1 Mayıs’ta Taksim’de gözaltına alınıp 3 yıl hapisle yargılanan 7 liseli genç beraat eti. Kararı veren İstanbul 43. Asliye Ceza Mahkemesi, gençlerin çantasındaki baret ve deniz gözlüğüne ‘suç aleti’ diyen iddianameyi sert bir dille eleştirdi.

Aysun Yazıcı’nın Taraf’taki haberine göre, toplumsal olaylarda gençlerin nasıl “sanık” yapıldığını gösteren davalardan biri daha beraatle sonuçlandı. Geçen 1 Mayıs’ta Beyoğlu’nda yürürken “sırt çantalarından şüphelenilerek” gözaltına alınan ve çantalarından eldiven, baret, gaz maskesi çıkan yedi liseli gençle ilgili davada ilk duruşmada beraat kararı verildi. “Toplantı ve yürüyüş kanununa” muhalefetle suçlanan ve üç yıla kadar hapisleri istenen gençlerle ilgili mahkeme ile savcılık arasında “delil” tartışması yaşanmıştı. İstanbul 43. Asliye Ceza Mahkemesi, ilk duruşmada bu tartışmayı noktalayarak, gençlere beraat verdi.

Mahkeme gerekçeli kararında ise gaz maskesi, baret, deniz gözlüğü gibi materyallere önce “delil” diyen, daha sonra da, “taşınması suç değildir” ifadeleri kullanılan iddianameyi sert bir dille eleştirdi.

DOSYADA DELİL YOK

Gerekçede, toplumsal olaylarla ilgili davalarda yaşanan “delil” tartışmasına da nokta kondu. Mahkeme, piyasada bulunabilen materyallerin “suç teşkil etmeyeceğine” değinerek, “Piyasada her yerde satılabilen, taşınması bulundurulması suç teşkil etmeyen materyallerin bir kısım sanıklarda olay günü ele geçmesi tek başına sanıkların atılı suçu işlediklerine dair delil teşkil etmez” ifadeleri kullanıldı.

Gerekçede, gençleri gözaltına alan Emniyetin çalışmalarına da tepki gösterildi. Yoldan geçen gençleri “şüpheli” diyerek gözaltına alan, daha sonra da mahkemeye “Sanıkları kameralarda tespit edemedik” diyen Emniyetin raporuyla ilgili, “Şüphelilerin yasa dışı eyleme katıldıklarına dair bir tespit ve bulgu yoktur” değerlendirilmesi yapıldı.