkiye burada teşhir olmuş durumda. Buna karşı bu iki insan günah keçisi yapılmış gibi, fatura bu iki insana kesilmeye çalışılıyor” dedi.