Anayasa değişikliği ile ilgili referandum sonuçlarına dair tartışmalar devam ediyor.

Hayır cephesinin itirazları, Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) "mühürsüz oyların kabul edileceği" ile ilgili açıklaması etrafında yaşanıyor.

Özge Özdemir’in BBC Türkçe’de yer alan haberine göre, muhalefet, bu karar üzerine seçime itiraz etmeye hazırlanırken, YSK ise daha önce de uygulandığını savunuyor.

YSK tarafından Pazar günü oylama devam ederken yapılan açıklamada, bazı sandık kurullarının seçmene oy pusulası ve zarflarını sandık kurulu mührüyle mühürlemeden verdikleri yolundaki yoğun şikayetler üzerine Kurul üyelerinin toplandığı belirtildi.

YSK'nın internet sitesinde sandıkların kapandığı sırada yapılan açıklamada ise şöyle denildi:

"Bazı sandık kurullarının seçmene oy pusulası ve zarflarını sandık kurulu mührüyle mühürlemeden verdikleri yolundaki yoğun şikayetler üzerine bugün toplanan Yüksek Seçim Kurulu, sandık kurulu mührü taşımayan oy pusulası ve zarfların dışarıdan getirilerek kullanıldığı kanıtlanmadıkça geçerli sayılmasına karar vermiştir."

'KANUN MADDESİNE AYKIRI'

Özellikle "Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun"un "Sandığın açılması ve zarfların sayımı" ile ilgili olan 98'inci maddesinde mühürsüz oyların geçersiz olduğunun belirtilmesi tartışmaları alevlendirdi:

"Sandık kurulunca verilen biçim ve renkte olmayan, üzerinde ilçe seçim kurulu ve sandık kurulu mührü bulunmayan, tamamı yırtılmış olan, üzerinde ilçe seçim kurulu ve sandık kurulu mührü dışında herhangi bir mühür, imza, yazı, parmak izi veya herhangi bir işaret bulunan zarflar geçersiz sayılır."

REFERANDUM GÖRSELİNDE İLK MADDE

YSK ayrıca oy kullanırken dikkat edilmesi gerekenlere dair dağıttığı görselin ilk maddesinde de zarfın ve birleşik oy pusulasının mühürlü olması gerektiğine dikkati çekmişti.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) lideri Kemal Kılıçdaroğlu, akşam saatlerinde yaptığı açıklamada bu karara karşı çıkacaklarını, "Siz hangi gerekçeyle yapılan referandumu tartışmalı hale getiriyorsunuz? Maç yapılırken maçın ortasında kural değiştirilmez. Bunu doğru bulmuyoruz, asla kabul etmiyoruz" diyerek dile getirdi.

YSK'nın bu kararına diğer muhalif siyasetçiler de yoğun tepki gösterdi.

Referandum kampanyaları sırasında Milliyetçi Hareket Partisi'nin (MHP) 'Hayır' kanadından olan Sinan Oğan ise Twitter üzerinden attığı mesajlarda, "Dikkat önemlidir: Seçim Kanunu 98/4'e göre mühürsüz pusula ve zarflar geçersizdir. Dolayısıyla YSK'nın kararı kanuna aykırıdır" dedi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Sözcüsü Osman Baydemir ise parti merkezinden yaptığı açıklamada, "Mühürsüz oy pusulalarının yüzde kaçı 'Evet'tir, yüzde kaçı 'Hayır'dır? Bu sorunun yanıtı dahi şaibeli durumu ortaya koyacaktır. YSK'ye ulaşan tutanaklar resmiyete kavuşuncaya kadar, herhangi bir ajansın verisi sonuç olarak kabul edilemez. İtirazlarımız sonuçlanıncaya kadar, referandum sonucunun kesinleşmediğini kamuoyuna açıklıyoruz" diye konuştu.

YSK’DAN AÇIKLAMA

YSK Başkanı Sadi Güven ise bu tartışmalara mühürsüz oyların daha önce de geçerli sayıldığını söyleyerek yanıt verdi:

"Mühürsüz oyların geçerli sayılması uygulaması ilk defa yapılmamıştır. Daha önce onlarca kararda sandık kurullarının ihmali nedeniyle mühürsüz oy kullanılması durumunda oylar geçerli sayılmıştır."

'KARAR YOK HÜKMÜNDEDİR'

Yargıçlar Sendikası Yönetim Kurulu Üyesi Nuh Hüseyin Köse ise kararı anlayamadığını ve bir gerekçe bulamadığını söyledi.

6 yıl seçim hakimliği yaptığını söyleyen Köse, kararın hukuka aykırı olduğunu öne sürerek, "YSK yasaya aykırı bir karar veremez. O yüzden karar yok hükmündedir" dedi.

Ancak Köse, görevi seçimlerin yargı güvencesi altında yapılması olan YSK'nın yüksek yargıçlardan oluşmasından dolayı, karara itiraz edilmesinden bir sonuç alınamayabileceğini söyledi ve ekledi:

"Bu karara itiraz edilse bile karar verilirken oylar sonucu değiştiriyor mu ona bakılır. Kaç oyun bundan etkilendiğinin tespit edilmesi zor olduğundan itiraz seçim sonuçlarına sirayet eder mi bilinmez. YSK'nın kararları kesin midir, değil midir, hep tartışmalı olmuştur ama yüksek yargıçlardan oluştuğu için kanaat kesin olduğu yönünde. Bu sebeple bu karar Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuruyla bile götürülemez."

'HİLENİN ÖNÜNÜ AÇAR'

Cumhuriyet gazetesinin Ankara muhabiri Kemal Göktaş da "mühürlü oy" uygulamasının 'seçim hilelerinin' önüne geçmek için önemli olduğunun altını çizdi:

"Mühür olmadığında herhangi bir kırtasiyede ya da herhangi bir matbaada bastıracağın bir kağıda dönüşür, bütün resmi niteliği kaybolur. Dolayısıyla bunun kabul edilmesi hilenin önünü açar."

Kararın oylama sürerken AKP temsilcisinin önerisi ve oy birliğiyle kabul edildiğini söyleyen Göktaş, daha o saatlerde kararın şaibeli bir durum yaratacağının açık olduğunu vurguladı:

"Oy farkı çok az. 1 milyon 100 bin civarında bir oy farkı var. Bu ne demek? 550 bin kişi 'Evet' yerine 'Hayır' deseydi eşit çıkacaktı sonuç. 550 bin kişi artı bir kişi 'Hayır' deseydi, 'Hayır' çıkacaktı. Türkiye 550 bin kişinin oy tercihiyle Türkiye rejimini değiştirmiş oldu. Oy farkının bu kadar az olduğu bir seçimde YSK bu kadar kanuna aykırı bir karar alıyorsa tabii ki şaibe iddiaları ayyuka çıkacaktır."

CHP'nin 2,5 milyon oya itiraz ettiğini vurgulayan Göktaş, YSK'nın 'yanlış bir karar verdiğini', seçim sonuçları ne olursa olsun referandumun 'kamu vicdanında şaibeli bir seçim olarak' kalacağını ve 'iktidarın elinin zorlanacağını' belirtti.